Bu yıl, 6’ncısı düzenlenen FilmAmed Belgesel Film Festivali (Mîhrîcana Belgefîlman a FîlmAmed), bir yıllık bir aradan sonra yeniden sinemaseverlerle buluştu. Demokratik Bölgeler Partisi’nin (DBP) yönetimindeki Kayapınar Belediyesi’ne kayyum atanması sonrası yapılan bütçe yardımının kesilmesi nedeniyle Pale Huner, Ma Müzik, Ortadoğu Sinema Akademisi ve Amed Şehir Tiyatrosu’nun desteğiyle gerçekleştirilen festival, dün açılışla başladı. 

 

‘FESTİVALE 105 FİLM BAŞVURU YAPTI'

 

Festivalin yürütücülerinden sinema sanatçısı Ardin Diren, belgesel filim gösterimine çok yoğun başvurular olduğunu söyledi. Bu yıl, festival kapsamında 105 belgesel film başvurusu aldıklarını; ancak sadece 27’sini seçme imkanlarının olduğunu belirten Diren, "Filmlerini festivalimize gönderip dayanışma içinde olan bütün sinemacılara teşekkürü bir borç biliyoruz. Mevcut koşullar elvermediği için bu yıl sadece 4 gün film gösterimi yapabiliyoruz. Özellikle, bu yıl gelen bütün başvuruları bir şekilde göstermek istiyorduk; ama maalesef dar bir zamanımız var. Takdir edersiniz ki başvuran bütün filmleri gösterebilme şansımız yok. Bu kapsamda belgeselini gösteremediğimiz sinemacılar için üzgünüz" ifadelerini kullandı. 

 

'ÇALIŞMALARIMIZ SÜRÜYOR'

 

Olağanüstü Hal (OHAL) ile birlikte sanat ve sanat etkinliklerine getirilen kısıtlamalara dikkat çeken Diren, şöyle devam etti: "Bölgedeki demokratik halk iradesinin en doğrudan tezahür ettiği alanlar olan yerel yönetimler, iktidar tarafından kayyum marifetiyle gasp edilmiş. Bu yerel yönetimlerin düzenlediği, destek verdiği tüm sanatsal etkinlikler, festivaller iptal edilmiş, bu sanatsal etkinliklerin yapıldığı, sanat eğitimlerinin verildiği salonlar, mekanlar bu tür etkinliklere kapatılmıştır. FilmAmed Belgesel Film Festivali de bu durumdan etkilenmiş ve durdurulmak istenmiş; ancak büyük bir ortaklaşmanın sonucunda sanat etkinliğimize devam ettiriyoruz. Daha önce 5 kez düzenlenen FilmAmed Belgesel Film Festivali’nin bu yıl 6’ncısını gerçekleştiriyoruz. Dört parça Kürdistan’dan, Türkiye’den, Ortadoğu’dan ve dünyanın pek çok ülkesinden gelen filmleri ve yönetmenleri seyirci ile buluşturuyoruz. Yapılan panel, seminer ve söyleşilerle belgesel sinemanın sorunları, yapım koşullarının zorluklarının ortaklaşarak aşılması gibi pek çok konuda tartışmalar yürütüyoruz. Yine festival bünyesinde verilen ‘belgesel film yapım desteği’ çok sayıda belgesel filmin üretimine küçük de olsa destek oldu. Bunun devam etmesi için bütün sanatseverlerin katkılarını bekliyoruz.”  

 

'İŞALCİ BİR ZİHNİYETLE ÖZGÜR SANAT İNŞA EDİLEMEZ'

 

Diyarbakır'daki belediyelere kayyum atandıktan işten çıkarıldığını dile getiren Diren, "İşgalci bir zihniyetle özgür sanatsal faaliyetler sürmek mümkün değildi. Biz de kararımızı verdik ve kendi imkanlarımızla inşa ettiğimiz bu yerde müzik ve sinemayla ilgilenen arkadaşlarla kendilerini ifade ettikleri bu yeri kurduk. Bütün kültür sanat etkinliklerine yer veriyoruz. Erbane, gitar ve benzeri enstrümanlar öğreniyorlar, aynı zamanda etkinliklerini burada sergiliyorlar. Daha önce Cigerxwin Kültür Merkezi’nde düzenlediğimiz festivallerde Kürdistan’ın dört parçasından katılım olurdu. Özelikle filim belgeseli için düzenlemeler yapıyorduk” dedi.

 

“Festival Kürdistan tarihi için önemli birer belge niteliği taşıyor” diyen Diren, en büyük beklentilerinin sanatseverlerin sanat etkinliğine katılması olduğunu belirtti. Diren, sanatçılara da ,“Festivale yaptıkları fillilerle katılım yapmak isteyenler kendi çektikleri filmlerle de katılabilirler” çağrısı yaptı. 

 

‘FESTİVALİ KUTSAL GÖRÜYORUM’ 

 

Festivalin önemine dikkat çeken Diren, "Kürdistan’ın işgal edilmesine, hafızasının kaybolasını  isteyenlere karşı mücadele etmek gerekiyor. Bu anlamda sinema bölümü ve etkinlikleri çok önemlidir. Bu yüzden bu festivalin daha sık yapılması lazım. Soykırım ve saldırılara karşı önem veren herkesin bu belleği koruması bir öz savunmadır ve bu bütün canlılar için gereklidir. Bunun için, festivali çok kutsal görüyorum” diye konuştu. 

 

Diren, festivalde sadece film gösterimi olmayacağını, atölye çalışmaları ve forum da olacağını söyledi.  

 

MA / Esra Solin Dal