DERSİM - Dersim’de düzenlenen Kadın Çalıştayı’na katılan TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, yaşamın her alanında olduğu gibi sağlık alanında yaşanan toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dikkat çekti.
Dersim Belediyesi’nin Eşitlik Birimi tarafından "Ellerimizle yaratacağımız yeni bir dünya heybemizde, özgürlük var" sloganıyla düzenlediği Kadın Çalıştayı 2'nci gününde devam etti. Sanat Sokağı'nda açık havada gerçekleştirilen çalıştayın "Kadın Sağlık Emekçileri ve Pandemi" konulu oturumuna Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı katıldı.
Çalıştayın önemine işaret eden Fincancı, “Böylesi bir süreçte bu çalıştayın sokakta yapılması ve sokaklara sahip çıkılması çok önemli. Çünkü sokakta olmak kolay değil, özellikle kadınlar için hiç kolay değil” dedi. Pandemi sürecinde yaşamını yitiren her 10 sağlık çalışanından birinin kadın olduğunu belirten Fincancı, temizlik alanında çalışan sağlık emekçilerinin sayısının daha fazla olduğunu ve yaş ortalamasının daha düşük olduğunu aktardı.
SAĞLIKTA SINIFSAL BOYUT
Sağlığın sadece fiziksel, ruhsal ve sosyal iyilik hali olmadığını ifade eden Fincancı, “Sağlıkla ilgili değerlendirmeleri yaparken hep söyleriz fiziksel ve ruhsal iyilik hali diye. Sadece fiziksel ve ruhsal değil, sosyal iyilik hali de bulunuyor. Aslında sosyal iyilik de çok yeterli değil. Sınıfsal ve politik iyilik hali eklemeden sağlık olmayacağını değerlendirmek gerekiyor. Çünkü sağlık sorunlarında sınıfsal boyutu görüyoruz. Bu da yeterli değil; bunun yanı sıra cinsiyeti yok sayan, cinsiyete dayalı ayrımcılıkları ortadan kalkmış gibi göstermeye çalışan bir sağlık anlayışının da bu değerlendirmede yeri yok” diye belirtti. Pandemi sürecinde hiçbir kurumda cinsiyeti gözeten ve cinsiyet gereksinimlerine uygun koşullar sağlanmadığının altını çizen Fincancı, hastanelerde bulunan dinlenme odalarının dahi cinsiyete dayalı yapılmış olduğuna dikkat çekti.
İNSİYETE DAYALI MEKANLAR
Yaşamın her alanında olduğu gibi sağlık alanında görülen toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin çözümü konusunda Fincancı, şunları söyledi: “Nasıl bir düzenleme ile bu tabloyu değiştirebiliriz, dönüştürebiliriz. O yüzden çalışma ortamlarının bu cinsiyete dayalı ve ayrımcılığa yol açacak düzenlemelerini hep birlikte ele almamız gerekiyor. Burada yalnızca çalışma koşulları değil, çalışma ortamında örneğin; bizim mimarlarla birlikte çalışmamız gerekiyor. Mimarlarla birlikte çalışırken aynı zamanda endüstriyel tasarımcıları da gözetmemiz gerekiyor çünkü, yalnızca mimari yapı değil, kullandığımız araçlar dahil her biri aslında erkek sağlık emekçilerinin anatomik ve fizyolojik yapılanmasına uygun düzenlenmiş durumdalar.”