MERSİN - Özel hareket polisi Fatih Burak Aykul tarafından katledilen Feray Şahin’in ailesi 5 yıldır adalet arıyor. Anne Aysel Şahin, delillere rağmen failin beyanlarının dikkate alınarak serbest bırakılmasına, "Bir aileyi bitiren katilin yarın başka bir kadını öldürmeyeceğinin garantisini kim verebilir?" diye sordu.
Mersin'de 19 Eylül 2017’de 23 yaşındaki Toros Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğrencisi Feray Şahin’in, özel hareket polisi Fatih Burak Aykul tarafından katledilmesinin üzerinden 5 yıl geçti. Şahin’in ailesi, failin cezalandırılması için 5 yıldır hukuk mücadelesi veriyor.
Olayın ardından gözaltına alınarak tutuklanan Aykul, ifadesinde “kaza ile Feray kendini vurdu” dedi. Ancak İstanbul Adli Tıp’ta (ATK) hazırlanan ve 6 profesörün imzasının olduğu rapora göre Feray Şahin’in, “uzaktan atışla öldürüldüğü” belirlendi. Yine dosyadaki bir diğer raporda, Feray Şahin’in tırnakları arasında Aykul’un DNA’sının çıktığı belirtildi. Tüm bu delilleri dikkate almayan Mersin 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi, Aykul’a ödül gibi 5 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Aykul, bu cezanın 1,5 yılını yattıktan sonra serbest bırakıldı. Şahin’in ailesi, avukatları aracılığıyla dosyayı Mart 2019’da Yargıtay’a taşıdı. Feray Şahin cinayeti dosyası Yargıtay’da bekletilirken, ailesi kızlarının ölüm yıldönümünde bir kez daha “delillere rağmen fail polis serbest geziyor” diyerek, tutuklanıp cezalandırılmasını istedi.
5 YILDIR GELMEYEN ADALET
Şahin’in annesi Aysel Şahin, “Fatih Burak Aykul sadece Feray'ın değil ailemizin de katili oldu” diyerek, 5 yıldır yaşadıkları acının “cezasızlığın da” eklenmesiyle arttığına dikkat çekti. Anne Şahin, "5 yıldır adalet arıyoruz. Katil benim kızımın canına kıydıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi kendi hayatına devam ediyor. Feray'la beraber bizi o toprağa gömdü. Benim kızımın yaşı kadar bile ceza almadı" diye konuştu.
RAPORLAR DİKKATE ALINMAYACAKSA NEDEN VARLAR?
Şahin, dosyadaki eksikliklere ve delillere rağmen failin serbest bırakılmasına şu sözlerle tepki gösterdi: "Katil, ‘silahın kabza hakimiyeti bendeydi’ demesine rağmen hakim ve savcılar ‘kadını neden öldürdün’ diye sormadılar. İstanbul ATK raporunda, ‘uzaktan atış olduğu belirlendi’ dedi. Bu raporu dahi dikkate almadı mahkeme. Katilin savunmasına göre mahkeme ilerledi ve kapandı. Ne bizi, ne delilleri ne de raporu dikkate almadılar. Katilin vücut muayenesi yapılmadı, alkol testi, kan incelemesi yapılmadı. Madem ATK raporlarını hakim ve savcılar dikkate almayacak, bu kurumlar neden açık ve neden bu raporlara başvuruluyor?" diye sordu.
'YA BAŞKA BİR KADINI DA KATLEDERSE?'
Kadın katillerinin serbest bırakılmasıyla kadınların tehlikeye atıldığını söyleyen anne Şahin, "Bir aileyi bitiren katilin yarın öbür gün başka bir kadını öldürmeyeceğinin garantisini kim verebilir? Onu serbest bırakan hakim bunun hesabını verebilecek mi? Katillerin yeri sokaklar değil, hapishanedir" şeklinde konuştu.
'CAYDIRICI CEZALAR VERİLMELİ'
Adalet Bakanlığı’na seslenen Şahin, son olarak şunları söyledi: "Biz ve bizim gibi ailelerin daha fazla mağdur olmasını istemiyoruz. Feray kadın cinayetlerinde ilk olmadı ve ne yazık ki son da olmayacak. Çünkü katiller ödüllendiriliyor. Kadın cinayetlerinin son bulması için caydırıcı cezalar verilsin."
MA / Cemil Uğur