VAN – Van'ın Muradiye ilçesinde bulunan tarihi Saint Stefanos Kilisesi, define avcıları tarafından yağmalanıyor. Kilisenin hem duvarları yıkıldı, hem de kilisenin içerisinde metrelerce derinlikte çukurlar oluştu.
Van’ın Muradiye ilçesinde bulunan tarihi Saint Stefanos Kilisesi ve manastırı kentin en önemli tarihi değerlerinden biri olmasına rağmen korunmuyor. Define avcıları tarafından her geçen gün yağmalanan kilisenin hem duvarları yıkıldı, hem de içerisinde metrelerce derinlikte çukurlar oluştu.
Aksorik dağının eteklerinde ve Bend-i Mahi Çayı kenarında 17’nci yüzyılda inşa edilen Saint Stefanos Kilisesi, tüm tahribatlara rağmen yüzyıllardır ayakta kalmayı başarabilmiş önemli kiliselerden biriydi. Kilesi son 50 yıl içerisinde yüzyıllar boyunca yaşamadığı tahribatı yaşadı. İçerisinde bulunan keşiş hücreleri zamanla yıkılırken, hücrelerin yerinde ise sadece temel izleri duruyor.
‘ERMENİLER İÇİN HAC YERİYDİ’
Ermeni Ortaçağ mimarisinin eşsiz örneklerinden olan kilesinin hemen yanında bulunan mezar taşlarının da birçoğu, define avcıları tarafından yıkılırken, zamanın tüm acımasızlığına karşı direnenler ise yok olma tehdidi ile karşı karşıya. Dikili taşlarda yer alan incelikli taş ustalığı büyülerken, kayalara işlenen birçok yazılama ve haç işaretleri de görenleri hayran bırakıyor. 1915 Ermeni tehcirinden önce de aktif olan kilise, Ermeniler için önemli bir hac yeriydi. Kilesinin etrafından bulunan kayaların neredeyse tamamında haç işaretlerinin olması da dikkatleri çeken bir başka ayrıntı olarak göze çarpıyor.
‘KİLİSE 1970 YILINA KADAR SAĞLAMDI’
Kiliseye yakın bir yerde ikamet eden Ebubekir Çiftçi, 1970 yılına kadar kilisenin sapasağlam durduğunu söyleyerek, “Kilisenin etrafı, kapıları sağlamdı. Keşiş hücrelerini kendim gördüm ve yıkılmamıştı. İnsanlarımız bu noktada çok duyarsız, birçok kişi define için burayı kazdı. Bu yaşananlar gerçekten çok üzücü, define avcıları kiliseyi çok kötü bir hale getirdi. Devletin burayı restore edip, eski haline getirmesini istiyoruz” dedi. Buna rağmen kilisenin özellikle birçok yerli ve yabancı turistin uğrak mekânlarından biri olduğunu hatırlatan Çiftçi, bu tarz yerlerin korunması gerektiğini söyledi.