Kayıp yakınları Tekdağ, Tepeli, Can ve Kaya’nın faillerini sordu

HABER MERKEZİ-   İHD ve kayıp yakınlarının bu haftaki eylemlerinde Mehmet Tekdağ, Av. Metin Can, Dr. Hasan Kaya, Maksut Tepeli ve Nezir Tekçi’nin akıbetleri ve failleri soruldu. 
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) ile kayıp yakınlarının Amed, Êlih, Colemêrg ve İzmir’de “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla gerçekleştirdikleri eylemlerde kaybedilenlerin akıbeti soruldu ve adalet talebi yinelendi.
 
Amed’de İHD ve kayıp yakınları, eylemlerin 783’üncü haftasında Rezan (Bağlar) ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı’ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi. Eylemde, kayıpların fotoğraflarının yer aldığı pankart açıldı ve aileler, yakınlarının fotoğraflarını açıtı. Eyleme,  kayıp yakınları ile çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. Bu haftaki eylemde, 12 Şubat 1993 yılında Amed’de katledilen Mehmet Tekdağ’ın hikayesi anlatıldı. 
 
‘KARDEŞSİZ BIRAKILDIM’
 
Açıklama öncesi konuşan Mehmet Tekdağ’ın kardeşi İffet Mutaş, “Bugün bu eylem alanına geldiğimizde sanki mezarına geliyormuşuz gibi oluyor. Mehmet Tekdağ evinden çıktı işine giderken ajanlar tarafından kaçırıldı. Beni kardeşsiz bıraktılar. O hasretle bıraktılar. Mezar yerimiz olsun, cenazemizi istiyoruz. Hak ve hukuk istiyoruz. Ali Tekdağ da kardeşinin devlet tarafından öldürüldüğünü söyledi. Devlet biliyorsa ortaya çıkarsın. Ali Tekdağ’ı da kaçırdılar ve gelip sordular. Babam da devletin aldığını söyledi. Babam da 2 ay dayanamadı ve yaşamını yitirdi. Devlet de polis de herkes biliyor kimin yaptığını. Akıbetlerini ortaya çıkarsınlar. Allah hakkımızı bırakamasın” diye konuştu. 
 
Sonrasında Tekdağ’ın hikayesini İHD Yönetim Kurulu üyesi Bawer Çindemir okudu.  
 
SİLAHLI SALDIRIDA AĞIR YARALANDI
 
Tekdağ’ın okunan hikayesi şöyle: “Mehmet Tekdağ evli ve dört çocuk babasıdır. Disiplin Kurulu üyesi olarak Halkın Emek Partisi (HEP) Amed İl Örgütünde faaliyet yürütmektedir. 2 Şubat 1993 tarihinde saat 14:15 sıralarında işlettiği pastaneye giderken Amed Rezan (Bağlar) Dörtyol Mevkiinde kimliği belirsiz bir kişi tarafından silahlı saldırıya uğrar. Bu saldırı sonucu Mehmet Tekdağ ağır yaralanır.
 
POLİSLER FAİLİN BULUNMASINI ENGELLEDİ! 
 
Olay sırasında saldırganın kaçmasını engellemek için takip etmeye başlayan bir yurttaşı sivil polisler durdurur. Yurttaş; ısrarlı bir şekilde saldırganı gösterip kaçtığını söylemesine rağmen sivil polislerden ‘tamam biz hallederiz, siz cenazeyi kaldırın’ cevabını alır. Saldırganı takip etmekte ısrar eden yurttaşı minibüse alan polisler ‘saldırganı gördün mü, tanıdın mı’ gibi sorular sormaya başlar.
 
YAŞAMA ŞANSI ORTADAN KALDIRILDI!
 
Yaralanan Mehmet Tekdağ olay yerindeki diğer yurttaşlar tarafından hastaneye kaldırılsa da doktorlar müdahale etmez. Saldırıdan yaklaşık 4 saat sonra bir doktor müdahale etmeye gelse de hastanenin cihaz yetersizliğini bahane edip ‘bu hastanın İstanbul veya Ankara'ya götürülmesi gerekiyor’ diyerek müdahalede bulunmaz. Bunun üzerine Tekdağ ailesi Mehmet Tekdağ'ı İstanbul veya Ankara'ya götürmek için çeşitli girişimlerde bulunur. Ancak olağanüstü hal bölge valisi Ünsal Erkan akşam saati olduğunu ve güvenliğin sağlanamayacağını söyleyerek Diyarbakır Havalimanı'nı açmaz. Ertesi gün ağır yaralı olan Tekdağ'ın ilk uçağa bindirilme şansı varken hastanedeki işlemler bahane edilerek ilk uçağa bindirilmez. İkinci uçağı beklerken Mehmet Tekdağ Diyarbakır Havalimanın da yaşamını yitirir. Olaydan sonra Tekdağ ailesi hukuki her türlü mücadeleyi vermiş olmasına rağmen süreçte her hangi bir gelişme olmaz. Mehmet Tekdağ cinayeti faili meçhul olarak kalır.”
 
 Açıklama, oturma eylemi ile son buldu.
 
ÊLIH 
 
Êlih’de de İHD Şubesi ile kayıp yakınları, eylemlerinin 619’uncusunu Gülistan Caddesi üzerinde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde yaptı. “Kayıplar bulunsun failler yargılansın" pankartının açıldığı eylemde aileler gözaltında kaybettirilenlerin fotoğraflarını taşıdı. Eylemde 21 Şubat 1993 tarihinde Xapêt’te JİTEM tarafından kaçırıldıktan sonra katledilen Av. Metin Can ile Dr. Hasan Kaya’nın hikayesi okundu. İHD Êlih Şube Yöneticisi Reşit Çetinkaya, 21 Şubat 1993 tarihinde JİTEM tarafından Av. Metin Can ile Dr. Hasan Kaya’nın Xarpêt il merkezindeki evlerinden kaçırıldığını söyledi. 
 
İÇİŞLERİ BAKANI: EVE GELECEK
 
Çetinkaya, “Kaçırılışlarından bir gün sonra arabaları Xarpêt’in Vartatil (Yazıkonak) beldesinde bir besici ahırı yakınlarında bulundu. Sonradan bu ahır içinde Metin Can ve Hasan Kaya'ya vahşice işkenceler yapıldığı anlaşıldı. Arabanın bulunmasıyla, en başta yakın akrabaları ve dostları olmak üzere, halk tarafından SHP Xarpêt il binasında açlık ve ölüm orucu eylemi başlattı. Ayrıca, bazı siyasi partiler, sendikalar, İHD ile birçok demokratik sivil toplum kuruluşları da bu ölüm ve açlık orucu eylemlerine gerekli desteği vermek için yoğun katılım sağladı. Bir taraftan bu eylemler devam ederken, diğer taraftan da Metin Can ve Hasan Kaya'yı kontraların elinden kurtarmak umuduyla, dönemin İçişleri Bakanı ve Aydın Milletvekili İsmet Sezginle görüşmek üzere, Metin Can’ın doktor eşi Fatma Can, İHD tarafından oluşturulan bir heyet ile birlikte Ankara’ya gitti. Bakan heyet temsilcilerini kabul ederek, heyette bulunan Doktor Fatma Can'a ‘Siz hiç endişe etmeyiniz aldığımız duyuma göre eşiniz bir-iki gün içinde evine dönecektir’  sözleriyle güvence verdi. Bu sözler üzerine heyet Xarpêt’e geri döndü. JİTEM heyetle ve halkla alay edercesine, eylemin yapıldığı ve halkın kitlesel olarak bulunduğu SHP il binasının önündeki elektrik direğine bir poşet içinde Metin Can’ın ayakkabılarını astı. JİTEM bununla da yetinmeyerek, Metin Can ve Hasan Kaya’nın evlerine telefon açarak ailelerine işkence seslerini dinletti. Demokratik sivil toplum kuruluşlarının ve halkın tüm çabalarına rağmen, cenazeleri 26 Şubat 1993 tarihinde Dêrsim yakınlarında ve jandarma karakoluna çok yakın bir mesafede olan Dinar köprüsünün altında bulundu. Olayın yaşandığı tarihte Xarpêrt’ten Dersim yakınlarındaki Dinar köprüsüne kadar en az beş kontrol noktası bulunmaktaydı” dedi. 
 
Çetinkaya, Metin Can ve Hasan Kaya’nın öldürülmesine ilişkin etkili bir soruşturma yürütülmediğini belirtti. 
 
Açıklama oturma eylemi ile son buldu.
 
COLEMÊRG
 
İHD Colemêrg Şubesi ve kayıp yakınları da “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” talebiyle sürdürdükleri eylemlerinin 109’uncu haftasında Gever ilçesi Sanat Sokağı’nda buluştu. Eyleme Barış Anneleri, DEM Parti ve DBP yöneticileri katıldı. Eylemde, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” yazılı pankart ve gözaltında kaybedilen, katledilenlerin fotoğrafları taşındı. Açıklama metnini İHD Şube Colemêrg Şubesi Eşbaşkanı Sibel Çapraz okudu. Bu haftaki eylemde Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesine bağlı Yêkmal’a Jorê köyünde çobanlık yapan, 28 Nisan 1995 tarihinde Gelibolu Piyade Tugayı’na bağlı askerler tarafından Kürt “ulusal kıyafetleri” giydiği gerekçesiyle gözaltına alınan alınarak, kurşunlandıktan sonra bedeninde mayın patlatılan 25 yaşındaki Nezir Tekçi’nin akıbeti soruldu. Açıklamaya Tekçi’nin ailesi de katıldı. 
 
SESİMİZİ YÜKSELTMEYE DEVAM EDECEĞİZ
 
Olay günü yaşananları aktaran Çapraz, Tekçi’nin dava geçmişine değindi. Çapraz, “Yeniden görülmeye başlayan dava, zaman aşımı dedi ileri sürülmek için sürüncemede bırakılıyor. Bizler hakikatin ortaya çıkarılması ve katledilen Nezir Tekçi için adalet talep etmeye, sorumluların gerçek bir yargılama ile cezalandırılmaları için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz” dedi.
 
‘SEBEBİ ULUSAL KIYAFETLERİ’
 
Çapraz’ın konuşmasının ardından İHD Colemêrg Şube yöneticisi, Tekçi’nin avukatı Hüseyin Boğatekin’in gönderdiği mesaj okundu. Gönderilen mesajda şöyle denildi: “1995'in baharında, 28 Nisan günü, operasyona giden askerler tarafından misafir olduğu köy evinden onlarca köylü ile beraber yasa dışı bir şekilde gözaltına alındı. Günlerce Yüksekova dağlarında, ağır işkenceler altında sorgulandı. Bilmediği şeyleri söylemesini istiyorlardı Nezir'den. Bilmiyordu, anlatamadı. Sonra, Nezir'in ellerini bağlayarak onlarca askerin karşısına diktiler. Komutanlar askerlerine emir verdi. 'Tarayın bu teröristi' diye. 
Bazı askerler ağladı, ateş edemedi, fakat onlarca kurşunla Nezir'in bedeni paramparça edildi. Bununla da yetinmemişti komutanlar. Bedeninin altına mayın yerleştirdiler, bedeni havaya uçuruldu. Bedeninden savrulan bazı parçalar donan karın üzerinden nehre düştü ve bir daha Çoban Nezir'i gören duyan olmadı. Yıllar sonra tanıkların anlatımı ile öğrenecektik ki, Nezir'in uğradığı işkence ve katilin asıl sebebi, giydiği "şal u şepik" adlı yöresel Kürt kıyafetiymiş. Onca eziyetin ve canavarca hisle öldürülmesinin başlangıç gerekçesiymiş bu.” 
 
 MÜCADELEYE KATILIM ÇAĞRISI
 
Boğatekin mesajının devamında, üzerlerindeki yükün daha ağır olduğunu ifade ederek, “Bedensiz ve faili belli yitirdiğimiz binlerce canın hesabını sorana, faillerini ortaya çıkarıp adaleti sağlayana kadar, sokaklarda ve mahkeme salonlarında hakikati haykırmaya devam edeceğiz. Bu açıdan, çok büyük emek ve cefa aile meydanları, alanları ve cumartesilerimizi bir an olsun boş bırakmayan, işkence ile gözaltına alınan fakat pes etmeyen, kıymetli Cumartesi anneleri ve insanlarını saygıyla selamlıyor, mücadeleleri önünde eğiliyoruz. Herkesi kayıpların hesabını sormaya, bu haklı mücadeleye çağırıyoruz” diye belirtti. 
 
‘TERÖRİST OĞLUMU ÖLDÜRÜLENLERDİR’
 
Tekçi’nin babası Halit Tekçi ise, oğlunun öldürülmesine ilişkin “Asıl terörist olan oğlumu öldürülenlerdir. Türk devletini suçlamıyorum ama dönemin hükümeti ve Genelkurmay başkanı bizi korumak için gönderdiği komutanlar oğlumun cebindeki Türkiye Cumhuriyeti kimliği olmasına rağmen öldürüldü. Ben oğlumun hakkını talep ediyorum. Allah ahımı ve oğlumun hakkını onu öldürenlerin yanına bırakmasın. Bu sorunlar savaşla bitmez, ne Türk devleti bizi öldürerek bitirir ne de biz. Bu savaşı durdurun daha fazla kan dökülmesin” diye konuştu.
 
İZMİR 
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" talebiyle Konak Eski Sümerbank önünden bir kez daha seslendi. “Kayıplar vicdandır sahip çık" ve "Failler belli kayıplar nerede" pankartlarının açıldığı eylemde açıklamanın Kürtçesini İHD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Zilan Gümüş, Türkçesini İHD İZmir Şubesi Yöneticisi Ali Aydın okudu. 
 
Bu haftaki açıklamada 2 Şubat 1984 yılında İstanbul'da gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Maksut Tepeli'nin akıbeti ve failleri soruldu. 
 
Mahsut Tepeli dosyasında 40 yıldır “cezasızlık politikası” uygulandığı belirtilen açıklamada, "40 yıldır mezarı gizleniyor. 40 yıldır kaybedenler korunuyor. 40 yıldır dosyası cezasızlık zırhıyla arşivde bekletiliyor. Maksut Tepeli, 2 Şubat 1984 tarihinde İstanbul Küçükbakkalköy’de bir arkadaşının evine gitti. Evde karakol kurulduğunu fark edip uzaklaşmaya çalışırken polisler tarafından vurularak gözaltına alındı. Hastaneye götürülmek yerine önce evde, sonrasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü 1. Şube’de işkenceli sorguya tabi tutuldu. 5 Şubat 1984 tarihinde gördüğü ağır işkence sonucu koma halinde Haydarpaşa Askeri Hastanesi’ne kaldırıldı. Hastanede ölen Maksut Tepeli’nin bedeni kaybedildi. Ailesinin bilgisi dışında nüfus kütüğüne 'ölü' kaydı düşüldü. 19 yıl sonra, Maksut'un eşi nüfus kağıdını değiştirdiğinde yeni kimliğinde 'dul' kaydını gördü. Maksut için nüfus kütüğünde öldüğüne dair kayıt düşüldüğü o zaman anlaşıldı" denildi.
 
TARİHE NOT DÜŞÜLECEK 
 
Ailesi ve İHD İstanbul Şubesi'nin takibi sonrasında olaya dair 2003 yılında tekrar soruşturma başlatıldığı hatırlatılan açıklamada, "Yıllar sonra Maksut Tepeli'nin Helvacıdede Mezarlığı'na defnedildiği açıklandı fakat mezar yeri bilinmiyordu ve hala bilinmiyor. Maksut Tepeli'yi işkenceyle öldüren polislerin kimliklerinin belirlendiği ama Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığının polisler hakkında takipsizlik kararı verdiği de açığa çıktı. Bütün bunlara rağmen Kadıköy Cumhuriyet Savcılığı da, 2006 yılında aynen sıkıyönetim savcılığı gibi şikayet hakkında takipsizlik kararı verdi. Karara yapılan itiraz, Üsküdar Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi. 2012 yılında yapılan yeni suç duyurusu 24.12.2014 tarihinde zaman aşımı gerekçesi ile takipsizlik kararıyla sonuçlandı. Maksut Tepeli’nin vurulması ve sorgulanmasında görev yapan polisler; Rahmi Kaya, Servet Bozkurt, Hasip Dönmez, Zafer Elemen, Şeyhmus Altın, İlhami Öztürk, Hikmet Taşdelen, soruşturma savcısı Necdet Cancı, takipsizlik kararı veren Hakim Yarbay Muhteşem Savaşan, Emniyet Müdür Yrd. Mehmet Ağar, İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Yiğit, İstanbul Valisi Nevzat Ayaz, yıllar sonra yeniden açılan dosya hakkında takipsizlik kararı veren Kadıköy Cumhuriyet Savcısı Nihat Çakar'dı. Bu faillerden bazıları yaşamını yitirse de tarihe bir not düşülecek" ifadeleri yer aldı. 
 
 
 
 
 
 

Diğer başlıklar

12/02/2024
16:05 Amed ilçelerinde 'Özgürlük Yürüyüşü'
15:51 İstiklal Caddesi'ndeki bombalı saldırı davasında mütalaa çıktı
15:29 Dêrsim'de ittifak kuruldu: Hep birlikte başaracağız
15:12 Mehmet Sincar katledildiği yerde anıldı
15:10 Rojvelat Kızmaz Hermês köyünde toprağa verilecek
15:03 Tutsaklar: Tecrit sürerse eylemimizi bir üst aşamaya taşıyacağız
14:44 İHD İzmir Şubesi seçim tutum belgesi açıkladı
14:38 Mêrdîn'de çatışmada yaralanan askerler hastaneye getirildi
14:24 İçeriğinde Öcalan ve İmralı geçen mektuplara el konuldu
14:17 Tarihi kaleden Abdullah Öcalan'ın sözleriyle seslendiler
14:15 Mülakat uygulamasına karşı Ankara’ya yürüyecekler
14:06 Tutsak Ölbeci: Bu dava DAİŞ başarılı olmadığı için açıldı
13:38 Beton mikseri altında kalan kadın yaşamını yitirdi
13:31 Karalar'ın özel kalemine silahlı saldırı
13:27 Koçyiğit: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü sorunun çözülmesinin ilk adımı olur
13:24 ÇHD'li avukatların tutuklanmasına tepki
12:29 Rojvelat Kızmaz’ın cansız bedenine ulaşıldı
12:09 Adana'da gözaltına alınan gençler serbest
12:06 Fincancı’dan iddialara yanıt: İşkenceyi meşrulaştıran ifadeler hepimiz için tehlikeli
11:51 Qers kolu Êlih’te: Kürt halkı değerleri ile var, o değer de Öcalan’dır
11:48 Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi ihalesi iptal
11:42 Gazetecilerin duruşması ertelendi
11:08 Geniş tanımlı işsizlik yüzde 24,7'ye yükseldi
11:07 Özgürlük Yürüyüşçüleri: Mücadeleye kadınlar öncülük ediyor
10:54 Özgürlük Yürüyüşçüleri Şemrex'de: Zaman özgürlük zamanı
10:48 Wan’da ev baskınları
10:28 KDP'nin alıkoyduğu gazeteciden 111 gündür haber yok
10:22 Tutsaklar 78 gündür açlık grevinde
09:55 Amara’ya yaklaştıkça Özgürlük Yürüyüşü'nde heyecan arttı
09:40 Federe Kurdistan Bölgesi'nde gazetecilik: Kaçırılma, gözaltı, tutuklama
09:25 Tokat’tan Adalet Nöbeti’ne katıldı: Türk anneleri de elini taşın altına koymalı
09:08 Xwebûn’un 217’nci sayısı çıktı
09:05 Abdullah Öcalan: Komployla Kürt gerçekliğinin tasfiyesi amaçlandı
09:03 Campbell: Kapitalist ülkeler Abdullah Öcalan’ı tehdit olarak görüyor
09:01 Salih Müslim: Öcalan özgür olmadan yaptığımız her şey eksik kalır
09:00 12 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
08:39 İsrail'den Refah'a saldırı: Onlarca ölü
11/02/2024
23:29 Jîna Emînî’nin dayısına 5 yıl 4 ay hapis cezası
23:22 Riha'da şüpheli kadın ölümü
23:14 Riha’da AKP’den bir istifa daha
20:23 DEM Parti’den İstanbul ilçelerinde tecrit gündemli halk toplantıları
20:16 Rojvelat Kızmaz'dan 3 gündür haber alınamıyor
19:30 Ağır hasta tutsak Muhlise Karagüzel’in kalp ameliyatı için kan bağışı çağrısı
19:21 Özgürlük Yürüyüşçüleri Eşref Anyığ'ı mezarı başında andı
17:43 Yerel Demokrasi Konferansı: Yurttaşlık hareketi oluşturulmalı
17:10 Amed’te ‘Edebiyatta Kadının Sesi’ tartışıldı
16:34 Gazeteci Evren’in ifade işlemleri tamamlandı
16:22 Amedspor 3 puanı 8 golle aldı
16:17 TDİ: S ve Y tipi cezaevleri kapatılsın
15:52 DEM Parti’nin Dêrsim adayları belli oldu
15:49 Adalet Nöbeti'ne mektup: Sizler mücadelenin yürütücülerisiniz
15:22 Misirc'de kitlesel karşılama: Kürtlere statü, Abdullah Öcalan'a özgürlük
14:55 HDK İstanbul İl Kurulu gerçekleştirildi
14:37 Wêranşar'da 'Özgürlük Yürüyüşü' coşkusu
14:28 Bakırhan: Kürt sorununu çözmeyenler bu ülkenin düşmanlarıdır
14:26 Dêrsim' de ikinci tur halk oylaması sona erdi
13:20 Gazeteci Kibriye Evren 3 gündür gözaltında
12:46 Newala Qesaba'da barış güvercinleri uçuruldu
12:36 İstanbul’da bazı vapur seferleri iptal edildi
12:01 Amedlilere 'Özgürlük Yürüyüşü' çağrısı
11:45 Serêkaniyê'den seslendiler: Kürt sorununun barışçıl çözümünü konuşalım
10:44 Hatimoğulları: Sadece seçimleri değil, demokrasiyi kazanmak istiyoruz
10:35 Dêrsim'de ikinci tur oylaması başladı
10:16 Ordu’daki bentonit madenine mahkemeden iptal kararı
09:54 Jin Dergi ‘Tecride karşı direniş’ manşetiyle yayında
09:32 HDK Eş Sözcüsü Demir: Abdullah Öcalan fiziken özgür olmalı
09:29 Yürüyüşün 10'uncu gününe anneler damga vurdu
09:20 Tutsakların ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ eylemi 77’inci günde
09:14 110 gün oldu: Gazeteci Ahmet’ten haber yok
09:11 Hasta tutsağın annesi Adalet Nöbeti’nde: Umutluyuz, önümüzde özgürlük var
09:10 Mîdyat JİTEM soruşturmasında zaman aşımı kararı: Delil bulunamadı!
09:09 Cizîr kayyımı seçim öncesi 2 taşınmazı satışa çıkardı
09:08 İzmirliler: Eve eli boş dönüyoruz
09:07 Çocuğa tecavüz davasında sanığa ‘gelecek’ indirimi
09:03 25 yıldır Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için mücadele ediyor
09:00 15 Şubat komplosundan bu yana siyah giyiniyor
09:00 11 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
08:41 Gever’de 4.4 büyüklüğünde deprem
10/02/2024
22:37 Özgürlük Yürüyüşçülerinden Dêrîk'de halk toplantıları
21:26 Hatay’da bir kadın ve 2 çocuğu katledildi
20:42 Êlih’te 'Bûyer û Çîrokên Herêma Xerzanê' gösterimi
20:30 Irak Parlamentosu ABD saldırılarına karşı toplandı
20:22 Biradost bölgesi bombalandı
19:10 BMG’den ‘Tecrit ve hapishanelerdeki hak ihlalleri’ paneli
19:06 DEM Parti ilk seçim bürosunu açtı: Akdeniz en iyi yanıtı verdi
18:58 Sarıca: İmralı denince akla özgürlük geliyor
18:32 ‘Duşema Rengin’ kitabının yazarı Sîdar Jir okurlarıyla buluştu
17:57 Özgürlük Yürüyüşçüleri Ümit Acar’ı andı
17:33 Dêrsim'de kadın aday belli oldu
17:20 30 yıllık tutsak Cemal Günsel tahliye oldu
17:18 KESK Amed Şubesi: Erhan Gümüş’ü serbest bırakın
17:16 Özgürlük Yürüyüşçüleri Dêrîk kazasında yaşamını yitirenleri andı
17:11 Beştaş’tan İstanbul paylaşımı: Başlıyoruz, bekle bizi İstanbul!
16:52 Adalet Nöbeti: Abdullah Öcalan ile görüşme sağlansın
16:47 Dîlok'ta 'Qral û Travis' oyununa engelleme
16:19 Sosyalist Kadın Hareketi’nden ‘polis tacizine’ tepki
16:17 Dêrsim'de eşbaşkanlar için yapılan halk oylaması sona erdi
15:58 Ağır hasta tutsak Yavuz ve Karagüzel için tahliye talebi
15:46 Özgürlük Yürüyüşçüleri 'Güneşimizi Karartamazsınız' diyenleri mezar başında andı
15:24 Özgürlük Yürüyüşü Dêrîk'de: Sayın Öcalan'ın sesi özgürlüğün sesidir
15:09 HDK İl Kadın Kurulu'nda mücadele vurgusu
15:08 Genci ve yaşlısı toplanıp Özgürlük Yürüyüşçüleri'ni karşıladı
14:26 Bakırhan'dan 'ittifak' çıkışı: Hastalıklı siyasi akılların direnci ile karşılaştık
14:22 Adalet Nöbeti’ni ziyaret eden Bakırhan: Direniş zaferle sonuçlanacak
14:07 DEM Parti Sözcüsü Doğan: 3'üncü yol ortak yaşamın garantisidir
14:01 ‘Toplumcu sendikacılık mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz’
13:58 Halep'te Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için imza kampanyası
13:53 Kayıp yakınları Tekdağ, Tepeli, Can ve Kaya’nın faillerini sordu
13:47 Cumartesi Anneleri: Kayıp Duman dosyasında zamanaşımını kaldırın
13:43 Amed'de 481 tekstil işletmesinden 150'si kapalı
13:19 Dêrsim Belediye eşbaşkan adaylarını belirleyecek halk oylaması başladı
13:00 Siyasi tutsak Ekrem Gün’ü tehdit eden adli mahkûmun yeri değiştirildi
12:07 DEM Partili gençler Surlara pankart astı
11:43 ‘Kürtleri yok sayan akla karşı her yer direnişin başkenti’
11:34 Gar Katliamı'nın 100’üncü ayı: Biat etmedik, ayaktayız
11:29 Öcalan posteri astıkları iddiasıyla 2 kişi gözaltına alındı
11:07 Özgürlük Yürüyüşçüleri Qoser’de binlerle yürüdü
11:06 Özgürlük Yürüyüşçülerinden Bubo Taş'ın ailesine ziyaret
10:16 Parastin'in alıkoyduğu gazeteciden 109 gündür haber yok
10:15 Cezaevlerindeki açlık grevi eylemi 76'ncı günde
10:07 Türkiye, İran ve Irak'ın Kerkük planları
09:55 Aydar: Bir an önce müzakere ve diyalog başlatılmalı
09:34 Gabar Dağı’nda yasak 4’üncü kez uzatıldı
09:32 Mêrdîn ve Amed'de 'özgürlük' coşkusu
09:30 Hewêl'de DEM Partili eşbaşkan adayları kayyımı gönderme hazırlığında
09:24 ‘Uzun Yürüyüş’e çağrı: Özgürlük Abdullah Öcalan’ın felsefesinde
09:22 Hüda Kaya’nın avukatı: Tutukluluk kararı siyasidir
09:18 Av. Yılmaz: İmralı söz konusu olduğunda mevzuat uygulanmıyor
09:16 Mahkemeden DTK üyeliğine dair emsal karar: Örgüt üyeliği sayılmaz
09:12 MED-DER’de yüz yüze ve online dil dersi kayıtları sürüyor
09:10 Av. Güneş: Direniş komployu boşa çıkardı
09:03 Ekolojist Türkay: Abdullah Öcalan'ın fikriyatı sınırları aştı
09:00 10 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
08:58 İstanbul Adliyesi saldırısında gözaltına alınanlardan 54’ü tutuklandı
09/02/2024
21:41 Adliye saldırısında gözaltına alınanlardan 48’ine tutuklama talebi
21:23 Temelli: Kürt sorununda çözümün sahibi Öcalan’dır
20:37 Gazeteci Kibriye Evren’in gözaltına alınmasına itiraz edildi
20:31 Kobanê Davası: Ceza yargılaması ilkeleri yok sayıldı
20:06 Demirtaş ve Mızraklı'dan açıklanan DEM Parti adaylarına tebrik mesajı
20:01 Deniz Poyraz Korosu’ndan Fehime Poyraz’a ziyaret
19:35 DİSK 17. Olağan Genel Kurulu: Emeğin yüzyılı için örgütleneceğiz
18:25 SGDF MYK Üyesi Müslüm Koyun tutuklandı
18:19 Bianet’in Erkek Şiddeti Çetelesi: 28 kadın katledildi
18:11 Ağır hasta tutsak Karagüzel ve Tozun’un tedavisi sürüyor
18:05 SYKP Kongresi’nde Filistin ve Kürt halkının direnişi selamlandı
17:39 Gözaltındaki gazeteci Turan Amed’e götürüldü
17:09 Özgürlük Yürüyüşçüleri Licê'de
16:56 Özak işçileri gözaltına alındı
16:40 Aya Yorgi Koyu'nda doğa tahribatı
16:27 Özgürlük Yürüyüşçüleri, Süryani ve Araplarla buluştu