Pero ve Cimon’un hikayesi

img

İSTANBUL – Cezaevinde olan babası Cimon’u ölümden kurtarmak için her gün kendi sütüyle besleyen Pero’nun hikayesinden etkilenen dönemin ünlü ressamı Peter Paul Rebers, o anı gerçek veya rivayet olduğuna bakmaksızın tuvaline yansıtarak ölümsüzleştirir.  

Kadınların yok edilen tarihi ile birlikte çoğu zaman rivayet edilerek anlatılan yaşanmış hikayelerine tanıklık etmek mümkün. Pero ve babası Cimon’un hikayesi de bunlardan yalnızca bir tanesi. Ünlü ressam Peter Paul Rubens’in çizimine konu olan hikayesi ise oldukça etkileyici.
 
TUVALE YANSIYAN DUYGU
 
Barok tarzının önde gelen isimlerinden Peter Paul Rubens’in 1635’te yaptığı tablo, Cimon adında cezalandırılan yaşlı bir adam ile kızı Pero’dan etkilenilerek yapılmış. Özelliği ise hikayesinden gelmekte ve oldukça dikkat çekmekte. Elleri arkadan bağlanmış yaşlı bir tutuklu ve onu emziren genç bir kadının resmedildiği tabloda, rivayete göre dönemin iktidarı tarafından bir şeyleri itiraf ettirmek üzere Cimon adında kumaş tüccarı yaşlı bir adam açlığa mahkum edilir. 
 
BABASINI ÖLÜMDEN KURTARMAK İÇİN SÜTÜYLE BESLER
 
Yeni doğum yapan kızı Pero ise, büyük zorluklarla gardiyanlara rüşvet vererek babasını ziyarete gider ve babasını ölümden kurtarmak için kendi sütüyle onu emzirir. Pero günde sadece 20 dakika görüş hakkı olan babasını görme iznini her gün kullanır ve bir gün çocuğuyla cezaevine gider. Babasının yanına koruma ve gardiyanlardan dolayı yiyecek sokmak yasaktır. Tam çocuğunu emzirecekken gözü gardiyana takılır ve izin ister. "Çık çocuğumu emzireceğim" dedikten sonra gardiyan da çıkar. Karşısında bitkin duran babasına işaret ederek öteki göğsünü babasına yaklaştırır ve emmesini ister. 
 
DÖNEMİN RESSAMINA İLHAM KAYNAĞI OLUR
 
Pero her gün 20 dakika mutlaka görüş alır ve babasına ayırdığı göğsü çocuğuna içirmez. 40 gün beklerler fakat adam ölmez ve bu yöntemi kimse akıl edemez. Sonrasında Cimon ile Pero’nun cadı ve üstün güç olduklarına dair söylentiler çıkar. Kimi kaynaklarda kralın baba ve kızın gazabından korktuğu için Cimon’u serbest bıraktığı, kimi kaynaklarda da gardiyanların fark etmesi ile fedakar davranışlarından dolayı serbest kaldığı ifade edilir. 
 
Rivayet ve gerçeğin ne olduğu tartışıladursun, Pero’nun babasına duyduğu sevgi dönemin ressamı Peter Paul Rebers’e ilham kaynağı olur.