HABER MERKEZİ - Şirnex’te erkek-devlet şiddetine karşı mücadele veren kadınlar, yargı kıskacıyla susturulmaya çalışılıyor. Gözaltına alınan kadınlara polislerin “Evde otur, kendine bir hayat kur, derdiniz nedir?” diye sorduğu belirtildi.
Devletin özel savaş politikalarının hedefindeki Kürt kadınlar, alanlarda erkek-devlet şiddetine karşı dillerine, kültürlerine, doğalarına, kimlik ve kazanımlarına sahip çıktıkları için yargı kıskacında. Özellikle doğa katliamları, hak ihlalleri ve kadına yönelik saldırı ile şiddetin gündemden düşmediği Botan’da, kadınların 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü başta olmak üzere neredeyse gerçekleştirdikleri tüm eylem ve etkinlikleri soruşturma ve davalara gerekçe olarak gösterildi. Haklarında açılan soruşturma ve davalarla hedef alınan kadınlardan bazıları söyle:
* İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alındıktan sonra yerine kayyım atanan Cizîr Belediyesi Eşbaşkanı Berivan Kutlu, 19 kez gözaltına alındı. Bu gözaltılar sonucunda açılan soruşturmaların 15’i davaya dönüştü. Kutlu, 10 davada “Örgüt üyesi olmak”, 5 dava ise “Propaganda yapmak” iddiasıyla yargılanıyor.
* Halkların Demokratik Partisi (HDP) Silopiya İlçe Eşbaşkanı Asuman Külter hakkında 30 soruşturma açıldı. "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na Muhalefet” suçundan açılan soruşturmaların 27’si düşerken, 3’ü devam ediyor.
* Barış Annesi Zeynep Beğenir hakkında ise 3 soruşturma açıldı. Cezaevlerinde yaşanan baskı ve ihlallerine karşı yapılan açıklamadan dolayı “örgüt propagandası”, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecride karşı yapılan açıklamadan “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” ve deprem sonrası bütçenin savaşa değil deprem bölgesine aktarılmasını istediği için “Yalan haber yaymak” iddialarıyla açılan soruşturmalar devam ediyor.
* Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) üyesi Güler Tunç hakkında mücadelede yer aldığı 2016 yılından bu yana 20’ye yakın soruşturma açıldı. Kadın çalışmaları ve yöneticisi olduğu Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) faaliyetlerinden dolayı “örgüt propagandası” ve “örgüt üyesi” iddialarıyla dosyalar hazırlandı. “Örgüt propagandası”ndan açılan iki davadan toplam 4 yıl ceza verildi.
* Kent milletvekilli Nuran İmir hakkında ise 28 dokunulmazlık fezlekesi hazırlandı.
Alanlarda veya evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alınan kadınlar, haklarında açılan soruşturma ve davalara ilişkin ajansımıza değerlendirmelerde bulundu.
İNTİKAM ALINMAK İSTENİYOR
HDP Şirnex Milletvekili Nuran İmir, soruşturma, dava ve fezlekelerle kadın mücadelesinden intikam alındığını belirterek, “Hiçbir hukuki zemini olmayan zaman zaman gülünç konular üzerinden fezlekeler hazırlanmaktadır. Bazen cezaevindeki kadın arkadaşlarımıza gönderdiğimiz dayanışma kartı fezleke konusu olurken, bazen de savaşa karşı tutum sergilememiz fezleke olarak dönebiliyor bize. Yine dünyanın her yerinde insanlık suçu olarak kabul görülen tecrit sistemine karşı kurduğumuz söze kadar. Yani neredeyse parti binamıza gidiş gelişlerimiz dahi mercek altında. Bu şekilde bize oy veren milyonlar susturulmak istenmektedir. Örgütlü kadınları tercih etmeleri de politikalarının bir parçasıdır. Örgütsüz bir kadın örgütsüz bir toplum demektir. Kadınları ve mücadelemizi saldırı merkezine koymalarının nedeni budur. Hesapları tutmadığı için de öfkeleri büyüyor. Örgütlü Kürt kadın mücadelesinden intikam alırcasına bir düşman hukuku uygulanıyor. Ancak bu politikalar ne bize ne de oy veren milyonlara geri adım attırmadığı gibi tam tersi yaşamı daha fazla örmemize neden oluyor. Hiçbir zaman ne bu iktidara ne de erkek egemen sisteme boyun eğmedik eğmeyeceğiz” diye belirtti.
KADIN MÜCADELESİ KORKUTUYOR
Yerine kayyım atanan Cizîr Belediyesi Eşbaşkanı Berivan Kutlu, kadınların her türlü çalışma ve faaliyetlerinin suç kapsamında değerlendirildiğini ifade ederek, "Yıllardır Kürt kadınların mücadelesine dönük eşi benzeri görülmemiş bir saldırı var. Mücadeleye katıldığımız günden bu yana bu sistemden anladığımız tek şey direnen kadınların her türlü şiddetle karşı karşıya kaldığıdır. Toplumsal şiddete, aile içi şiddete ve buna bağlı devlet şiddetine karşı bir mücadele yürütüyoruz. Mücadele eden bütün kadın arkadaşlarımız engellerle karşılaştı. Bugüne kadar binlerce arkadaşımıza dava açıldı, binlercesi tutuklandı ama mücadelemiz devam ediyor” dedi.
Tüm baskılara rağmen susturulmayan kadınların şiddet politikasıyla yok edilmek istendiğinin altını çizen Kutlu, şöyle dedi: "19 kez gözaltına alındım. Her defasında ‘Faaliyetleriniz resmi değil' dediler. Her gözaltına aldıklarında 'Evde otur, kendine bir hayat kur, derdiniz nedir?’ diye sordular. Kadına yönelik katı bir politika var. Sözlü şiddetlerine birçok defa maruz kaldık. Evde oturup sistemin aklıyla yaşamamız için yapmadıkları şey kalmadı. Hakkımızda yüzlerce dava açıldı. Açılan dosyaların bir çoğu 8 Mart ve 25 Kasım programlarına katılıp, kadın katillerini kınadığımız için. Mücadele alanlarımızı daraltmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Şiddet, tutuklama ve gözaltılar bizi durdurmadı. Onun için vahşi yöntemlere başvuruyorlar. Ancak bu saldırılar mücadelemizi durduramayacaktır. Onların yozlaşmış sistemlerini teşhir ediyoruz. Kadınların öncülüğünden korkuyorlar. Kadınlar bu sistemi korkutuyor. Böyle olmasaydı binlerce kadın tutuklanmaz, binlerce dava açılmazdı. Yaptığımız her çalışmayı, attığımız her adımı fiziki takiple psikolojik baskıya dönüştürüyorlar. Ancak her baskı ve tehditleri mücadele azmimizi güçlendiriyor.”
BARIŞ, ÖZGÜRLÜK İSTEMEK SUÇ!
Katıldığı eylem ve etkinler dolayısıyla hakkında soruşturma açılan Barış Annesi Zeynep Beğenir, mücadele vurgusu yaparak, şöyle dedi: "Dünyanın her yerinde olduğu gibi bizde topraklarımızda barış istiyoruz. Ne zaman barış ne zaman özgürlük isteğimizi dile getirsek hakkımızda hızla davalar açılıyor. Barış ve huzur istediğim için bugüne kadar hakkımda 3 soruşturma açıldı. Barış istediğimiz için bu soruşturmalar açıldı. 'Cezaevlerinde cenazeler çıksın istemiyoruz’ dediğimiz için soruşturma açıldı. Herkes gibi biz de özgürlük ve barış istiyoruz. Barış için elimizden geleni yapacağız. Bedenimizde bir damla kan kalana dek barış için mücadele edeceğiz. Nerede savaş varsa karşısında duracağız. Botanlı anneler olarak üzerimize ne düşerse yapmaya hazırız.”
'HAKKIMDA BİRÇOK SORUŞTURMA AÇILDI'
HDP Silopiya İlçe Eşbaşkanı Asuman Külter de, 2013 yılından bu yana hakkında hazırlanan onlarca dosya ile eve hapsedilmek istendiğini söyledi. Külter, “10 yıldır mücadelede yer alıyorum ancak bu 10 yıl içerisinde katıldığım programlar gerekçesiyle hakkımda birçok soruşturma açıldı. Özellikle mücadele eden kadınlar hedef alınıyor. Kadınların rol ve misyonlarını yerine getirmemesi isteniyor. Geri adım atmamız için ellerinden geleni yapıyorlar. Bu saldırılarla evimize dönüp erkeklerin kölesi olmamızı istiyorlar. Sadece bir ayda hakkımda 3 soruşturma açıldı. Bu ise geri adım atmaktan ziyade güç veriyor. Binlerce soruşturma ve dava açılsa da mücadeleden vazgeçmeyeceğim” ifadelerini kullandı.
'KAZANAN KADINLAR OLACAK'
Güler Tunç ise, kendilerine yönelik baskı ve sindirme politikalarına dair şunları söyledi: “Erkek-devlet sistem kadınların irade olmalarını istemiyor. Bu yüzden kadınlar bugün dört bir yandan saldırı altında. En fazlada Kürt Kadın Hareketi hedef alınıyor. Eşbaşkanlık sisteminden Rojava Devrimi’ne, İstanbul Sözleşmesi ve birçok kazanım saldırı altında. Bugün kadınlar politik bir biçimde hedef alınıyor ve katlediliyor. Ancak ‘21. yüzyıl kadın özgürlük yüzyılı olacak’ ideamız slogan olmaktan çıktı. Bu sürecin kazanını kadınlar olacak.”
MA / Zeynep Durgut