MERSİN - Zamlar yurttaşın alım gücünü düşürürken, esnaf da iş yapamamaktan dertli. Mersin’de pahalılıktan şikayetçi yurttaşlar, en zor zamanı yaşadıklarını dile getirdi.
Ekonomik kriz, yüksek zamlar toplumun alım gücünü sıfırladı. Temel gıda malzemelerinin yanı sıra sebze ve meyveye gelen zamlar cep yakıyor. Semt pazarlarında iş yapamayan esnaf, elde kalan ürünü çöpe döküyor. Önceleri kilo başına 50 kuruş maliyet koyduklarını belirten esnaflar, şimdi 1 TL koymasına rağmen eski kazancının elde edemediğini dile getirdi. Yurttaşlar ise eskisi gibi pazar arabasıyla değil, bir iki poşetle eve dönüyor. Mersin’in Akdeniz İlçesine bağlı Güneş Mahallesi’nde Cuma günleri kurulan pazarda, yurttaş da esnaf da kötü gidişattan şikayetçi.
PAZAR ESNAFININ ZOR ZAMANI
10 yıldır pazarcılık yaptığını anlatan Abdurrahman Kırboğa, pazar esnafı olarak en zor zamanlarını yaşadıklarını söyledi. Fiyatların uçtuğunu ve kar marjının düştüğünü dile getiren Kırboğa, “Normalde benim tezgâhım sebze tezgahı, ben sebze alamadığım için şu an meyve satıyorum. Normalde sebze satmalıydım. Sebze bulunmuyor. Domates, sapsarı yenilmeyecek domatesin halde fiyatı 6 ila 7 TL, buraya getirip vatandaşa kaç lira diyeceksin? Vatandaşı anlıyoruz, indirim yapmak istiyoruz ama elimizden gelen bir şey yok. Önceden bir TIR mal getirirdim, akşam kasaları boşaltıp giderdim. Şu anda 6 ila 7 kasa mal satıyorum. Müşteri geliyor, eskiden 5 ila 10 kilo alıyordu, şimdi 1 kilo alıyor. Alacak gücü yok ki. Kırmızı domatesi pazarda millet 15 liraya alıyor. Burada kaç kişi 15 liraya domates alabilir? Şu an pazarda dolaşın patlıcan bulamazsınız. Halde kilosu 25 lira. Pazarcılık öldü” dedi.
‘ARTIK SESİMİZİ DUYUN’
Pazara alışveriş için gelen emekli Hanife Bakır, “Millet fakir, millet aç, artık yeter. Millet aç ama susuyorlar, susmasınlar. Artık yapmayın, oyunuzla rezil olmayın. Garibanları düşünün, bütün insanlar aç burada. Ekmek alamıyor millet. Sebze alamıyoruz. Kaç haftadır gidip geliyorum pazara ama hiçbir şey alamıyorum. Neyle alayım? Emekli maaşı alıyorum, neye yetecek? Hadi benim maaşım var, çalışmayanlar ne yapsın, emekli olmayanlar ne yapsın? Buradan sesleniyorum, artık vicdanınıza eline koyun. Ben bir anneyim. Bir salatalık 7 lira. İnsanlar alıp da sebze götüremiyor evine. Yazıktır, günahtır. Allah rızası için, elinizi vicdanınıza koyun, bu açlığı, fakirliği düşünün. Ben emekliyim, iki kişiyiz. Bin 500 TL para alıyoruz. Bu adalet midir? Millet hırsızlık yapıyor, çünkü açlar. Millet birbirini yedi açlıktan. Pazarcılar da ne yapsın? Kimse alamıyor ki ucuz versinler. Her şey çok pahalı, nasıl alayım? Onlar zengin, onların paraları çok, fakir ağlıyor. Artık sesimizi duyun. Günahtır. Bu dolarları düşürün, elektrik zamlarını düşürün, sebzeleri düşürün. Yazık” diye konuştu.
BÖYLE ADALET Mİ OLUR?
Pazarda domates, salatalık gibi ürünler satan esnaflardan Ali Aksoy, 10 TL’ye aldıkları olgunlaşmamış domatesi 10 lira 50 kuruşa satamadığını belirterek, “Böyle adalet mi olur? Buna bir şey bulmaları lazım. Bu fakir fukara ne yapacak? Garibandan para almaya utanıyorum. Bir şey olması lazım. Bu mazottan dolayı pahalı. Biz memnun değiliz. 4 bin 250 TL kime yetiyorsa gelsin madalya takacağım. Yetmiyor, bu zamanda 4 bin 250 TL yetmiyor. Tüp olmuş 250 TL, nasıl yetecek? Bir işçi 2 gün tüpe çalışıyor. 10 güne erzaka çalışıyor. Böyle olmaz” diyerek sitem etti.
‘FİYATLAR YÜKSELDİKÇE YÜKSELİYOR’
Eşinin emekli maaşıyla geçinmeye çalıştıklarını anlatan Aysel Erdemci, “Yetişmiyor para. Kalabalık bir aileyiz. Salatalık alıyordum 5 ila 6 kilo, şu an 1 kilo alamıyorum. Şu anda elimde 100 lira para var. Hadi nasıl çıkacaksın işin içinden? Emekli biri nasıl yaşayacak? Üniversite öğrencisi çocuğum var. Yetişmiyor, o öğrenciye mi bakacaksın kendimize mi? Zaten bir kişi çalışıyor. Faturalar çok yüksek. Aldığımız emekliyi faturalara veriyoruz, yetmiyor bile. Halimiz nasıl olacak bilmiyoruz. Eskiden pazara gelince 1 haftalık erzak alıyorduk. Elimdeki 100 lira 1 ay yetiyordu bana. Ama şu anda hiçbir şey alamıyorum. Buna bir çare bulmaları lazım. İndirim diyorlar hani nereye indirim? Hiçbir şeye indirim yok. Fiyatlar yüksek, gittikçe yükseliyor. İnsanlar ölüyor” diye belirtti.
‘ÇÖP PATATESİN KİLOSU 6 LİRA’
65 yaşında olduğunu dile getiren Naif Ballı ise, pazara gelip dertli dertli gezdiğini söyledi. Geçinemediğini aktaran Ballı, şunları ifade etti: “Geçinemiyoruz. Şu patates yenilmez, patatesin kilosu 5-6 lira. Allah'tan korkun. Korku yok. 5-6 liraya yenilecek patates mi bu? Çöpe atılacak patates 5-6 lira. Milletin evine girin, buzdolaplarını açın, hiçbir şey yok buzdolabında, millet hep aç, yenecek ne var? Bir şey yok evde. Bu insan hakkı mıdır, Müslümanlık mıdır? Ayda alıyorlar 100 bin lira para, millet alıyor 2 bin lira, senin gözün o 2 bin lirada. Geçinemiyoruz. 500-600 elektrik, 300 tüp, 700 kira veriyoruz. Ne yiyeceğiz? Emekli insanlar ne yiyecek? Bu olacak iş değil. Türkiye'nin neyi yok ki? Her şeyi var. Bir kilo domates 15 lira para. Adam inşaatta çalışıyor 10 gün, 20 gün boş kalıyor. Nasıl geçim yapacak?”
MA / Cemil Uğur