AMED – Narin Güran’ın katledilmesine dair davanın duruşması, verilen aranın ardından yeniden başladı.
Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesine bağlı Çulî kırsal mahallesinde 21 Ağustos’ta katledilen 8 yaşındaki Narin Güran’ın ölümüne dair açılan davanın ilk duruşması, ikinci gününde devam ediyor. Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma, verilen aranın ardından yeniden başladı. Baro başkanları, kadın ve çocuk örgütlerinin yanı sıra çok sayıda siyasetçi ve sivil toplum örgütü temsilcisi duruşmayı izliyor.
Duruşma, tanıkların dinlenmesiyle devam ediyor.
SALİM GÜRAN’IN İŞÇİSİ KONUŞMADI
Duruşma salonuna getirilen Salim Güran'ın 16 yaşındaki işçisi olan ve tutuklanan R. Atasoy, ifade vermek istemediğini söyledi. Bunun üzerine mahkeme salonundan çıkarıldı.
Narin’in tutuklu yengesi Hediye Güran’ın tanık sıfatıyla ifadesine başvuruldu. Güran, Narin’in kaybolduğu güne dair, “Saat 15.00’e doğru evlerine gittim. Küçük oğlu Eren kapıyı açtı, annesinin uyuduğunu söyledi. Sonra 2’nci kez tekrar gittim 15.40 gibi. Tekrar gittiğimde kapıyı kimin açtığını hatırlamıyorum. Ben ilk gittiğimde cadde yolundan gittim. Eve gittiğimde ise patika yolundan gitmiştim. Patika yolundan gidince her hangi bir araba görmedim. 2’nci gidişimde Yüksel uyanmıştı, Enes uyuyordu. Sonrasında uyandı. Evden çıkmış, çıktığını görmedim. Evde oturduk, sohbet ettik” ifadelerini kullandı.
HERŞEYİ İNKAR ETTİ
Yüksel Güran’ın evinde uzun süre oturduğunu sözlerine ekleyen Hediye Güran, “Ben evdeyken, Salim Güran eve gelmedi. Enes’in ahırda olup, olmadığını bilemem. Hiçbir şey dikkatimi çekmedi. Nevzat Bahtiyar’ı ve Salim Güran’ı o gün orada hiç görmedim” dedi. Mahkeme başkanının, “Birden fazla beyanınız alınmış. İlk beyanınızda Enes’in kanepede uyuduğunu söylerken, sonraki beyanınızda siz ordayken eve geldiğini söylemişsiniz” sorusuna, “Her seferinde uyuduğunu söyledim. Çıktığını görmedim. Onu söylüyorum” yanıtını verdi. Güran, sonrasında sorulan sorular çerçevesinde Yüksel Güran’ın evinde bulunduğu sürede olup, bitenleri benzer cevaplarla anlattı.
“Nevzat’ın şüpheli hareketine şahit oldunuz mu?” sorusuna, “Çok görmediğim için bilmiyorum” yanıtını veren Güran, Salim Güran için sorulan aynı soruya, “Hayır” cevabını verdi. Güran, gizli toplantılar yaptıklarına dair iddialara ilişkin “Hayır kesinlikle yapmadık” dedi. Güran, “Aile üyelerinden size delilleri saklayın, gizleyin, polislere yanlış bilgi verin telkininde bulunan oldu mu” sorusunu yönelten mahkeme başkanına, “Hayır, kesinlikle böyle bir şey olmadı” cevabını verdi. Güran, Narin’in kaybolmasından sonra kimsede şüpheli hareketler görmediğini söyledi.
ANNE VE OĞLUN ÇELİŞKİLİ İFADESİ
Ardından söz alan Avukat Nahit Eren, Hediye Güran’a Narin’in kaybolduğu gün saat 13.00 ile 15.00 arasında nerede olduğunu sordu. Eren, “Evdeydim” yanıtına karşılık, “Oğlun Abdurrahman ifadesinde ‘Saat 13.00’da uyandım, annem evde değildi. Annemi sadece 17.00 civarında evde gördüm’ diyor. Bu beyan oğlun tarafından verilen bir beyandır. Saat 15.00’da Yüksel hanımın evine gittiğini söyledin. 15.45 civarı bir daha Yüksel’in evine gittiğini söyledin” şeklinde konuştu. Güran, oğlu Abdurrahman’ı o gün hiç görüp, görmediğini soran Eren’e, “Bütün gün yattı. O yüzden saatleri karıştırmış olabilir” dedi.
Eren, Güran’a sondaj için gittiği yerin Salim Güran’ın evinin neresinde kaldığını sordu. Evin yan tarafında kaldığını söyleyen Güran, “Oraya ilerlediğinde evin önünü görebiliyor musun?” sorusuna “Dikkat etmedim” yanıtını verdi. Eren’in tekrardan, “Gözünün önüne getir. Sondaja gidiyorsun. Evin kapısını görüyor musun?” sorusuna bu sefer “Evet” cevabını verdi. Salim Güran’ın arabasını oraya park etmesi durumunda arabayı görüp görmediği sorusunu ise, dikkat etmediği yönünde cevapladı.
Amed Barosu avukatları Hediye Güran’a, "Yüksel Güran'ın evine gittiğinizde yanınızdaki kıyafetleri katlayıp mı götürdünüz yoksa orada Yüksel Güran ile birlikte mi katladınız?" sorusuna yöneltti. Hediye Güran, "Ben kuruttum ve oraya götürdüm" dedi. Bunun üzerine avukat, "Kızınız Damla evde beraber katladığınızı söyledi" dedi. Hediye Güran soru üzerine, "Hayır kesinlikle böyle olmadı" diyerek, kızının ifadesini reddetti.
DAHA ÖNCE SÖYLEDİĞİ SAATİ HATIRLAMADI
Duruşmada Salim Güran’ın tutuklu işçisi Mehmet Selim Atasoy, tanık olarak dinlendi. Atasoy, Narin’in kaybolduğu güne dair şunları aktardı: “O gün evdeydim. Beni aradı. Aradığı saati hatırlamıyorum. Konuştum, ‘Ne zaman tarlaya geliyorsun’ dedi. ‘Yemek yiyorum, çıkıp geleceğim’ dedim. Yemeğimi yedikten sonra çıktım, tarlaya gittim. Salim ve benim oğlan orada oturmuştu. Saatini hatırlamıyorum. Orada kısa bir süre oturdum, sonra oradan ayrıldım aşağıdaki tarlaya indim. Suyu değiştirmeye gittim. Suyu değiştirdikten sonra tekrar yukarıya çıktım. O zaman güneş batmak üzereydi. Gittiğimde Salim hala oradaydı. Orada yine biraz oturdum. Telefonu çaldı, yürüdü. Sonra gelip, ‘Bizim köyde bir çocuk kayıp, köye ineceğim. Yanında fener var, gel birlikte inelim’ dedi.”
Mahkeme başkanı, “Daha önceki beyanınızda ‘İşim bittikten sonra eve dinlenmeye gittim. Sonra Salim Güran beni arayarak, tarlayı kontrol etmemi istedi. Saat 16.00’da tarlaya ulaştım’ demişsiniz” aktarımına Atasoy, “Saati tam olarak hatırlamıyorum” yanıtını verdi. Mahkeme başkanı sonrasında, “Salim’le konuştuğunuzda, konuşmalarında şüphe uyandıran bir şey oldu mu? İddianameye göre Salim, Narin’i öldürüp Nevzat’a teslim ettikten sonra, sizin saat diliminize göre sizin yanınızdaydı” demesi üzere, dikkat etmediğinden kaynaklı şüpheli bir durum olup olmadığını bilmediğini söyledi.
Avukat Nahit Eren, Salim Güran ile Mehmet Selim Atasoy arasındaki konuşmayı mahkemede Kürtçeden Türkçeye çevirdi. Saat 18.28'de Atasoy'un Salim Güran'a "Abi derenin yanında o tekerin yanında ben ne yaptıysam yapamadım" dediğini aktaran Eren, Atasoy’un “Ben öyle bir şey demedim” demesi üzerine elindeki ses kaydını çıkardı. Ses kaydını çeviren Kürtçe çevirmen Atasoy’un, “Kepçe tekeriyle uğraşıyorum, açamıyorum” dediğini söyledi.
Eren bunun üzerine, “Ben dere olarak anladım, bilirkişi kepçe anladı. O gün orada senin uğraştığın kepçe var mıydı?” diye sordu. Atasoy, “Traktör ve kepçe vardı” diye cevap verdi. Mahkeme başkanı ise soruyu tekrarlayarak, “Traktörün arkasında mı kepçe vardı” diye sordu. Atasoy, “Ben bilmiyorum kendisi (Salim Güran) el kaldırıyor, ona sorun” dedi.
Eren, Atasoy’a, “Ramazan’la Salim’in yanına gittin. Salim bize dünkü ifadede 16.00’dan sonra o tarlaya gittiğine dair beyan verdi. Kızı ve eşi de böyle bir ifade verdi. O ara Salim Güran ifadesinde dedi ki; ‘Mehmet Şerif Güran tarlasına elektrikçiler gelmişti. Sen her hangi bir çalışanı, elektrikçiyi gördün mü?” dedi. Atasoy hatırlamadığını söyledi. Salim Güran’da kepçe iddialarına dair, “Tarladan taş atıyoruz. Biz ona kepçe diyoruz. Traktörün kepçesidir” diye belirtti.