İSTANBUL - Gördüğü aile içi şiddet ve gittiği sığınma evinden çıkarılmasının ardından bebeğini bırakmak zorunda kalan ve tutuklanan E.S. tahliye edildi.

 

İstanbul Pendik’te 29 Mart’ta aile şiddet gören ve gittiği kadın sığınma evinden de çıkarıldığı için bebeğini terk etmek zorunda kalan 20 yaşındaki E.S.’nin yargılandığı davanın 2’nci duruşması Anadolu 42’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya kadın örgütleri de destek verdi. 

 

Duruşmada mahkeme başkanı, bebeğin son durumuyla ilgili hastaneden henüz bir raporun gelmediğini belirtti. Ardından konuşan avukat Seval Sezer,  bebeğin kuruma götürülmeden sağlık kontrolünden geçirildiğini ve bir sorun olmadığını ifade etti. Sezer, bebeğin rahatsızlanmasıyla E.S.’nin arasında bir illiyet bağı olmadığını söyleyerek beraatini talep etti. 

 

'DEVLET GÖREVİNİ YERİNE GETİRMEDİ’

 

Daha sonra söz alan Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı avukatları Özlem Özkan, Esra Baş ve Çağla Gülbulut, sığınma evinde E.S. ile sağlıklı bir sosyal çalışma yapılmadığını dile getirerek devlet kurumlarının görevini yerine getirmediğini ifade etti. Avukatlar, “Müvekkilimizin tutukluluğunu gerektirecek kesin inandırıcı deliller yoktur. Ek beyanlarımızı sunmak için de süre talep ediyoruz” dedi. 

 

BAKANLIK SORUMLULUĞU KABUL ETMEDİ

 

Duruşmada söz alan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatları ise E.S.’nin reşit olduğunu ve ayırt etme gücüne sahip olduğunu söyleyerek, savunmalarda Bakanlığa yönelik hususları kabul etmediklerini dile getirdi. 

 

Devamında söz alan iddia makamı E.S.’nin tahliyesini talep etti. 

 

TAHLİYE EDİLDİ

 

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, E.S.’nin tutuklulukta geçirdiği süreyi dikkate alarak tahliyesine karar verdi. Duruşma 20 Eylül’e ertelendi. 

 

'SÜRECİN TAKİPÇİSİYİZ'

 

Duruşma sonrası adliye önünde açıklama yapan avukatlar, E.S.’nin beraat etmesi için mücadele edeceklerini belirtti. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı adına açıklama yapan Mor Çatı Gönüllüsü Elif Ege, sadece E.S. hakkında adil bir yargı süreci yürütülmesi talebiyle değil, nitelikli sığınak desteği vermeyen devletin sorumluluğunu teşhir etmek için sürecin takipçisi olacaklarını söyledi.