Gazeteci Yılmaz iddiaları tek tek yanıtladı: Kürt basınında çalıştığım için buradayım

img
AMED - MA'nın tutsak editörü Sedat Yılmaz, iddianamedeki iddiaları tek tek yanıtlayarak, "Kürt gazeteci olduğum için, Kürt basınında çalıştığım için bugün buradayım ve 8 aydır tutukluyum. Hem de kanıtsız bir şekilde” dedi. 
 
Ankara merkezli bir soruşturma kapsamında 29 Nisan’da Amed’te gözaltına alınan ve 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde tutuklanan Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Sedat Yılmaz’ın “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt kurmak ve yönetmek” iddialarıyla yargılandığı davanın ilk duruşması başladı. Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), DİSK Basın-İş, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Medya ve Hukuk Araştırmaları Derneği’nden (MLSA) çok sayıda gazetecinin yanı sıra ailesi ve meslektaşları katıldı. Yine kentte bulunan sivil toplum örgütleri ve siyasi parti temsilcileri de duruşmaya katıldı. Sincan 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde tutsak olan Yılmaz, duruşma salonunda hazır edildi. 
 
Duruşma, tanıkların dinleneceği Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'nin (SEGBİS) bozuk olması nedeniyle gecikmeli başladı. Kimlik tespitinin ardından Yılmaz savunmasına başladı. Yılmaz, savunmasında Kürt gazeteci olmasından kaynaklı yargılandığına işaret ederek, iddianamedeki iddiaları tek tek yanıtladı. 
 
İDDİALARI YANITLADI
 
Tutuklanması üzerinden yaklaşık 8 ay geçtiğine dikkati çeken Yılmaz, 23 yıldır gazeteci olduğunu, Soma ve Zonguldak'taki maden işcilerinden Tekel ve Şişecam direnişlerine kadar birçok haberi takip ettiğini söyledi. Yılmaz, en son deprem bölgesindeki gelişmeleri kamuoyuna duyurduğunu söyledi. 
 
Yılmaz, iddianamenin "Ulaş" adlı gizli tanığa ait olduğu ileri sürülen ifadelere dayandırıldığına dikkati çeken Yılmaz, "Ulaş" 2020'de ifade verdiğini ve kendisi hakkında ise 2021'de soruşturma başlatıldığını kaydetti. Yılmaz, aradan bir yıl geçtikten sonra 2022'de başka gizli tanık olan “K8C4B3LIT5”un birçok kişi ve kendisi hakkında ifade verdiğini söyledi. Yılmaz, söz konusu ifadeler sonrası da gözaltına alınmadığına işaret ederek, "Her ne oluyorsa tam bir yıl geçtikten sonra, yani 2023 yılında, bir gece yarısı ikamet adresime yapılan polis baskınıyla, 13 yaşındaki bir kız çocuğunu yalnız bırakacak şekilde, eşimle birlikte gözaltına alınıp, tutuklanıyorum" dedi. 
 
AMERİKAN BİLDİRGESİ'Nİ HATIRLATTI 
 
1776'da yayımlanan Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi'nde yer alan "Bütün insanlar özgür doğar ve özgür yaşarlar; devlet ancak bu özgürlükleri korumak ve bunlardan herkesin eşit derecede yararlanmasını sağlamak için vardır. Bu özgürlüklere ilişen devlet, kendi varlık nedenini yitirir" ifadelerini hatırlatan Yılmaz, söz konusu değerin demokratik yönetimlerin pusulası olduğunu kaydetti. Yılmaz, bu bildirge sayesinde demokratik devletlerin yurttaşların seyahat, iletişim, konaklama, eğitim, sağlık, barınma, düşünce, düşünceyi yayma ile basın ve ifade özgürlüğünü yasal güvenceler altına aldığını dile getirdi. 
 
‘İNSAN BOZULDU MU?'
 
Yargıtay'ın eski başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk'un 8 Kasım 2023'te yayımlanan makalesine (Dünden Cumhuriyete aktarılan) değinen Yılmaz, makalede yalan söyleyen insanlara dair önemli bir hukuki tartışma yürütüldüğünü kaydetti. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "Mahur beste" romanından bir alıntı yaptığını dile getiren Yılmaz, "Ben de hakkımdaki iddianamenin dayanağı olan gizli tanıklara ilişkin bu alıntıyı aktarmayı elzem buluyorum; '‘(...) oğlum Behçet, sen bir medeniyetin iflası nedir bilir misin? İnsan bozulursa, insan kalmaz (zira) bir medeniyet, insanı insan yapan manevi kıymetler manzumesidir. Anlıyor musun şimdi derdin büyüklügünü? Cahilsin, okur öğrenirsin. Gerisin, ilerlersin. Adam yok, yetiştirirsin, günün birinde meydana çıkıverir. Paran yok, kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu, bunun çaresi yoktur.’ Maalesef bu satırlarda atıf yapılmış karaktere uygun birinin iftiralarına karşı kendimi savunmak zorunda bırakılıyorum” diye belirtti. 
 
İDDİANAMEYE TEPKİ: UTANÇ VERİCİ
 
"Keşke iddianameyi hazırlayan savcı bey bir gıdım hukuki süzgeç uygulasaydı” diyen Yılmaz, “Ancak başa gelen çekilir" dedi. Türkiye gibi ülkelerde gazeteciliğin riskli bir meslek olduğunu belirten Yılmaz, "Bir gizli tanığın ifadelerinin hiçbir süzgeçten geçirilmediğini söylüyorum. Bu ülke demokrasisi için utanç vericidir. Biliyorum, salonda hazır bulunan savcının hazırladığı bir dosya değil, ancak dikkatle okunduğunda kendi kendisiyle çelişen ve kendini boşa düşüren bir iddianameden bahsediyorum. Dolayısıyla gizli tanık 'Ulaş’ ne diyor, iddia makamının topladığı deliller ne diyor, bunları tek tek karşılaştırmalı bir şekilde cevaplayacağım” şeklinde konuştu. 
 
İDDİALARI YANITLADI
 
Yılmaz, gizli tanığın "2000'li yıllardan bugüne kadar KCK Türkiye yapılanması, ideolojik alan merkezine bağlı olarak örgütsel faaliyetler yürütüyor" iddiasına değinerek, 2000'li yıllarda mesleğe başladığının kendi ifadesi olduğunu söyledi. Yılmaz, "Lakin o zamanlar üniversiteyi yeni bitirmiş, henüz stajyer bir muhabirken örgütün basın komitesine sorumlu düzeyde biri yapılmam trajikomik. Bahsettiği sorumluluk düzeyi neymiş bari ona da açıklık getirseydi, neden açıklık getirmemiş?" diye sordu. 
 
İddianamede kendisine dair "ANF'de sorumlu düzeyde faaliyet yürütüyor ve bunun SGK kayıtlarıyla örtüşüyor" şeklinde iddialar bulunduğunu aktaran Yılmaz, SGK kayıtlarında böyle bir bilginin olmadığını söyledi. ANF'nin Türkiye'de yayın yapmadığını savcının dahi söylediğini belirten Yılmaz, gazeteci Hüseyin Aykol'un tutuklanması ile ilgili ANF'de geçen "Hüseyin Aykol u'n tutuklanmasına tepki yağdı" başlık haberde yer alan demecinin, ANF'de çalışılıyormuş gibi sunulduğunu söyledi. 
 
'PROPAGANDA AMAÇLI HABERLERİ SUNUN'
 
Gizli tanık Ulaş'ın "Uzun yıllar örgüt adına propaganda amaçlı haber yaptı" iddiasını yanıtlayan Yılmaz, "Peki ama hangi haberimden bahsediyor? Ben dosyada göremedim. İddia makamı propaganda amaçlı bazı haberleri sunabilir mi? Ona göre savunma yapacağım. Böyle bir haber olmadığı içindir ki dosyaya delil olarak sunulamamıştır" dedi. 
 
'GİTMEDİM, GÖRMEDİM, BİLMİYORUM'
 
Tanık "Ulaş"ın "Irak'ın kuzeyinde yer alan Xakurke'ye giderek Mustafa Karasu ile toplantılar aldığı" iddiasını yalanlayan Yılmaz, "Duyanda sanır ki İstanbul'a gidip, geliyorum" dedi. Hangi tarihte gittiğinin söylenmesi halinde o gün nerede olduğunu saati saatine kanıtlayabileceğini vurgulayan Yılmaz, "Açık ve samimi bir şekilde belirteyim bahsi geçen yere hayatımda hiç gitmedim, görmedim, bilmiyorum" dedi. 
 
'HAK VE HAKKANİYETE ODAKLANDIM'
 
Tanık'ın "Örgütsel talimat aldığı" ve "basın komitesinde başarılı işler yaptığı için herhangi bir PKK kadrosundan daha kıymetli olarak görülüyor" iddialarına cevap veren Yılmaz, nasıl bir örgütsel başarı olduğunun da iddianamede yer almadığını belirtti. İyi bir gazeteci olduğunu ve 23 yıldır da gazetecilik için sendikal mücadele verdiğini, yaptığı haberlerin ödüle layık görüldüğünü anlatan Yılmaz, "Meslektaşlarım ve kamuoyu tarafından sevilen bir gazeteciyim. Çünkü bugüne kadar çeşitli meslek örgütlerinin eğitim çalışmalarında yüzlerce genç gazeteciye deneyimlerimi aktardım. Ve yaptığım haberlerde ‘çamur at izi kalsın’ diye hareket etmedim, hak ve hakkaniyete odaklandım" diye konuştu. 
 
“K8Ç4B3L1T5” adlı gizli tanığın iddialarına da değinen Yılmaz, MA'da gazetecilik yaptığını, çocuk ve emek alanında haberler yaptığını söyledi. GSM kayıtlarında yapılan aramalara dair iddialara dikkat çeken Yılmaz, 2014 yılında DAİŞ'in Kobanê sınırındaki saldırıları döneminde Suruç'ta bulunmasının "örgüt adına" şeklinde yorumlandığına işaret etti. Yılmaz, SGK kayıtlarına bakıldığında dahi orada gazetecilik faaliyeti yürüttüğünün anlaşılacağını vurguladı. 
 
Otel konaklamaları üzerinden "gizemli hale" getirilen "örgütle iltisaklı" kişinin Yeni Yaşam Gazetesi'nde çalışma arkadaşı olduğunu aktaran Yılmaz, iddia edilen diğer kişilerin kimler olduğunu sordu. Yılmaz, yurt dışı ziyaretlerine dair iddiaların da "bolca yoruma dayalı, tahminler ve varsayımlar" olduğunu kaydetti. 
 
'ROBOSKÎ HALA KANIYOR'
 
Çalıştığı gazetenin İdari İşler Müdürü tarafından verilen maaş ödemesinin suçlama konusu yapıldığını söyleyen Yılmaz, yine sanal medya hesaplarındaki paylaşımların da suçlama konusu yapılmaya çalışıldığını kaydetti. Twitter hesabında paylaştığı  “Roboskî hala kanıyor" paylaşımı nedeniyle "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik" iddiasıyla suçlandığını ifade eden Yılmaz,  Roboski'ye birkaç kez giderek, oradaki insanların acılarına tanıklık ettiğini dile getirdi. 
 
Felsefeci Hannah Arendt'in "Gazetecilik, devlete bağlı memurları, kurumlar ve bazen diğer güç merkezlerini, eylemlerinden dolay halka karşı sorumlu tutar. Örneğin, yüz kızartıcı bir suç işleyen bir kamu görevlisinin istifa etmesini veya görevden almasını sağlamak gibi" sözlerini hatırlatan Yılmaz, "Alın işte Roboskî'de de olan bu. 19'u çocuk 34 insan uçaklarla öldürüldü. Dönemin cumhurbaşkanından başbakanına, bakanlarından genelkurmayına kadar tüm toplum bunun yanlış, hatalı olduğunu kabul etti. Devlet adına özür dilendi, hata kabul edildi, devlet erkânı aileleri ziyaret etti, hatta tazminat ödendi.  Ancak bir sorun var, onarıcı bir adalet yerini bulmadı, o aileler hala adalet önüne çıkarılacak, yargılanacak birilerini bekliyor. İşte kanayan şey budur. Bu paylaşımın neresi ‘kin ve düşmanlık’” diye sordu.
 
MUMCU'NUN YAZISI
 
Savunmasını Uğur Mumcu'nun 13 Kasım 1992'de yazdığı yazıdaki "(..) Örneğin Kürt sorunu... Kürt sorunu, geniş araştırmalar gerektiren bir konudur. Bu sorunu, tek bir olay ve tek bir görüntüden yola çıkarak yorumlayamazsınız. Olayın yakın tarih içinde bulunan nedenlerini bilmeden bugünkü olaylar yorumlanamaz. PKK'nin yayın organları okunmadan ne 'Nevruz olayı' anlaşılır ne 'Şırnak olayları ne de Kuzey Irak'ta bugün yaşanan gerçekler" sözleriyle sürdüren Yılmaz, 31 yıl önceki noktadan ileriye gidilmediğini söyledi. Yılmaz, "Ben bu yazının üzerine ek bir savunma yapmayacağım. Çünkü bu bir gazetecinin bakışıdır ve doğrudur" dedi. 
 
'YÜZ TAVŞAN BİR AT ETMEZ, YÜZ KUŞKU BİR DELİL ETMEZ'
 
İddianamedeki "düşünülmüştür, değerlendirilmiştir" ifadelerine değinen Yılmaz, "Dostoyevski'nin ünlü 'Suç ve Ceza' eserinde 'Soruşturma savcısı, işlenen cinayetin failini karşısına oturtuyor ve her şeyi biliyor, yüzde 100 emin olmasına rağmen zanlıya diyor ki; Soruşturmanın sonucunu matematik bir kesinlikle görmek isterim. Bulacağım deliller iki kere iki dört eder gibi kesin apaçık ve tartışmasız olmalı. Diyaloğun sonunda bir İngiliz sözüne atıf yapılıyor. Söz su: 'Yüz tavşan bir at etmez, yüz kuşku bir delil etmez. Benimle ilgili bu dosya cezalandırma niyetli ve yoruma dayalıdır. Doğrudan tek bir kanıt yoktur. Ancak bolca atıf vardır. Vicdanen, hukuken ve ahlaken bu dosya beraat ile tahliyemi ortaya koymaktadır. Çünkü eşyanın tabiatı gibi insanların da sınırları vardır. Tıpkı bir demir parçasına hangi işlemi yaparsanız yapın, altına dönüştüremezsiniz. Sizi temin ederim, benden de örgüt yöneticisi, üyesi ve kadrosu çıkmaz" ifadelerini kullandı. 
 
CUMHURİYET TARİHİ BOYUNCA VAR OLAN 3 ÇİZGİ 
 
Cumhuriyet dönemindekİ sansür ve gazetecilere dönük baskıları sıralayan Yılmaz, "Takrir-i Sukun Kanunu'na dayanan hükümet, 6 gazeteyi birden kapatıyor. Yasanın kendisi, kapsamı ve sonuçları itibariyle Kürt sorunuyla direkt bağlantılıdır. O günden bu yana iflah olunmaz bir şekilde basın ve ifade özgürlüğü sürekli baskı altında tutulmuştur. Cumhuriyet döneminde, Türkiye basınında iki çizgi olageldi. Bu çizgilerden biri 'Sefa sürenler', diğeri 'cefa çekenler'dir. Sefa sürenler ekolü, Necip Fazıl Kısakürek ve Peyami Safa şahsında şekillenir ve bugünkü uzantısı basının yüzde 95'ini elinde tutan hükümetin etrafında toplanmıştır. 'Cefa çekenler' ise, Sabahattin Ali ve Aziz Nesin şahsında somutlaşır ve paylarına hapis, sürgün, sansür, baskı, hata faili meçhul cinayetler düştü. Bu çizgi 90'lı yıllarda çatallaşıyor ve Musa Anter şahsında ifade edilen üçüncü bir çizgi olarak Kürt basını doğuyor. Devlet kaynaklı şiddet artık yönünü daha çok bu üçüncü çizgiye yönlendiriyor. 90'lardan bu yana Kürtler ortalama 60 gazete çıkardı, gazete binaları bombalandı, 50'nin üzerinde muhabir ve dağıtımcı öldürüldü, yüzlerce yıl hapis, sürgün de cabası. Bu ikinci ve üçüncü çizgi, bugün iktidar dışı kalmış yüzde 5'in içinde direniyor. Ben de bu yüzde 5'in içinde olan muhalif bir gazeteciyim. Evet, Kürt olduğum için, Kürt bir gazeteci olduğum için, Kürt basınında çalıştığım için bugün buradayım. 8 aydır tutukluyum, hem de kanıtsız bir şekilde. Tüm her şeye rağmen heyetinizin, basın ve ifade özgürlüğünü koruyacağına dair inancımı korumak istiyorum."

Diğer başlıklar

14/12/2023
23:35 DBP Nisêbîn İlçe Eşbaşkanı serbest bırakıldı
22:10 DEM Parti Êlih İl binasına Şeyh Said'in posterini astı
21:24 Hukuk ve sağlık örgütlerinden ‘Tecridin Üç Boyutu’ konulu panel
20:46 KESK’in 28’inci yıldönümü Wêranşar'da konserle kutlandı
20:37 EŞİK’ten yerel seçim çağrısı: Eşit temsil istiyoruz
20:00 Wan’da kitap söyleşisi
19:43 Trabzon'da Kürtçe konuşan işçilere saldırı
19:07 Yeşil Sol Parti yeniden kuruluşunu ilan etti
18:57 Tuncel: Kürtlersiz ikinci cumhuriyetin kuruluşu mümkün değil
18:27 Filistin Sağlık Bakanlığı: 18 bin 787 kişi öldürüldü
18:22 Uluslararası Kadın Delegasyonu’nun Amed ziyaretleri sona erdi
18:10 Gazeteci Yılmaz cezaevinden çıktı: Aklım duvarların arkasında kaldı
18:05 Merkez Bankası'nın toplam brüt rezervi 141,4 milyar dolar
17:58 HEP'li Güneş için köyünde kitlesel uğurlama
17:41 Bakur belgeseli yargılamasında 1 yıl 13 ay cezası
17:36 Yılmaz’ın cenazesi 2 yıl sonra ailesine teslim edildi
17:12 Atalay’ın ikinci başvurusu 21 Aralık’ta karara bağlanacak
17:04 DEM Parti Cizre’deki sivil katliamların araştırılmasını istedi
16:56 AKP’li vekilin ilk icraatı kardeşini müdür yapmak!
16:17 Bayındır ve Hatimoğulları Cizîr esnafını ziyaret etti
15:59 Bütçe görüşmelerine Bitmez'in ölümü nedeniyle ara verildi
15:55 Aslan: Hristiyan ve Êzîdî öğrencilere din dersi dayatılıyor
15:47 İstanbul’da DEM Gençlik Meclisi üyesi 3 kişi gözaltına alındı
15:20 Tuncel: Kürtler kendi kendini yönetmek istiyor
14:52 Meclis’te Kürtçe konuşup karşılığını dövizlerle gösterdi
14:33 Adalet Nöbeti: Abdullah Öcalan özgür olana dek eylemler sürecek
14:26 Yapı-Yol Sen: AFAD emekçilerinin sorunları çözülsün
14:13 Hatimoğulları: Kürtler yok edilmek istendi
13:47 Koçyiğit: AKP kültürel hegemonya kurmak istiyor
13:28 Bandırma Cezaevi'nde hak ihlalleri: Tutsaklar hedef haline getiriliyor
13:25 Kürkçüler Cezaevi'nde tutsaklara 'not' cezası
13:23 Kalp krizi geçirmesine rağmen cezaevine gönderilen tutsağın durumu kritik
13:12 Semsûr'da sivil toplum örgütlerinin konteynerlerine polis el koydu
13:10 Saadet Partili Bitmez yaşamını yitirdi
12:59 Tutsak gazeteci Yılmaz tahliye edildi
12:49 KCDP üyeleri tehditlere karşı suç duyurusunda bulundu
12:45 Hatimoğulları katledilen Gün’ün taziyesinde: Bu siyasi bir cinayettir
12:43 Soylu hakkındaki suç duyurusuna dair Meclis'e dilekçe verildi
12:19 Gazeteci Yılmaz iddiaları tek tek yanıtladı: Kürt basınında çalıştığım için buradayım
12:17 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
12:11 HABER-SEN’den üyelerine dönük baskılara tepki
11:37 Tutsak gazeteci Yılmaz’ın duruşması başladı
11:22 Demografiye müdahale: Hamaslı aileler Efrîn'e yerleştirildi
11:18 Meclis'te bakanlık bütçeleri görüşmeleri sürüyor
11:05 DEM Parti: Asgari ücret en az 25 bin lira olmalı
10:24 Tutsak Yaşar: En büyük eylem ses çıkarmaktır
10:15 RSF’nin 2023 raporu: 45 gazeteci öldürüldü, 521 gazeteci tutuklu
09:44 Amed ve Ankara'da kadın katliamları
09:38 KDP’nin alıkoyduğu gazetecinin akıbeti 51 gündür bilinmiyor
09:34 Tutsakların ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ eylemi 18’inci gününde
09:31 Amed'te bulvara Şeyh Said ismi hangi dönemde verildi?
09:28 Amed'te ağır hasarlı binalar tehlike saçıyor
09:25 Tutsak çocuklarının ‘özgürlük’ talepli eylemlerinin arkasındalar
09:17 DEM Parti İzmir’de kongreye gidiyor
09:16 Kayyım seçim öncesi tesisleri ve taşınmazları devretti
09:13 İmralı’daki ihlalleri uluslararası kurumlara iletecekler
09:08 AKP'li belediyenin kadın karnesi: ‘Erkeğe bağlama’ zihniyeti yürütülüyor
09:06 'Asgari Ücret Tespit Komisyonu emekçileri temsil etmiyor'
09:05 DEM Parti’de aday adaylığı başvuruları sürüyor
09:02 Depremin vurduğu Semsûr’da Kürtçe kursları başladı
09:01 Sûr'un gölgesini de çaldılar!
09:00 14 ARALIK 2023 GÜNDEMİ
13/12/2023
23:32 Gemlik’te 3.7 büyüklüğünde deprem
22:24 Fed faiz kararını açıkladı
21:19 SGDF’den tecride ilişkin duvar yazılaması
21:14 Enerji ve Savunma Bakanlığı bütçeleri Meclis’ten geçti
21:03 Gözaltına alınan Özak işçileri serbest bırakıldı
21:02 Amed’in burçlarına Kürt büyüklerinin pankartı asıldı
20:15 Oluç’tan AKP-MHP-İYİ Partiye ‘eşitlik’ dersi
20:03 ‘Gelin onurlu bir yaşamın örneğini dünyaya gösterelim’
19:49 Uluslararası Kadın Delegasyonu Amed’deki temaslarını sürdürüyor
19:45 Erdal Eren Adana’da anıldı: Gençlik çaresiz değil
19:30 Cenevre’deki ‘Öcalan'a özgürlük' eylemi 3’üncü yılını geride bıraktı
19:30 Yemek zammını protesto eden öğrencilere soruşturma
19:26 DEM Parti Hezo kongresini gerçekleştirdi
19:10 Gever'de şüpheli bebek ölümü
18:37 DBP Eş Genel Başkanı Bayındır Şirnex’te STÖ’leri ziyaret etti
18:25 KHK eylemi 272’nci haftasında: Hak mücadele ile alınır
18:21 Kobanê Davası: Çözüm demokratik özgürlükçü paradigmada
17:55 Menemen Cezaevi’nde tutsaklar darp edildi, görüş engellendi
17:41 AB liderler zirvesi öncesi Türkiye’ye ‘AİHM kararlarını uygula’ çağrısı
17:41 Beştaş’tan Kürtçe şiire müdahale eden Bozdağ’a tepki
17:13 Zonguldak’ta 34 öğrenci KYK yurdunda zehirlendi
16:55 DEM Partililer: Kurdistan sömürge olarak görüldüğü için talan ediliyor
16:33 Özel’in DEM Parti ziyaretinde ‘diyalog ve müzakere’ vurgusu
16:30 Sırrı Sakık Meclis’te iki birleşimden menedildi
16:19 Gever’de VEDAŞ gerginliği
16:18 Olan: 50 bin kişinin yaşadığı Hizan’da sadece dört uzman hekim var
15:55 Bütçe görüşmeleri sürerken AKP’li vekiller Meclis’te kuzu şiş çevirdi
15:43 HEP'li eski vekil Güneş yaşamını yitirdi
15:33 DEM Parti Adana İl Seçim Komisyonu: Fikriyatımızı benimseyen herkese kapımız açık
15:25 Özel, DEM Parti'de: Görüşme başladı
15:22 Direnişteki tekstil işçileri için dayanışma çağrısı
15:17 Bozan: Tutsakların sesini diri tutalım
15:12 DİSK’ten vekillere '5 madde' çağrısı: Oy birliğiyle geçirin
15:05 'Abdullah Öcalan'a özgürlük' talepli eylemlerde kararlılık mesajı
15:02 'Kobanê Davası’nda itirafçılar dinlenecek' haberimize soruşturma
15:01 Bayındır: Botan’ı özgürlük mücadelesinin merkezi yapacağız
14:32 İstanbul’da Adalet Nöbeti startı verildi
14:18 Dedeoğlu: Sedat gazeteciliğin nasıl yapıldığını anlatacak
14:16 19 yaşındaki Beste Gökalp’in şüpheli ölümüne beraat
14:10 Kobanê Davası: Kürt sorunu çözülmeden demokratikleşme olmaz
13:55 DİSK'ten ‘Gelirde adalet, vergide adalet’ yürüyüşüne çağrı
13:29 Gazeteci Kanbal'ın 'kayıp sandık' davasında beraat kararı
13:27 DFG ve MKG: Alıkonulan gazeteci Ahmet'i serbest bırakın
13:20 Hrant Dink'in katili ismini 'Ali Eren Karadeniz' olarak değiştirmek istedi
12:53 Niğde'de kimyasal tankına düşen 2 işçi yaşamını yitirdi
12:43 Barış Akademisyeni Sevinç görevine iade edildi
12:36 Özak işçilerine jandarma saldırısı: 19 gözaltı
12:18 Hikâyeleri farklı, talepleri ortak: Öcalan'a özgürlük, Kürt sorununa çözüm
11:36 AYM'den Can Atalay kararı
10:58 11 ilde bazı alanlar orman sınırları dışına çıkarıldı
10:52 Saldırıya uğrayan hakem Meler taburcu oldu
10:43 DBP’li Zeki Manas tutuklandı
10:35 Açlık grevindeki tutsak duruşmada savunma yapmadı
09:58 Gazeteci Yılmaz’ın duruşması yarın: Hakikate sahip çıkalım
09:47 Prof. Palma: CPT ve AK, Abdullah Öcalan konusunda net tutum sergilemeli
09:40 Tutsakların eylemi 17’nci gününde sürüyor
09:39 Köpekli işkencede 3’üncü olay: Köpek öldürüldü
09:34 Polisin sahte tutanağı nedeniyle 16 yıldır cezaevinde
09:33 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 50 gündür haber alınamıyor
09:30 Katledilen Gün’ün mücadele arkadaşları: Özel olarak hedef alındı
09:29 Tutuklandığı dosyada kızı ile çektirdiği fotoğraf da var
09:27 Yazar Bütün: Edebiyattaki eril dil mücadeleyle değişir
09:26 Adalet Nöbeti’ndeki Kaya: Direnmekten başka çaremiz yok
09:24 Wan’da DEM Parti’ye yoğun başvuru
09:24 Uğur: Faşizmi durdurmak için Kürt sorununda tutarlı bir tavra sahip olunmalı
09:22 Tutsak aileleri: Birlik olalım, tecridi kaldıralım
09:14 Cûdî’deki dinamitli talanın durdurulmasını istiyorlar
09:10 Yıllarca cenazelerini almak için mücadele verdiler
09:04 Annesi de halkı da diz çökmedi!
09:02 Lübnanlı avukat Majed: Abdullah Öcalan’ın fikirleri halklar için yol gösterici
09:00 13 ARALIK 2023 GÜNDEMİ
12/12/2023
22:04 İnsan Hakları Haftası’nda Wan’da müzik dinletisi
20:57 TİHV’den ‘Kanun Hükmünde’ belgeseline ilişkin panel
20:19 KESK’in 28’inci yıldönümü konserle kutlandı
19:45 Kuzey ve Doğu Suriye Toplumsal Sözleşmesi onaylandı
18:52 Bakırhan: Şeyh Said Kürt halkının büyük bir değeridir
18:35 Hayatını kaybeden tutsak Güvcin defnedildi
18:11 PTT çalışanları deprem dayanıklı binalarda çalışmak istiyor
17:46 Saharov Düşünce Özgürlüğü ödülü Jina Emînî’ye verildi
17:34 Şirnex’te 14 bölge ‘geçici özel güvenlik bölgesi’ ilan edildi
17:15 Uluslararası Kadın Delegasyonu Amed’de temaslarda bulundu
17:08 Kobanê Davası: Ya bir yol açacağız ya da bir yol bulacağız!
16:21 Meclis’te bütçe görüşmelerine ara verildi
15:53 Özak Tekstil işçileri 16 gündür direnişte
15:38 ‘Amedspor’a saldıran Ankaragücü’ne ceza verilseydi, bugün hakeme şiddet uygulayamazdı’
15:14 TİP’ten DEM Parti Eş Genel Başkanları’na ziyaret
14:59 İnsan Hakları Haftası'nda tutsaklar ve KHK'liler unutulmadı
14:47 Farqîn’de 3 kişi gözaltına alındı