RIHA - Abdullah Öcalan’ın savunma ve avukat görüşmelerinde anlattığı çocukluk arkadaşı Elif Bindal, arkadaşını Amara’da görmenin en büyük hayali olduğunu söyledi.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan tarafından 27 Şubat’ta yapılan tarihi çağrının etkileri dünyanın dört bir yanında yankılanmaya devam ediyor. Kürt sorununun demokratik çözümü için yapılan çağrının ardından PKK Yürütme Komitesi, çağrıya uyacaklarını açıklayarak 1 Mart tarihinden itibaren ateşkes ilan etti. Yaşanan bu gelişmelere paralel olarak Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması talebi de yükselmeye devam ediyor.
Abdullah Öcalan’ın savunmalarında ve avukat görüşmelerinde anlattığı çocukluk arkadaşı Elif Bindal’da (76) yaklaşık 50 yıldır görmediği Abdullah Öcalan ile Amara’da yeniden buluşmayı bekliyor. Abdullah Öcalan’ın çocukluk ve mücadele arkadaşı olan, bir komplo sonucu katledilen Hasan Bindal’ın (Hamza) kardeşi olan Elif Bindal, Abdullah Öcalan’ın doğduğu evin önünde anılarını anlatarak, Abdullah Öcalan’ı Amara’da görmek istediğini dile getirdi.
Kürt halkının bu günlere gelene kadar büyük bedeller verdiğini ve büyük zulümlere maruz bırakıldığını belirten Elif Bindal, “Kimse savaş olsun istemez. Herkes barış ister. Barış her zaman güzeldir. Umuyoruz ki biran önce gelir. Annelerin, babaların gözyaşı akmasın artık. Gençler ölmesin. Evlerimiz, köylerimiz yakıldı, barış olursa herkes buna sevinir” diye konuştu.
ANILARINI ANLATTI
Abdullah Öcalan’ın televizyonda ismini duyduğunda bile heyecanlandığını dile getiren Elif Bindal, “En büyük beklentimiz onu burada, Amara’da görmek. Biran önce buraya gelmesini istiyoruz” dedi. Elif Bindal, Abdullah Öcalan ile çocukluk anılarına dair şunları söyledi: “Ben çocukken Başkan ile oyunlar oynardım. Bizim evin arkasında toplanır, oyunlar oynardık. Onların bir tarlası vardı bizim evin arkasında. Bizden 3-4 yaş büyüktü. Tarlada bazen onu kitap okurken görürdüm. Bir ağacın altında oturur, saatlerce kitap okurdu. Bizim evimize gelir, tarlada bulunan ağaçları sulamak için annemden su isterdi. Şehit abim Hamza ile birlikte Cibîn’de okul okuyorlardı. Birlikte okula giderlerdi. Birlikte fotoğrafları var. Her zaman Apo’yu kendine örnek alıyordu. İkisi de gençler ile genç, çocuklar ile çocuk, yaşlılar ile de yaşlı oluyordu. Apo çok iyi bir kişiydi. Herkesi etrafında toplardı. Köyden çok, kırsalda zaman geçirmeyi severdi. Sürekli köyün dışında zaman geçirmeyi, hayvanlar ile uğraşmayı severdi. En sevdikleri hayvanlar kuşlar, özellikle de kekliklerdi. Ben onlardan küçüktüm ama hala birçok anıyı hatırlıyorum. Bizim köyde 13 yaşında bir çocuk evlendirilmişti, kendisi de çocuk olmasına rağmen buna karşı çıkan tek kişi o (Abdullah Öcalan) olmuştu.”
‘ONU HERKES SEVİYOR’
Abdullah Öcalan’ın her zaman kadınların özgürlüğü için mücadele ettiğinin altını çizen Elif Bindal, Abdullah Öcalan’ın felsefesi ile kadınlara dönük baskıların azaldığını sözlerine ekledi. Abdullah Öcalan’ın yaptığı tarihi çağrıya dair açıklama fotoğrafını televizyonda gördüğünde uzun uzun baktığını belirten Elif Bindal, “Gözlerimin önüne 50 yıl önceki gençlik, cezaevine girmeden önce televizyona çıktığı yıllardaki görüntüsü geldi. 26 yıldır cezaevinde çok değişmiş. Onu uzun yıllar sonra görmek bana tarifi olmayan bir mutluluk verdi. Onu herkes seviyor. Onu sevmeyen yok. Ondan önce kadınlar çıkıp konuşamazdı. Kadınlar ayrı oturur, erkekler ayrı otururdu. Ama onun sayesinde kadınlar bugün farklı bir yerde. Yeğenimin adı şehit abimin adı olan Hasan. O da özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirdi. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Artık kan dursun, anneler ağlamasın” diye ifade etti.
ÖCALAN’IN ANLATIMI
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, 15 Ağustos 2014 tarihinde İmralı Heyeti ile yaptığı görüşmede çocukluk arkadaşı Elif Bindal'a ilişkin ailelerinin düşman olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Urfa’da köy savaşçılığını, namus savaşçılığını çocukluğumda yırtıp attım. O dönem birbirimizi öldürmemiz gereken ailenin çocuklarıyla ilişki kurdum. Elif adında bir yaşıtım vardı, düşmanımızdı, görüşmememiz gerekirdi. Ama ben Elif ’le de, diğerleriyle de bağımı koparmadım. O geleneğe göre benim 15 yaşında ölmem gerekiyordu. Ben ise yaşamak ve ideallerimi gerçekleştirmek istiyordum."
4 Şubat 2015 tarihinde gerçekleştirilen bir başka görüşmede ise "Hasan Bindal örneğini vermiştim. Çocukken Hasan ve Elif ’le iki özel arkadaşlık ilişkim vardı. Benden beklenti, büyüyünce onlarla çatışmam, onlardan intikam almam şeklindeydi. Bense o yaşımda bunu nasıl önleyebilirim diye düşünüyordum. Üç, beş, on yıl çalıştım ve o çelişkiyi kaldırdım. Devletle de bu kadar çalıştık, çelişkiyi kaldırmak istiyoruz" dedi.
MA / Emrullah Acar