AMED - Amed'de yarın yapılacak "özgürlük" mitingi çalışmalarını sürdüren DEM Parti milletvekilleri, "eşit, özgür ve demokratik bir yaşam" için tüm kesimleri İstasyon Meydanı’na davet etti.
Demokratik Kurumlar Platformu, "Abdullah Öcalan'a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm" kampanyası kapsamında "Komploya karşı direniyoruz, özgürlük için Amed'de buluşuyoruz" şiarıyla Amed’te miting düzenleyecek. Yarın kentteki İstasyon Meydanı’nda yapılacak mitinge Amed’in yanı sıra Kürdistan ve Türkiye kentlerinden yoğun katılım bekleniyor. Günlerdir miting çalışması yürüten Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Cahit Kırkazak ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri, herkesi barışın sesine ses olmaya çağırdı.
‘TÜM TÜRKİYE MİTİNGE SAHİP ÇIKMALI’
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Cahit Kırkazak, “Ortadoğu’da yeni bir süreç gelişiyor bu yeni süreç için yeni dizaynlar yapılıyor. Emperyalerin de yeni programları ve yeni projeleri var. Sayın Öcalan, Ortadoğu’da gelişen yeni süreçlerin demokratikleşebilmesi için ciddi bir rol oynayabilecek durumda. Bu süreçte Sayın Öcalan’da rolünü oynayabilmesi için bu miting çok önemli. Her ne kadar yakın zamanda iktidar tarafından iç barış söylemleri gündeme getirilse de iç barışın ‘milli’ bir refleks ile oluşmayacağını, iç barışın ancak ülkedeki bütün farklılıkların rollerini ve çözme yararına dair önerilerini ve itirazlarını dikkate alanlar rol oynayabilir. Sadece Kürtlerin değil Türkiye toplumunun her kesimin Karadeniz’den Ege’sine, İç Anadolu’dan, Marmara’sına bu mitinge sahip çıkmasını, bekliyoruz” dedi.
HALKIN TALEBİ FİZİKİ ÖZGÜRLÜK
Ortadoğu başta olmak üzere halkların PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılmasını değil fiziki özgürlüğünü talep ettiklerini dile getiren DEM Parti Mersin Milletvekili Ali Bozan, “Sayın Öcalan üzerinde 25 yılı aşkın süredir devam ettirilen ağırlaştırılmış tecrit hukuka aykırıdır, yasa dışıdır. Uluslararası komplo hukuka aykırıdır, yasa dışıdır. Başta Amed’te yaşayan halkımız olmak üzere Kürdistan halkını ve Türkiye haklarını 13 Ekim Pazar günü İstasyon Meydanı’nda gerçekleştireceğimiz mitinge davet ediyoruz” dedi.
EŞİT VE ÖZGÜR BİR YAŞAM
DEM Parti Colemêrg Milletvekili Öznur Bartın da Ortadoğu’da yaşanan savaşa dikkat çekerek birçok alana yayıldığını belirtti. Türkiye’deki durumun da özgürlük, demokrasiden söz edilemez hale geldiğini belirten Bartın, “Demokrasiyi, halkların eşitliğini savunanlar ve devrimci mücadeleyi yürütenler hep birlikte buna karşı direnmek için de her anlamda bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Özellikle ülkemizde ve Kürdistan'da yoğun bir şekilde artık tecrit her yere sirayet etmiş. Tecridin bilhassa derinleştiği yer İmralı adasıdır. Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin derinleşmesiyle birlikte bu savaşın da artık her yere sirayet ettiğini ve bütün halkları esir aldığını görebiliyoruz. Bu noktada bizde halkımıza bu çağrıyı yapmak istiyoruz. Tecridin kırılması, eşit, özgür ve anlamlı bir şekilde bir arada yaşamak için bizler 13 Ekim’de Amed’de İstasyon Meydanı’nda buluşuyoruz. Herkesi bekliyoruz” dedi.
‘BARIŞIN SESİ OLALIM’
DEM Part Agirî Milletvekili Nejla Demir, İmralı’daki tecridin her alana yayıldığını belirterek,“Biz bu tecride karşı 13 Ekim’de Amed İstasyon Meydanı’nda bir miting gerçekleştireceğiz ve bu mitingin gerçekten çok güçlü bir katılımla geçeceğini biliyoruz. Dolayısıyla barışın sesi olmak, Kürtlerin gücüne güç katabilmek için Kürt halkı ve dostlarının mitinge katılmalarını bekliyoruz” diye konuştu.
‘ÖZGÜRLÜĞÜMÜZE SAHİP ÇIKACAĞIZ’
Kürt halkının yıllardır sürdürdüğü direnişe işaret eden DEM PARTİ Mêrdîn Milletvekili Beritan Güneş, “Gelinen son süreçte artık bütün dünya Kürtlerin kim olduğunu, neler istediğini, neden istediğini, neden direndiğini biliyor. Bu nedenle 13 Ekim’deki mitingde bu gerçeği, bu iradeyi bir daha göstereceğiz. Biz 13 Ekim’de aslında özgürlüğümüze sahip çıkacağız. Bu topraklarda özgür ve demokratik bir şekilde yaşayabilmek için orada olacağız. Özgürce yaşayabilmemiz için önce tecridin kaldırılması ve Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne kavuşması gerekir. Kimliğine sahip çıkan, ‘Ben Kürdüm’ diyen, insan haklarına saygı duyan herkesi, sesini çıkartmaya davet ediyoruz. Ne kadar güçlü olursak, sesimiz ne kadar yüksek çıkarsa sonuca da o kadar çabuk ulaşırız” diye kaydetti.