AMED - PTT Diyarbakır Başmüdürlüğü’nde yaşanan yolsuzlukları gündeme getiren HABER-SEN yönetici ve üyesi 26 kişi hakkında idari soruşturma açıldı. 

 

Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (HABER-SEN) üye ve yöneticileri, 6 Şubat Mereş merkezli deprem sonrasında Posta Telgraf Teşkilatı (PTT) Diyarbakır Başmüdürlüğü’nde yaşanan yolsuzluk iddialarını gündeme getirmelerinden kaynaklı soruşturma ve sürgünlerle karşı karşıya kaldı. Amed’de, biri HABER-SEN Genel Merkez yöneticisi, 5’i Amed şube yöneticisi, 20’si ise posta dağıtımcısı ve sendika üyesi toplam 26 kişi hakkında yolsuzlukları gündeme getirdikleri için idari soruşturma başlatıldı. Soruşturmayı, PTT İstanbul Başmüdürlüğü’nde görevli bir müfettiş yürütürken, posta dağıtımcıları için iş ve işleyişlere dair soruşturma açılırken, yöneticiler hakkında ise sendikal faaliyetler gerekçe gösterildi. 

 

HABER-SEN Merkez Yürütme (MYK) Kurulu üyesi Sabri Gündüz, çalışanlar üzerindeki baskıları ve yaşanan yolsuzluk iddialarını anlattı. 

 

İSTANBUL’DAN SORUŞTURMA YÜRÜTÜLÜYOR 

 

Deprem döneminde PTT’de yaşanan yolsuzlukları gündeme getirmelerinden kaynaklı sendika üye ve yöneticileri hakkında hukuksuz soruşturmalar açıldığını dile getiren Gündüz, “Üyelerimize ve yöneticilerimize açılan iki soruşturma da aynı müfettiş tarafından açılmış. Biz bunun da tesadüf olmadığını düşünüyoruz. Dağıtıcı arkadaşlarımıza 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’na aykırı çalışmaları yönünde ciddi bir baskı var. Sayı dayatması var. Arkadaşlarımız mevzuata uygun çalıştığı için soruşturmalara maruz kalıyor. İstanbul’da bir müfettiş, yerinde oturarak; ‘Siz mevzuata aykırı çalışıyorsunuz. Yeteri kadar dağıtım yapmıyorsunuz’ diye ithamlarda bulunuyor. Soruşturma açıyor, hâlbuki bu iddiaları sahaya inerek, araştırması lazım. Bizim iş tanımlamamızda bu var. Kentin yüzölçümü ve personel sayısına bakılmadan ‘Neden az dağıtım yapılıyor?’ denilerek soruşturma açılmış” dedi. 

 

COLOMBİA MONTLAR NEREDE? 

 

Sadece emek mücadelesi vermediklerini,  toplumsal bir birliktelik mücadelesini,  iş ve toplumsal barışı savunduklarını aktaran Gündüz, “Deprem döneminde PTT Genel Müdürlüğü doğrudan alım yetkisini İl Müdürlüğü’ne verdi. İl Müdürlüğü de doğrudan alım yetkisini aldı. Buna yönelik bize ciddi şikâyetler gelince biz de araştırılması gerektiğini söyledik. Nihayetinde işte CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, Diyarbakır PTT Baş Müdürlüğü’nde Columbia montların alındığı, Adıyaman’da üst düzey yöneticilere verildiğine dair bir fatura yayınladı. Bizde bu iddiaya dair sendika olarak hemen PTT Genel Müdürlüğe bir yazı yazdık. Bunlarla ilişkiniz var mıdır? Kime alınmıştır? Montların posta dağıtıcılarına verildiği bilgisi bize verildi. Ancak yaptığımız saha çalışmasında daire başkanlarına verildiğini ve bunların da fotoğraflandığını gördük. Deprem döneminde gıda yardımları yapılacağı ve PTT tarafından alım yapılıp, dağıtılacağı söylendi. Ancak burada daha uyguna alım yapılacakken, Mardin’de daha pahalıya alındığı iddialarına dair de Diyarbakır PTT Başmüdürlüğü’ne tekrar bir toplantı talep ettik. Kurum bunu açıklamakla mükellef, biz bunları deştikçe arkadaşlarımıza baskı artıyor, yer değiştirmeler artıyor” dedi. 

 

‘GÖREVE ALINANLAR TEKRAR SÜRÜLDÜ’

 

Diyarbakır PTT Başmüdürü Rıdvan Acar ile yaptıkları görüşme sonrasında baskıların arttığını ve soruşturmaların başlatıldığının altını çizen Gündüz, “2022 yılında 29 arkadaşımız sürgün edilmişti. O dönem hem sendikal hem de hukuki mücadelemiz sonucu sürgünler geri döndü. Ama Mardin il temsilcimiz tekrar Gümüşhane’ye sürgün edildi. Biri hasta iki çocuğu olan Ordu il temsilcimiz,  Ağrı Eleşkirt’e sürüldü. Neden? Columbia mont ile ilgili yorum yaptıkları, ‘Kurumu kime peşkeş çektiniz?’ sorularını sordukları için” diye konuştu.   

 

YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRDI 

 

PTT yaşanan yolsuzlukların akıbetini sormaya devam edeceklerini dile getiren Gündüz, şunları söyledi: “Depremzedeler getirilen ödenekler kime harcandı? Kimin eliyle harcandı? Bunların açıklığa kavuşturulmasını istiyoruz ve hiçbir arkadaşımızın mevzuat dışı çalıştırılmaması üzerine bir politikamız var. Biz bu anlamda arkadaşlarımızın bütün özlük ve hukuki haklarını savunacağız ve arkalarında olacağız. Biz bu konuda gerekli başvuruları yapacağız, avukatımız suç duyurusunda bulunacak. Mücadelemizi sürdüreceğiz.” 

 

Gündüz, hem yolsuzluk iddiaları hem de hukuksuz soruşturmalar için savcıları göreve çağırdı.