İzmir Kadın Dayanışma Derneği, 20'nci yılı etkinlikleri dolayısıyla Türkan Saylan Kültür Merkezi'nde "Kadın Dayanışma Söyleşisi" düzenledi. Söyleşinin yapıldığı salonda "Vardık, varız, var olacağız" pankartı asıldı. Çok sayıda kadının katıldığı söyleşide, Amargi İzmir Platformu'ndan Gülizar Aytekin, Antimilitarist Feminist Platformu'undan Ayşegül Kuru, Bağımsız Kadın İnisiyatifi Temsilcisi Özge Yolcu, İzmir Feminist Kolektif Temsilcisi Ebru Dinçel, İzmir Kadın Dayanışma Derneği Temsilcisi Sevgi Binbir konuşmacı olarak yer aldı. Söyleşide derneğin 20'nci yılına özel "İzmir Kadın Dayanışma Derneği benim için" adlı kısa sinevizyon gösterimi yapıldı.

 

KADINLAR MÜCADELE DENEYİMLERİNİ ANLATTI

 

İlk olarak Amargi İzmir Platformu adına konuşan Gülizar Aytekin, nasıl örgütlendiğini anlatarak, "Buraya geldiğimde kendime bir örgüt arayışım oldu. Sonra İzmir'deki tüm feminist örgütlerini okumaya başladım. Perşembe buluşmaları adında buluşmalar olmuştu ve bende katılmaya başladım. Teori ile pratik birlikte vardı ve İzmir Kadın Platformu'nun bir bileşeniydik. Kitap atölyeleri, karma buluşmalar yaptık. Kürt Kadın Hareketi ile buluşma sağladık. İzmir Amargi'de farklı cinsel yönelimler, farklı sınıflar ve etnik kökenler bir aradaydı. O yıllarda farklılıklarla yanyana olabilmeye gayret ediyorduk. Bizde bir başkanlık, bir iktidar savaşı yoktu. Toplantılarımız, bu sorunları aşmamızı sağlıyordu. Biz farklılıklarla yanyana olma meselesini en iyi kürtaj eylemlerinde gördük" dedi. 

 

Antimilitarist Feministleri anlatan Ayşegül Kuru da, "Antimilitarist Feminizm, militarizm ve toplumsal cinsiyet arasındaki bağı inceler. Kadınlara yönelen iktidarı ve ataerkil yapının kadına yaklaşımını eleştirir. Arkadaşlarımız bunlarla ilgili Almanya'da atölyeye katıldılar ve Almanya'dan döndükten sonra arkadaşlar ile yaptığımız uzun toplantılar sonucunda feminist bilgilerinden çok yararlandık. Kendi şarkılarımızla, pankartlarımızla alanlarda olmaya çalıştık. Tacizi eleştiren bir tiyatro oyunu sergiledik" diye belirtti. 

 

İzmir Feminist Kolektif Temsilcisi  Ebru Dinçel de şunları söyledi: "Kendimize artık bir örgüt diyoruz. İzmir Feminist Kolektif ciddi oranda LGBT bireylerinin de yoğun olduğu bir örgütlenme. Feminist gece yürüyüşünün tekrar yapılması için çağrı yapanlardanız. Tüm mücadele günlerinde etkinlik ve paneller düzenliyoruz."

 

Son olarak konuşan İzmir Kadın Dayanışma Derneği Temsilcisi Sevgi Binbir ise "Kadınların hayatı her dönem zorlu oldu. Önümüzde ki dönem kazanımlarımızı korumak için de mücadelenin daha zorlu olacağını biliyoruz. Bu nedenle bu deneyim aktarımlarının önemli olduğunu düşündük ve bu buluşmayı organize ettik. Kadınlarla iletişim kurarak İzmir'de kadınlarla buluşma sağlamaya çalışıyorduk. Arkadaşlarım çok güzel ifade ettiler. Burası İzmir kadın hareketinin bir temsili değil mesela bunun dışında da çok çeşitli kadın örgütleri var. Birbirimizden çok şey öğrendik" diye konuştu.

 

Söyleşi, soru cevap şeklinde  sona erdi.