KJAR üyesi Şaho: İran’da sisteme karşı başkaldırı var

  • kadın
  • 09:21 27 Eylül 2022
  • |
img
HABER MERKEZİ - KJAR İletişim Komitesi üyesi Berivan Şaho, İran’da kadınların öncülük ettiği eylemlerde atılan “Jin, jiyan, azadî” sloganının evrende saklı bir hakikat olduğunu belirterek, “Kapitalist modernite sistemi bu isyandan korkuyor. Ama zafer halkın ve kadınlarındır” dedi. 
 
İran ve Rojhilat’ta kadınlar, 22 yaşındaki Jîna Mahsa Amini’nin “ahlak polisi” tarafından katledilmesini günlerdir sokakta protesto ediyor. Başörtülerini yakıp, saç kesme eylemi yapan kadınlar öncülüğünde başlanan eylemler tüm dünyaya yayıldı. İran İnsan Hakları Örgütü verilerine göre, ülkedeki eylemlerde en az 54 kişi polis ve Devrim Muhafızları tarafından katledildi. Polis tarafından geniş çaplı tutuklamalar başladı. İran rejimi, ülke çapında internet erişimini keserek haberleşmenin önünü kesiyor.
 
Tüm bunlara rağmen kadınlar “Jin, jiyan, azadî” (Zen, Zendegî, Azadi)  sloganıyla hem rejimin hem de ataerkil toplumun katı uygulamalarına karşı isyanını sürdürüyor. Başta Rojhilatlı kadınlar olmak üzere İran’da yaşayan tüm kadınların maruz kaldıkları ataerkil ve anti-demokratik uygulamalara karşı kurulan Doğu Kürdistan Kadın Topluluğu’nun (Civaka Jinên Rojhelatî Kurdistan-KJAR) İletişim Komitesi üyesi, aynı zamanda gazeteci Berivan Şaho ile gelişmelere dair konuştuk. 
 
KADIN BEDENİ ÜZERİNDE SİYASET 
 
İran ve Rojhilat’ta yaşananları “devrim” olarak nitelendiren Şaho, “Dünya düzeyinde sistem genel olarak değişiyor ve bu sistem büyük bir kriz, kaos içerisinde. Şimdi dünya genelinde iki ideoloji hakim. Bu ideolojiden biri kapitalist modernite, diğeri de demokratik modernite. Bu iki ideoloji artık karşı karşıya duruyor. Özellikle de Ortadoğu’da ki halklara yönelik ciddi bir saldırı var. Ama bu sisteme karşı bir yeni bir sistemin kurulduğunu görüyoruz. Bu demokratik modernitedir. Kapitalist modernite genel olarak kadınlar üzerinden saldırılarını yapıyor ve daha sonra bu saldırıları tüm halka yayıyor. Taleplerini ve politikalarını kadınlar üzerinden halka empoze etmek istiyor. Sistemine uyan bir kadın yaratmak istiyor ve özellikle kadın bedeni üzerinden bu siyaseti yürütüyor. Kadınları sömüren, yok sayan ve kendi aracı haline getiren kapitalist sistemin aksine demokratik modernite sistemi kadını koruyor. Bunun için direnen ve irade sahibi olan kadınlar, bu sistemin modeli olmuştur. Kapitalist sistemin kadınlara dayattığı şey ne kadına ne de bu topluma ait değildir. Aslında bu demokratik modernite sistemin kapitalist moderniteye karşı savaşıdır” diye belirtti.
 
DÖRT PARÇADA SERHİLDAN 
 
Yıllardır halka dayatılan sistemin kadınlar tarafından yıkılmaya başlandığını söyleyen Şaho, "Görüyoruz ki İran’da hem halklar hem de kadınlar bu sisteme karşı çıkıyor. Kadınların talepleri hiçbir zaman kabul edilmedi. Bu yüzden yıllardır bu sisteme karşı kadınların ve halkların isyanını gördük. Bugüne kadar kadınlara dayatılan ve hiçbir zaman kabul edilmeyen başörtü politikası var. Kadınlar bu sisteme karşı her zaman itirazlarını gösterdiler. Şimdi bu sisteme karşı büyük bir isyan olduğunu görüyoruz. Kürdistan'ın dört parçasında her yıl bir serhildan oluyor” ifadelerini kullandı. 
 
‘ZAFER HALKIN VE KADINLARINDIR’
 
İran ve Rojhilat’ta başlayan halk ayaklanmasının beraberinde ciddi değişimleri getireceğine işaret eden Şaho, şöyle devam etti: "Halkın artık tahammülünün kalmadığını görüyoruz. Şu ana kadar eylemler İran'ın 80'den fazla kentine yayıldı. Eylemler ‘Jin, jiyan, azadî’ sloganıyla gerçekleşiyor. Bu slogan evrende saklı bir hakikatti. Kadınların öncülük ettiği bu ayaklanmada, toplumun sistemden memnun olmadığını görüyoruz. Şimdiye kadar onlarca insan şehit oldu, onlarca yaralı ve yüzlerce tutuklama var. Ona rağmen İran Hükümeti’nin zulmü halkı susturamıyor. Çünkü halk artık onları aç bırakan, iradesiz bırakan sistemi kabul etmiyor. İran halkının sesini kimse ne kısabilir ne de duymamazlıktan gelebilir. Bu sistem kadına ve topluma ait olmayan her şeyi empoze etti. Ama artık halkların bunu kabul etmeleri mümkün değildir. Halk artık kapitalist modernite sistemin yıkılmasını istiyor. Çünkü bu sistem onlara zarardan başka bir kazanım getirmedi. Bugüne kadar sadece yoksulluğu ve sefaleti empoze etti. İran'da ve Doğu Kürdistan'da eylemlerde hayatını kaybedenler gece toprağa veriliyor ve gündüz ise halk sokaklara dökülüyor. Halkların artık bu sistemi kabul etmesi mümkün değildir. İran halkının talebi sadece bir toplumun veya kesimin talebi değil, özgürlük isteyen tüm kitlelerin talepleridir. Bu nedenle özgürlük mücadelesi veren herkes bu devrimi desteklemelidir. Kapitalist modernite sistemi bu isyandan korkuyor. Ama zafer halkın ve kadınlarındır."
 
MA / Zeynep Durgut