ANKARA-CHP Milletvekili Nurhayat Kayışoğlu, adaletsiz bütçeyi kürsüden Bertolt Brecht'in "Tahterevalli"siyle anlattı. Kayışoğlu, “Bu bütçe de bir tahterevalli. Dünyanın ihalesini alan 5'li çete, saray ve şürekâsı, bir tüpçü, 83 milyonun sırtına bindirilmiş ağır bir yüktür bu bütçe” dedi.
Meclis Genel Kurulu’nda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2022 yılı bütçesi ve 2020 Kesin Hesap bütçe görüşmeleri devam ediyor. Bütçe görüşmelerinde bugün ilk olarak CHP Grubu söz aldı.
CHP Grubu adına söz alan Ahmet Çeviköz, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 7 yıldır görev yaptığını kaydederek, “Görünen o ki sizin görev süreniz uzadıkça Dışişleri Bakanlığı’nın bütçesinin genel bütçedeki payı azalıyor. Türk lirasının kuşa döndüğü bir ortamda, herhâlde, dış politika da kuş bakışı olarak sürdürülecek. Aman sayın bakan, sizden rica ediyorum, bunu yaparken kelimenin ‘kuş’ unsuruna değil de ‘bakış’ unsuruna ağırlık verin lütfen” dedi.
‘KORKMAYA BAŞLADIK’
İktidarın yavaş yavaş muhalefetin önerdiği politikaları devreye koyduğunu dile getiren Çeviköz, “‘Birleşik Arap Emirlikleri'yle ilişkiler kötü gidiyor’ dedik, düzeltmek için hamleler yapmaya başladınız. Yani ne desek yapıyorsunuz, yapıyorsunuz da biz artık korkmaya başladık; acaba yapmasanız mı? Zira Birleşik Arap Emirlikleri'yle ilişkiler düzelme yoluna girer girmez, ASELSAN'ın akıbetinin tehlikeye girdiğine dair söylentiler çıkmaya başladı. Tank Palet Fabrikasıyla ilgili durum sadece Türkiye halkının değil, neredeyse tüm dünyanın duyduğu bir skandala dönüştü. ASELSAN'la ilgili benzer söylentiler çıkınca inanın, endişelerimiz artıyor çünkü Birleşik Arap Emirlikleri'yle yapılanları, Mısır ile İsrail'le de yapmaya hazırlandığınızı söylüyorsunuz. Tehlike de burada işte” ifadelerini kullandı.
AVRUPA KONSEYİ İLİŞKİLERİ
Çeviköz, Avrupa Konseyi ilişkilerine değinerek, şunları söyledi: “Siz Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Başkanlığı yapmış biri olarak konseyi ve oradaki uygulamaları en iyi bilen kişilerden birisiniz. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin Türkiye hakkında başlattığı ihlal sürecinin de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 18'inci maddesinin ihlalinden dolayı olduğunu pekâlâ biliyor olmalısınız. Bu vahim gelişmeyi Türkiye'de yargıya müdahale olarak nitelemek bizi hiçbir yere götürmemekte, çözüme de hiçbir yarar sağlamamaktadır. Zira, 18'inci madde yargıya asıl müdahalenin nerede yapıldığını çok açık bir şekilde tanımlamaktadır. Sayın Bakan, ihlal sürecinin devamı Türkiye'nin sadece Avrupa Konseyiyle değil, belli bir hukuk sistemiyle, hatta neredeyse tüm medeni dünyayla ilişkilerinin kopması anlamına gelecektir.”
TAHTEREVALLİ’Lİ BÜTÇE ANLATIMI
CHP Milletvekili Nurhayat Kayışoğlu, Kültür Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi ile tiyatrolar hakkında söz aldığını belirtti. Tiyatro alanında yaşanan sorunları dile getiren Kayışoğlu, “Adaletsiz düzenin adaletsiz bütçesini Bertolt Brecht'in ‘Tahterevalli’siyle anlatacağım” dedi. Kayışoğlu, “Evet, bu bir tahterevalli bütçesi. İyice görüyorum artık düzeni. Orada, bir avuç insan oturuyor yukarıda, aşağıda da birçok kişi ve bağırıyor yukardakiler aşağıya; ‘çıkın buraya gelin ki, hepimiz olalım yukarıda.' Ama iyice gözlediğinde görüyorsun, neyin saklı olduğunu yukardakilerle, aşağıdakiler arasında. Bir yol gibi gözüküyor ilk bakışta. Yol değil ama. Bir tahta bu. Ve şimdi görüyorsun açıkça; bu bir tahterevalli tahtası. Bu bütçe de bir tahterevalli. Dünyanın ihalesini alan 5'li çete, saray ve şürekâsı, bir tüpçü, Londra'daki bir avuç tefeci yukarıda kalabilsin diye aşağıdaki 83 milyonun sırtına bindirilmiş ağır bir yüktür bu bütçe” diye belirtti.
‘SAHTEKARCA PROPAGANDA YAPANLARIN BÜTÇESİ’
Kayışoğlu, “Bu bütçe, bir yüzükle gelip milletin parmağındaki yüzükleri alan, son olarak da milletin yastığının altındakilere göz koyanlar yukarıda kalabilsinler diye hazırlanmış bir bütçedir; doğayı vahşice katleden, ekolojik dengeyi bozan, dünyayı yok edenler, Cengizler yukarıda kalsın diye aşağıdakilere yandaş basından bayat ekmek tarifleri veren, ‘Aman, et yemeyin, süt içmeyin, peynir yemeyin, inekler metan gazı çıkarıyor, dünya yok oluyor’ diye sahtekârca propaganda yaptıranların bütçesidir” diye ekledi.
‘VATANDAŞ MARKETLERE SALDIRABİLİR’
CHP’li milletvekili Özcan Purçu, “Vatandaştan haber getirdim size, yalnız vatandaş hiç iyi değil, haberiniz olsun, hiç iyi değil; bir sokağa çıkın da görün” diyerek, sözlerine başladı. Değer kaybeden TL’ye değinen Purçu, “Türk lirası bu kadar değer kaybetti mi hiç? Vatandaş bu kadar fakirleşti mi hiç? Rekor kırdınız yani. Haberiniz yoksa söyleyeyim, sokak ağlıyor, kan ağlıyor; açlıktan millet vallahi marketlere saldırabilir, haberiniz olsun -ben size söyleyeyim- açlıktan gıda marketlerine saldırabilir, haberiniz olsun. Ve intihar ettiler, 200'den fazla Türkiye'deki en ünlü Roman müzisyenleri intihar etti. Ben çok üzülüyorum, değerimiz kayboldu, sanatımız bitti, bitiyor” ifadelerini kullandı.
ERDAL EREN’İ ANDI
CHP Milletvekili Atilla Sertel, sözlerine 12 Eylül’de idam edilen Erdal Eren’i anarak, başladı. Sertel, “Erdal Eren yaşıyor ama cuntacılar, faşistler, faşist diktatörler asla bu ülkede anılmadı, anılmıyor” dedi.
‘İSRAF DEĞİL Mİ?’
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’na (RTÜK) ilişkin konuşacağını söyleyen Sertel, şunları aktardı: “Ama açılımına baktığımız zaman benim aklıma gelen ‘Recep Tayyip üst kurulu’ oluyor. Sarayın talimatlarını harfiyen yerine getiren RTÜK'te bugün 771 kişi çalışıyor. Bunların 605'i memur, 166'sı işçi olan bir RTÜK Kurulu var, 771 kişi çalışıyor. 12 AKP milletvekili var Genel Kurulda, dikkatle dinlesinler, Grup Başkan Vekili de not alsın, incelesin. 12 AKP milletvekiline de teşekkür ediyorum, diğerleri oy kullanmaya geliyor çünkü, dinlemiyorlar. Bu RTÜK'te 8 daire başkanı var, 8 daire başkanının tam 46 başkan yardımcısı var yani 46 daire başkan yardımcısı 11 ila 15 bin lira arasında maaş alıyor. Bunların RTÜK bütçesine maliyetini söylüyorum, yıllık 9 milyon 120 bin lira. Bu 771 kişi RTÜK'te ne yapıyor Allah aşkına? 14 personele 1 daire başkan yardımcısı düşüyor, bu israf değil mi, bu yazık değil mi, günah değil mi, bu kanunsuzluk değil mi?”
‘ÜLKEDE HIZLA BİR DÖNÜŞ VAR’
Sertel, “Numan Kurtulmuş diyor ki ‘Devletin kendisine vermiş olduğu Türk lirasını gidip dövize yatırmak ahlaksızlıktır’ Buradan soruyorum: Siz yerel televizyonlar dâhil bütün çanakta olan, Türksat'ta olan bütün kiraları niye dolarla alıyorsunuz? Madem ahlaksızlıksa siz dolarla bu kiralamayı yaparken hangi vicdana sığdırıyorsunuz? Bunun adını ne koyalım? Ülkede hızla bir dönüş var, medya yalakaları dönüyor, CHP’ye, İYİ Partiye, HDP'ye yalakalık yapmaya başladılar ve dönenler biliyorlar ki gelecekte olan iktidar şekillendikçe dönmeler çoğalacak ve size samimiyetimle söylüyorum Ebubekir Şahin de duysun. Şu anda, bu iktidara muhalefet edenler yarın Cumhuriyet Halk Partisinin içinde bulunduğu iktidara da muhalefet edecek olan gerçek gazetecilerdir, onlar yalaka değildir, onlar gazeteci oldukları için yanlışlıkları söylemektedirler” şeklinde konuştu.
Genel Kurul yapılan konuşmaların ardından Grup Başkanvekillerinin söz almasıyla devam ediyor.