İZMİR - Ülkede emeklilerin keyfini sürecek bir ortamın olmadığını belirten emekliler, “Yaşamak karın tokluğu değil. Sarayın dışında kim geçiniyor?” diye sordu.
Türkiye 2022 yılın ilk sabahına zamlarla uyandı. Yılın son gece yarısına doğru elektrik, doğalgaz, akaryakıt ve köprü geçiş fiyatlarına çok yüksek oranlı zam yapıldı. Halkın cebini yakan zamların başında ise elektriğe yapılan zam geldi. Kademeli olarak getirilen zamlarla birlikte aylık 150 kilovatsaate kadar yüzde 50 zam gelirken, bu sınırın üstüne çıkıldığında zam yüzde 125’i buldu. Ancak Şubat ayı faturaları bir önceki aya göre iki katına çıktı.
Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ) da 1 Ocak 2022 itibariyle konutlarda kullanılan doğalgaza yüzde 25, büyük sanayi ve ticari kuruluşlara sağlanan doğalgaza ise yüzde 50 zam yaptı. Yine akaryakıtta, her geçen gün “değer kazananlar” arasında. 31 Aralık 2021’de 12,31 TL olan benzinin litresi güncelde 15 TL 29 kuruşa çıktı. Motorinin litresi ise 2021’in son gününde 11,48 TL iken, güncelde 15 TL 53 kuruşa yükseldi.
ENFLASYON YÜZDE 50’YE YAKIN
Bunların yanı sıra iğneden ipliğe zam gelirken, temel tüketim maddeleri her geçen gün artmaya devam etti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Ocak ayı enflasyonu yıllık yüzde 48,69 olarak açıkladı. Tüketici Fiyat Endeksi’nde (TÜFE) 2022 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre yüzde 11,10, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 11,10, bir önceki yılın Ocak ayına göre yüzde 48,69 artış gerçekleşti.
ZAM PROTESTOLARI
Durum böyleyken Türkiye’nin dört bir yanında halk, geçinemedikleri için zamların geri alınması talebiyle sokaklara çıktı. Yine özellikle elektrik faturalarında yüzde 100’den fazla artış olan esnaflar, çeşitli eylemlerle tepkilerini dile getirdi. Toplumdaki tepkiler devam ederken, var olan tablodan en fazla etkilenen kesimlerin başında gelen emeklilerde sokak eylemlerinde yerini aldı. Emeklilerin büyük çoğunluğu asgari ücretin altında maaş alırken, geçinmenin imkansız olduğunu belirterek, ek zam talebinde bulundu.
MAAŞLAR ERİDİ
Tüm Emekliler Sendikası (Tüm Emekli-Sen) Konak Şubesi Sekreteri Saadet Erkuş, 30-40 yıl boyunca çalıştıklarını ve bunun karşılığını istediklerini söyledi. Emeklilere yapılan zammın daha maaşa yansımadan eridiğini belirten Erkuş, “Günlük zamlara bakınca bugün aldığınızı birkaç saat sonra aynı fiyata bulamıyorsunuz. Elektrik, su ve doğalgaza gelen zamlar asgari ücreti bile karşılamıyor. Elektrik zamları gündemde ama genel zamlardan şikayetçiyiz. Elektrik faturamız normalde 80-90 lira geliyordu. Şimdi 160-170 geliyor. Gelecek ay ne kadar gelecek bilmiyorum, herhalde 3’e katlarız. Doğalgaz 300 öderken şimdi bin 100 lira ödüyoruz. Aldığımız maaş ortada. Faturaya çalışıyoruz. Ne yiyip ne içeceğiz. Mümkün değil geçinemiyoruz. Sarayın dışında kim geçiniyor” diye tepki gösterdi.
YÜZDE 150 ARTIŞ
Şube Başkanı İhsan Mermerkaya, halkın yapılan zamlar altında inlediğini, tepki gösterenlerin ise baskı ve zorbalıkla karşılaştığını ifade etti. Isınma olarak elektrik kullandığını dile getiren Mermerkaya, “Elektrik 2021 Aralık’tan önceki dönemde 500-560 lira geliyordu. Aralık’ta 900 liranın üzerine çıktı. Son gelen faturam ise bin 900 lira. Aradaki fark yüzde 150’ye yakın. Aldığımız emekli ücretin yarısından fazlasını sadece bir faturaya ödemek zorunda kalıyoruz. Kirada yaşayan insanları düşündüğümüzde bunun karşılanamayacak bir ücret olduğunun da farkındayız. Bu koşullar altında geçinmemiz çok zor. Pazara gittiğinizde bir kilo patlıcan 30 lira, bir kilo salatalığın 25 lira, bir kilo kabağın 20 lira olduğu bir dönem. Bir kilo peynir 100 liraysa ya da 1 litre süt 10 liraysa elbette ki geçinmek zor” ifadelerini kullandı.
YAŞANILABİLİR BİR HAYAT
“Yaşam standartlarımızı yeme ve barınmaya harcamak zorundayız” diyen Mermerkaya, şöyle devam etti: “Oysa biz sadece karnımızı doyurmak istemiyoruz. Beslenmek, insanca yaşamak istiyoruz. Kuru ekmek yiyen insanda karnını doyuruyor. Ama biz kuru ekmek yiyerek yaşamak istemiyoruz. Daha insancıl, sosyal bir yaşama kavuşmak istiyoruz. Emekli olunca hayatınızda her şey bitmiş demek değil. Tam tersine daha çok gezmek istediğim, sosyal etkinliklere katılmak istediğim bir dönemi yaşıyorum. Ama maalesef bugünün koşullarında bunların hiçbirini gerçekleştiremiyorum.”
ENERJİNİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ
Tüm Emekli-Sen Bornova Şubesi yöneticisi Yusuf Şenol da, açlık sınırı 10 TL iken 13 milyonun üstünde emeklinin bir kısmının 2 bin 500 TL maaş aldığını vurguladı. Elektrik, su ve doğalgaz zamlarının can yaktığını belirten Şenol, “Evime bir önceki ay elektrik faturası 220 lira civarı geliyordu. Şu an da 360 lira oldu. Doğalgaz bir ay önce 320 liraydı. Zaten onu da çoğu zaman yakmıyoruz. Şu an iki katından daha fazla geldi. Bunların nedenleri de elektrik ve doğalgazın özelleştirilmesidir. Bizim paralarımızla üretilen enerjinin özel şirketler aracılığıyla dağıtımı yapılıyor. En az 3-4 katına bize fatura ediliyor. Bunların kamulaştırılması lazım. Bunlar insani temel ihtiyaçtır ve parayla satılamaz. İnsanların enerjiyi ihtiyacı kadar parasız kullanması gerekiyor” dedi.
Aldıkları maaşla sosyal bir aktiviteye katılmanın imkansız olduğunu söyleyen Şenol, “Aldığım maaş yetse bende gezmek isterim, ülkemin ya da dünyanın kültürünü tanımak isterim. Ama bunların hiçbirinden yararlanamıyoruz. Sistem tarafından öyle bir hale getirilmişiz ki yaşamayı canlı kalmaktan ibaret sanıyoruz. Birçoğumuz bunun için mutlu bile oluyoruz” diye belirtti.
SOSYAL HAYAT BİTTİ
Emekli Melek Çakmak Gezen ise, faturalarının ikiye katlandığını ifade etti. “Gece tarifesi uyguluyor, fırını çok kullanmamaya çalışıyoruz” diyen Gezen, şöyle dedi: “Üzerimize hırka ayağımıza çift çorapla evin içinde geziyoruz. Isınamıyoruz. Kendimize göre küçük tasarruflarda bulunuyoruz. Ama faturalar yüksek geliyor. Faturaları ödemek için yaşıyoruz. Onun dışında hiçbir sosyal etkinliğe gidemiyoruz. Maaşlara yapılan zamlar çok gibi görünüyor ama değil. Kaşıkla verdiler kepçeyle aldılar. Artık öyle bir duruma geldi ki geçinemiyoruz. Sosyalleşmek, sağlıklı beslenmek, sinemaya gitmek istiyoruz. Yaşamak karın tokluğu değil. Aldığımız maaşın çoğu faturalara gidiyor. Kira bedeli kadar elektrik faturası ödeyenler var. Korkunç bir düzende yaşıyoruz. İtirazlarımızı yapmak için örgütlenmemiz gerekiyor. Zamların geri alınmasını, tamamen sistemin değişmesini istiyorum.”
MA / Tolga Güney - Özlem Yayan