35 yaşında çırak olarak başlayıp usta oldu

img

MERSİN - Yıllarca inşaatlarda çalışıp, boyacılık yapan Kazım Danyeli (60), bağlamaya duyduğu ilgi ağır basınca 35 yaşında bir bağlama yapım ve tamir atölyesinde çırak olarak işe başladı. Yıllar içerisinde bağlama ustası oldu. Danyeli, “İnsan hiçbir şeyden vazgeçmemeli" tavsiyesinde bulundu. 

Yıllarca çalışıp, yaptığı işlerden hoşnut olmayan insanlar vardır ki geçte olsa ilgi duydukları işi, mesleği yapmaya karşılaşacakları tüm zorluklarına rağmen adım atarlar. Bu kişilerden biri de Mersin’in Akdeniz ilçesinde yaşayan 60 yaşındaki Kazım Danyeli. 
 
Yıllarca inşaatlarda çalışıp, boyacılık yapan Danyeli, 35 yaşına geldiğinde kendisinde sürekli merak uyandırıp, ilgisini çeken bağlamaya yöneldi. Tüm zorluklarına rağmen bir bağlama yapım ve tamir atölyesinde çırak olarak işe başlayan Danyeli, 25 yıllık bir emek sonucunda işin inceliklerini öğrenip, bağlama ustası oldu. Her ne kadar eli bu işe yatkın olsa da, ilk zamanlar çalışırken nasıl zorlandığını “tel takmayı bile bilmiyordum” diyerek anlatan Danyeli, zamanla ustalarını izleyerek işin inceliklerini öğrenmeye başladığını, zaman geçtikçe de araştırıp, inceleyerek bugünlere geldiğini anlattı.
 
‘AĞAÇLARA ŞEKİL VERME GİBİ DURUYOR AMA…’
 
25 yıldır severek yapsa da, bağlama yapmanın ve tamir etmenin epey meşakkatli bir iş olduğunu söyleyen Danyeli, “Belki ağaçlara şekil verme gibi duruyor ama öyle marangozun yapabileceği bir iş de değil. Bu bir sanat işi. En ufak ayrıntı dahi çok önemli” diye konuştu.  
 
Yaptığı işte kendisine sınır koymadığını, sürekli daha iyi ve kaliteli bağlamalar üretmek için emek ve zaman harcadığını kaydeden Danyeli, “Sürekli nasıl bir şey yaparsam bağlamanın sesi daha iyi çıkar veya bağlamayı alacak olan şahsın nasıl hoşuna gider diye yeni arayışlar içerisindeyim. Örneğin bağlamada ses deliği dediğimiz, açınıp kapanan kapak şeklinde kısım vardır. Ben, en son yaptığım bağlamada ses deliğini kapak şeklinde değil de kıvrımlı oymalar halinde yaptım. Hem sesi daha güzel iletsin hem de estetik açıdan daha hoş bir görüntü olsun diye yeni bir şey denedim. Bir sonraki bağlama bir öncekini geçmezse ben burada ekmek yiyemem. Hiçbir zaman kendimi yeterli görmedim. Ben sürekli yaptığım işin üzerine bir şeyler koymaya çalıştım” diye belirtti.
 
‘EMEĞİMİZİN KARŞILIĞINI ALAMIYORUZ’
 
Ancak işine bu özeni gösteren Danyeli, verdiği emeğin karşılığını yeterince alamamaktan dertli.
 
Sadece kendisi değil, bu ülkede mevcut sistemde zanaatçıların emeklerinin karşılığını alamadığını söyleyen Danyeli, bunu şu sözlerle ifade etti: “Yaptığımız bir bağlamanın fiyatını bizler belirleyemiyoruz, daha çok piyasa belirliyor. Dışarıda fabrikasyon bağlamalar var. Onların fiyatı biraz ucuz, ama bizim yaptığımız bağlamaların hepsinde işçilik ve emek var. Bazen bir bağlamaya fiyat biçiyorum, pahalı diyorlar. Aslında insanlarda haklı, çünkü alım güçleri yok.” 
 
‘BENİM YAŞIMDAN GEÇTİ’ DEMESİNLER!
 
Buna rağmen insanların yetenek ve hünerlerini keşfetmeleri için sürekli bir çaba içerisinde olması gerektiğinin önemi üzerinde duran Danyeli, “İnsan hiçbir şeyden vazgeçmemeli. ‘Ben yapamam, benim yaşımdan geçti’ diyenler bu anlayıştan sıyrılmalı. Yapmak istedikleri ne olursa olsun yeter ki vazgeçmesinler” tavsiyesinde bulundu.