Kadın Zirvesi örgütlenmeyi tartıştı
- kadın
- 17:13 26/2/2018
Eşitlik Adalet ve Kadın Zirvesi Koordinasyonu toplantısında bir araya gelen kadınlar bir yıl boyunca nasıl bir örgütlenme içerisine girmeleri gerektiğini tartıştı.
Eşitlik Adalet ve Kadın Zirvesi Koordinasyonu toplantısında bir araya gelen kadınlar bir yıl boyunca nasıl bir örgütlenme içerisine girmeleri gerektiğini tartıştı.
Diyarbakır, Ankara ve Mardin'deki kadınlar 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne ilişkin programlarını açıkladı. Kadınlar, tüm renkleri ve farklılıklarıyla alanlarda olacaklarını belirtti.
İstanbul'da kadınlar, 8 Mart'ı, “Savaşa, OHAL’e, cinsiyetçiliğe karşı emeğimiz, kimliğimiz ve özgürlüğümüz için direniyoruz” şiarıyla Bakırköy Özgürlük Meydanı'nda kutlayacak. 8 Mart Koordinasyonu Sözcüsü Şenay Kumuz, “Renklerimizle alandaki yerlerimizi alalım" çağrısı yaptı.
PKK Lideri Abdullah Öcalan, kadına ilişkin mülkiyet anlayışının terk edilmesi gerektiğini belirterek, “Kadın sadece ve sadece kendi kendisinin (xwebûn) olmalıdır. Özgürleşen kadın, özgürleşen toplumdur. Özgürleşen toplum ise demokratik ulustur” diyor.
İdil’deki 8 Mart etkinlikleri öncülerinden 53 yaşındaki Barış Annesi Ayşe Hezer, mücadelesini savaşa karşı barışı istemekle başlattığını belirterek, “Kadınlar artık ayağa kalkmalı. Kimsenin iradesi altına girmemeli” çağrısında bulundu.
Tandırda yöresel ekmek ve börek çeşitlerinin pişirildiği dükkanın işletmecisi İpek Arslan, iş yerinde patron-işçi ilişkisi olmadığını belirterek, birlikte üretip kazandıklarını kaydetti.
İnsan haklarına aykırı yasalar çıkarmanın çocuk istismarını önlemeye çözüm getiremeyeceğini dile getiren İHD avukatlarından Hatice Demir, “Çocuk istismarı konusunda çalışan sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınıp mutabakatlar çerçevesinde yasal değişikliler yapılmalı” dedi.
Kadın ve çocuklara yönelik artan saldırıların tarihsel köklerine dikkat çeken sosyolog Feryal Saygılıgil, “Cadı avlarından itibaren kadının bedenine olan nefretle vücut bulan tarihsel süreçten söz ediyoruz. Kadınlar patriarkal, kapitalist, muhafazakar ve militarist bir sistemle karşı karşıya” dedi.
28 Şubat’a karşı direnen kadınların patriyarkaya karşı da direnmesi gerektiğini belirten yazar Berrin Sönmez, “O gün kadın hakları savunuculuğu perspektifinden başörtülü kadın olarak toplumda var olmanın savunusunu yürütenler bugün kadın kıyafetlerine yapılan saldırılara da aynı tonda karşı çıkmalı” dedi.
Hurri, Hitit, Roma, Bizans ve Osmanlı izlerinin Efrin’in her mekanında bulunması, devletli uygarlığın her dönem bu topraklara saldırdığını gösteriyor. Ancak sosyolojik yapıda korunan inançlar, ritüeller, semboller, öyküler, masallar, neolitik teknikler Efrîn’in bütün bu saldırılara rağmen özünü korumayı başardığını gösteriyor.
Kadın formunda Suriyeli kadınların yaşadığı sorunları anlatan Suriyeli sağlık çalışanı Ghada Shaaban, “Suriyeli kız çocukları başka kimlikler üzerinden hastaneye kaldırılıyor ve son örnekten sonra korkudan dolayı hastaneye gitmek yerine evde doğum yapıyorlar” dedi.
HDP Mersin Kadın Meclisi, “Bu böyle gitmez, ya özgürlük ya özgürlük” şiarıyla 8 Mart’ta beyaz tülbentleriyle alanlarda olacaklarını açıkladı.
Efrin’de yapılan sınırlı araştırmalar dahi, neolotik döneme kadar giden ayak izlerini gösteriyor. En eski neandertallerin bulunduğu Şikefta Du Derî, İştar Tapınağı olarak bilinen ve TSK’nin bombardımanında zarar gören Eyn Dara, Til Xalaf kültürünün etkilerini taşıyan Cindirêse ve Nebî Horî’de birçok uygarlığın mührü bulunuyor.
CHP’li kadınlar, çocuklara yönelik cinsel istismar vakalarında yaşanan artışa dikkat çekmek amacıyla birçok kentte gerçekleştirdikleri "Çocuk İstismarına Hayır" protestolarında “acil önlem” alınmasını istedi.
Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM)Yönetim Kurulu üyesi Avukat Burcu Düzen, istismar dosyalarının çok özel bir alan olması itibariyle her kentte İhtisas Mahkemeleri kurulmasının yanı sıra hakim, savcı ve avukatlara verilecek eğitimlerle “çocuk dostu bir adalet” sağlanması gerektiğini söyledi.