AMED - Amed'de “Yeniden çözümü konuşmalıyız” başlıklı bildirge açıklayan sivil toplum örgütleri temsilcileri, Kürt sorununun çözümü için Abdullah Öcalan'ın önündeki engellerin kaldırılmasını istedi. 

 

Amed Kent Koruma ve Dayanışma Platformu öncülüğünde 24 Şubat’ta “Kürt meselesinde çözüm için sivil toplum buluşması” toplantısında bir araya gelen demokratik kitle örgütleri, dün toplantının sonuç bildirgesini açıkladı. "Yeniden çözümü konuşmalıyız" başlıklı bildirgede, Kürt sorununun çözümü için "Kalıcı bir çözüm ve barışın tesisi için tüm aktörlerin rolünü oynayabilmesinin önündeki engeller kaldırılmalı" çağrısı yapıldı.  

 

EREN: AKTÖRLER ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALKMALI

 

Toplantının katılımcılarından Amed Baro Başkanı Nahit Eren, Kürt sorununun çözümsüzlüğünün ülkede yarattığı tahribatı ele aldıklarına işaret ederek, "Toplantıdan elde ettiğimiz verilere göre şu sonuca vardık: Evet, Türkiye’de Kürt meselesinin demokratik ve barışçıl bir zeminde çözümünün vaktidir. Bunun için çağrıların yapılması gerektiğini söyledik. Bu çözüm irademiz ve niyetimiz neden? Geçmişte de benzer süreçler yaşandı, ama o tür süreçlerin sivil toplum ayağı zayıf kalmıştı" dedi. 

 

Demokrasi önündeki en büyük engelin Kürt sorununun çözümsüzlüğü olduğunu vurgulayan Eren, "Tabi ki sorunu çözecek, sorunun asıl aktörleridir. Tabii ki de devlet, siyasal iktidar, siyasi partiler öte taraftan da bu can yakıcı meselenin diğer tarafı. Örgütün de buradaki pozisyonu önemli. Aktörlerin bulundukları konum itibariyle üzerlerine düşenleri yerine getirebilmek adına önlerindeki engellerin kaldırılmasını talep ediyoruz. Çünkü geçmişte denendi. Evet, Abdullah Öcalan’ın örgüt üzerindeki etkisi herkesin malumudur. Nitekim yaptığımız çağrıda silahların susması gerektiğini söylüyoruz. Benzer çözüm süreçlerinin açığa çıktığı dönemlerde Abdullah Öcalan’ın örgüte yönelik çağrıları, örgüt tarafından karşılık bulup, silahların sustuğu, geri çekilmelerin olduğu, ateşkeslerin ilan edildiği dönemleri hepimiz gördük. Öncelikle bu tür aktörlerin pozisyonunu ve rolünü oynayabilmesi için önlerindeki engeller kalkmalı” ifadelerini kullandı. 

 

ÇÖZÜM İRADESİ

 

Çözüm için üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını vurgulayan Eren, "Aktörlere ‘bu sorunu çözün’ diye talepte bulunuyoruz. Aktörler çözüm iradesini ortaya çıkardığı zaman bizlere, sivil toplum örgütlerine, meslek örgütlerine, hak örgütlerine düşen bir sorumluluk varsa, bu sorumluluk görüşmeyi gerektiriyorsa tabii ki görüşme taleplerimiz de olabilir. Bu konuda önümüze herhangi bir engel ve bir bariyer şuan için koymuş değiliz. Ama dediğim gibi bizim talebimiz öncelikle çözüme dair bir iradenin aktörler tarafından ortaya konulmasıdır. Gerek devlet gerek siyasi partiler gerekse de bu sorundan etkilenen herkesin bu yönlü niyetini açığa çıkarması lazım" ifadelerini kullandı. 

 

KORKMAZ: KARAMSAR İKLİM DAĞILDI

 

Açıklanan bildirinin imzacılarından İnşaat Mühendisleri Odası Amed Şubesi'nin Eşbaşkanı Mahsun Çiya Korkmaz ise, 2015 yılından sonra ilk defa sivil toplum örgütlerinin bu kadar kalabalık bir şekilde bir araya geldiğini ifade etti. Korkmaz, çözüm için umudun olduğuna vurgu yaparak, "Toplumun üzerinde yaratılmış olan o korku ve karamsar iklimin tamamen dağıldığını gördük. Sivil toplum örgütleri olarak elimizden ne gelirse, elimizi taşın altına koymaya hazırız. Toplantıda iki konuya önemli vurgu yapıldı; çözüm sürecinin aktörlerinin üzerindeki tecridin kaldırılması ve demokratik bir anayasanın güvencesinin verilmesi" dedi. 

 

'AKTÖRELERİN BAŞINDA ÖCALAN GELİYOR'

 

Kürt sorununun çözümsüzlüz bırakılmasının toplumun tüm kesimine ve alanına sirayet ettiğine dikkati çeken Korkmaz, "Kürt meselesinin beraberinde etki ettiği bütün alanları konuştuk, bütün alanların başında gelen de ekonomik krizdi. Ekonomik krizin sebeplerini ortaya çıkardık. Savaş için bu kadar büyük bütçe ayrılırsa ekonomik krizi göze alırsınız. Bunun toplumun bütün kesimlerine etki ettiğini ortaya çıkardık. Bütün meselelerin altında yatan sebebin Kürt meselesinin olduğunu ortaya çıkardık.” 

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın sorunun çözümü noktasında önemli bir aktör olduğunu söyleyen Korkmaz, şunları söyledi: "Aktörlerin başında gelen isim Sayın Öcalan’dır. Bu ülkede barış ve demokrasiyi tesis edebilecek aktörlerin en başında gelen kişidir kendisi. Demokrasiyi burada, sokakta veyahut Mecliste de çözebilirsiniz. Ama barışı tesis etmeden, demokrasinin de gelişmeyeceğini biliyoruz. O anlamda Öcalan'ın önündeki bütün engeller kaldırılmalı. Diğer tüm tutsaklar içinde de söylüyoruz. Bu meselenin çözümünde iğne ucu kadar kimin faydası varsa bu sürece dahil edilmelidir."

 

'CESARETLE SES ÇIKARMALI'

 

Açıkladıkları sonuç bildirgesiyle sınırlı kalmayacaklarını ve kent kent toplantılar alacaklarını aktaran Korkmaz, "Bu meseleye dair aktörlerin önündeki engellerin kaldırılmasına dair çalışmalar sürecek. Demokrasi ve barış için sivil toplumun üzerine düşen misyon ve görevlerin hepsini yapmaya hazır olduğumuzun iradesini ortaya koyduk” dedi. 

 

Diğer sivil toplum örgütlerinin de sesini yükseltmesi gerektiğini ifade eden Korkmaz, şöyle devam etti: "Türkiye’de de bu meseleye samimi yaklaşan kurumlarımız var. Elbette ki onlarla da işbirliği halindeyiz. Ama onların da bu meseleye dair seslerini yükseltmeleri lazım. Bu mesele artık ikili masalarda, daha sessizce konuşulabilecek bir mesele değil. Cesaretle, kitlesel ve daha örgütlü bir şekilde ses çıkarılacak bir mesele. Sadece bizim haykırmamızla veya ortaya koyacağımız direnişle çözülebilecek bir mesele değil. Onlar da bizi bu konuda samimiyetle anlamalılar. Meseleye taktiksel olarak değil, kalıcı bir çözümle bakmalı. 

 

MA / Eylem Akdağ - Mehmet Güleş