Tek gayesi oğlunun failleriyle yüzleşmekti

img
ŞIRNAK - Roboski Katliamı'nda yitirdiği oğlunun failleriyle yüzleşemeden yaşamını yitiren Kadire Encü'yü anlatan mücadele arkadaşları, "Onun yarası adaletti. Tek muradı katillerin hesap vermesiydi. Yüzleşmek istiyordu. Ama göremedi ve gitti" dedi.
 
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) bağlı savaş uçaklarının 28 Aralık 2011'de Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Roboski köyünde gerçekleştirdiği bombardımanda yaşamını yitiren 34 kişiden biri olan Hamza'nın annesi Kadriye Encü (55), 22 Ekim’de geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Anne Encü, katliamın yaşandığı günden bu yana oğlunun faillerinin bulunması ve adaletin tesis edilmesi için büyük bir mücadele içerisindeydi. Ancak ne adalet sağlandı ne de Hamza ve beraberindekilerin failleri ortaya çıkarıldı. 
 
ANNE ENCÜ'NÜN MÜCADELESİ
 
Anne Encü, daha çocukluk yaşlarında devletin baskı ve zoruyla karşı karşıya kaldı. Encü, ailesiyle yaşadığı Uludere’ye bağlı Zêviyan (Tarlabaşı) köyünün 1993 yılında asker ve korucular tarafından “güvenlik” gerekçesiyle boşaltılması üzerine Roboski’ye göç etmek zorunda kaldı. Encü, burada çok zor koşullarda 9 çocuk büyüttü. Encü, üzerine titreyerek büyüttüğü çocuklarından Hamza'yı, TSK jetleri tarafından yapılan bombardımanda yitirdi. 
 
Anne Encü, yaşanan katliamdan sonra ömrünü, oğlu Hamza ve beraberindekiler için başlatılan adalet mücadelesine adadı. 10 yıl boyunca oğlunun failleriyle yüzleşmek için çabalayan anne Encü, her eylem ve etkinliğin en ön safında yer aldı. Hakkında açılan dava ve soruşturmalara rağmen geri adım atmadı. Çeşitli sağlık sorunlarına rağmen Roboski'ye adalet gelmesi için Diyarbakır, Ankara, İstanbul başta olmak üzere birçok kentin yolunu tuttu. 
 
VASİYETİ GERÇEKLEŞMEDİ
 
Anne Encü, bu süreçte 4 defa Meclis'e giderek, AKP, CHP, HDP ve MHP'li yetkililerle görüştü. Her seferinde anne Encü'ye adaletin tesis edileceğine dair sözler verildi. Aradan geçen süreye rağmen verilen sözlerin hiçbiri tutulmadı ve dava cezasızlıkla sonuçlandı. Anne Encü, tüm bunlara rağmen tek bir gün mücadelesinden vazgeçmedi ve her hafta Perşembe günü oğlunun mezarı başında adalet talep etti. Ancak oğlunun faillerini göremeden 22 Ekim'de yaşamını yitirdi. Anne Encü'nün oğlunun yanında defnedilmesine dair vasiyeti ise gerçekleşmedi. Mezarlık uzak olduğu nedeniyle Encü'nün cenazesi köy mezarlığında defnedildi.  
 
'AYAKTAYIZ' 
 
Mücadelesi boyunca kendisine her mikrofon uzatıldığında ilk sözü "adalet sağlansın" olan anne Encü'nün katliamın 7'nci yıldönümünde verdiği röportajda sarf ettiği, "Daha ayaktayız. Davacıyız, vicdanlı olan herkes bizi sahiplenmeli ve yalnız bırakmamalı" sözleri ise hafızalara kazındı. 
 
Roboski Katliamı'nda yakınlarını kaybeden anneler, Encü'yü ve birlikte verdikleri mücadeleyi anlattı.  
 
ADALET BEKLENTİSİ
 
Katliamda Serhat'ı kaybeden Halime Encü, “Kadriye, Tarlabaşı köyünde doğdu. Köyümüz yakılıp boşaltıldıktan sonra hep beraber Roboski'ye göç etmek zorunda kaldık. Köyümüz güzeldi, mutluyduk. Ama göç ettikten sonra gün yüzü görmedik" dedi. Yüreklerinin hep buruk olduğunu ve Kadriye Encü'nün aynı zamanda kendisinin yol arkadaşı olduğunu belirten Encü, "Kadriye annenin yarası adaletti. Hepimiz bu şekilde ölüp gideceğiz. O katliamı hiç unutamıyoruz ve dün olmuş gibi taze. Roboskili bütün annelerin acısı aynı. Ama hiçbir şey olmuyor. Roboski'ye adalet gelsin istiyoruz" ifadelerini kullandı.  
 
'MURADINA EREMEDİ'
 
“Ne kimseyi tutukladılar ne de cezalandırdılar. Hep bizi suçladılar" diyen Encü, bugüne kadar yaptıkları görüşmelerin hiçbirinin sonuç vermediğine değindi. Encü, şunları söyledi: "Adalet istemediğimiz kent kalmadı. Ama elimiz hep boş döndük. Buna rağmen hiç birimiz adalet mücadelemizden vazgeçmedik. Kadriye ölmeden bir kaç gün önce de Amed’e gitmek için hazırlanmıştık. Ama olmadı ve gidemedik. Kadriye oğlu Hamza'nın yanında defnedilmesini istemişti. Ama o vasiyeti de yerine getirilmedi. Hep 'ben öleceğim ve muradıma ermeyeceğim' diyordu. Öldü, muradına da ermedi..."  
 
GÖZYAŞLARIYLA ANLATTI
 
Katliamda Cemal'i kaybeden Hazal Encü, gözyaşları arasında anlattığı mücadele arkadaşına dair, "Kadriye 10 yıl boyunca aralıksız adalet istedi. Çocuklarımızı katledilenlerin yerine Kadriye ve bizler mahkeme salonlarında yargılandık" dedi. "Kadriye muradına ermedi" diyen Encü, "Tek muradı katillerin hesap vermesiydi. Onlarla yüzleşmek istiyordu. Ama göremedi ve gitti. Ölene kadar adalet demeye devam edeceğiz” diye konuştu. 
 
'MÜCADELESİNİ SÜRDÜRECEĞİZ'
 
Katliamda oğlu Nadir'i kaybeden Azime Alma, Roboskili her bir annenin yüreğinin yanık olduğunu söyledi. Kadriye Encü'nün de bu annelerden biri olduğuna dikkati çeken Alma, 10 yıllık mücadelelerine işaret ederek, "Hangi kente eyleme gitsek o bize öncülük ederdi. Her yere gelmeye hazırdı. Hep bize ‘çocuklarımızın davasından vazgeçmeyeceğiz’ diyordu. Bütün çabalarımıza rağmen Roboski'ye adalet gelmedi. Hepimizde onun gibi acı içinde öleceğiz. Ama adalet gelene kadar da mücadele edeceğiz. Kadriye annenin bıraktığı mücadeleyi sürdüreceğiz. Roboskiye adalet gelmeden durmayacağız" ifadelerini kullandı. 
 
DİYARBAKIR'A GİTME HAZIRLIĞI
 
Oğlu Mehmet Ali Tosun'u katliamda kaybeden Fadile Tosun ise, Encü'nün birkaç gün önce kendilerini aradığını ve Diyarbakır’a gideceklerini aktardığını paylaştı. Bunun gerçekleşmediğini ifade eden Tosun, "Kadriye çok değerli bir arkadaştı. Onun gidişi yüreğimizi yaktı. Diyarbakır'a gideceğimizi aktardığında, '10 yıl oldu adalet gelmedi artık gelmesi farzdır' dedi. Diyarbakır'a gitmek için hazırlanmıştı. Nasip olmadı. Kadriye anne çok değerli bir mücadele verdi. Hep bize nasihatler verirdi. Roboski Katliamı'ndan sonra onda hastalıklar baş gösterdi. Muradına eremedi. Biz de sağ olduğumuz sürece onu unutmayacağız" diye konuştu.  
 
MA / Zeynep Durgut