Hasret Tutal Davası’na çağrı: Tüm kadınları bekliyoruz

RIHA - Yarın karar çıkması beklenen Hasret Tutal Davası’na katılım çağrısında bulunan avukat Meral Halat, “Biran önce İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmesi gerek” dedi. 
 
Riha’nın merkez Karaköprü ilçesine bağlı Akpıyar Mahallesi’nde 7 Ekim 2021 tarihinde Hasret Tutal’ı katleden Şervan Gülel’in yeniden yargılandığı davanın karar duruşması yarın Urfa 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Katliamla ilgili Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 6 Haziran’da, “Kadına karşı kasten öldürme” suçundan iddianame hazırlandı. Davanın 6’ncı ve aynı zamanda karar duruşması 27 Eylül’de Urfa 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 
 
Gülel hakkında “Kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezası veren mahkeme,  daha sonra “haksız tahrik” ve “iyi hal” indirimleri uygulayarak cezayı 15 yıla indirdi. Karar, 12 Mart’ta İstinaf Mahkemesi’nden döndü. İstinaf, usulen kimi eksikliklerin olduğu ve “haksız tahrik” ile “iyi hal” indirimi olmaksızın ceza verilmesine karar verdi. Bunun üzerine yeniden başlayan yargılamada kararın yarın çıkması bekleniyor. 
 
DURUŞMAYA KATILIM ÇAĞRISI 
 
Tutal ailesinin avukatlarından Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Riha Şubesi Eşbaşkanı Meral Halat, davada yaşananları değerlendirerek, bütün kadınlara yarın saat 14.00’te görülecek karar duruşmasına katılım çağrısında bulundu. 
 
Davada yerel mahkemenin hüküm kurduğunda “şüpheden sanık yararlanır” ilkesini göz önünde bulundurduğuna değinen Halat, cinayette her hangi bir şüphe ve “haksız tahrik” olmadığını belirtti. Halat, “Yerel mahkemenin haksız tahrik olarak gördüğü şeyler, kadın cinayetlerinde sık sık karşı karşıya kaldığımız şeyler. Bu ne yazık ki birçok kadının katledilmesine gerekçe olarak gösteriliyor. Ödül gibi cezalar veriliyor. Tutal davasında ‘kasten öldürme’den hüküm kurulması gerek. Failin ifadeleri göz önünde bulundurularak ‘haksız tahrik indirimi’ uygulandı. İstinaf bunu bozdu. İstinafın kararı önemlidir. Usule ilişkin bazı eksiklikler vardı onun içinde bozdu ancak en önemli bozma gerekçesi ‘haksız tahrik’ ve ‘iyi hal’ indirimlerinin kaldırılarak ceza verilmesiydi” diye belirtti. 
 
'KADIN CİNAYETLERİ POLİTİKTİR' 
 
Son bir hafta içinde en az 8 kadının katledildiğini hatırlatan Halat, şöyle devam etti: “Kadınlar her yerde buna karşı sokağa çıktılar. Biran önce İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmesi gerek. Bir hukuk devletinin hukuk ilkelerine bağlı kalarak İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden yürürlüğe sokması gerek. ‘Haksız tahrik’ indirimleri uygulanmadan cezalar verilmesi gerek. Cezalar caydırıcı olmazsa ne yazık ki kadınlar katledilmeye devam edilir. Buna karşı bütün kadınları yarın duruşmaya bekliyoruz. Verilmesi gereken cezalar verilmiyor. Sanığa ödül gibi cezalar verilmesine izin vermeyeceğiz. Bunu daha önce yerel mahkemenin verdiği kararda gördük. Kadın cinayetleri bunun için ‘politiktir’ diyoruz. Bugün sokakta rastgele bir kadının katledilmeyeceğinin bir güvencesi yok. Katiller bunu kendilerine hak olarak görüyor çünkü günün sonunda yargılandıklarında bir ceza almayacaklarını biliyorlar. Yetkililer ‘gereğini yapacağız’ diyor ancak İstanbul Sözleşmesi’nden çekiliyorlar. Bununla da erkek faillere cesaret veriliyor.”