KHK’lilerin oturma eylemi 200’üncü haftasında

img

İZMİR – Eğitim Sen İzmir Şubesi’nin, KHK ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine geri dönmesi için başlattığı oturma eylemi 200’üncü haftasında mücadele kararlılığı vurgulandı.

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) İzmir Şubesi, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine geri dönmesi için başlattıkları oturma eylemi 200’üncü haftasında devam ediyor. Bu haftaki oturma eylemine Halkların Demokratik Partisi (HDP), Halkların Demokratik Kongesi (HDK) il eşbaşkanları, Kamu Emekçileri Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik ve siyasi parti temsilcileri katıldı.  “Oturma eylemimiz 200. Haftasında”, “İhraç tecrittir. Tecrit insan hakları ihlalidir. Hak ihlallerine hayır. İşimize geri döneceğiz” pankartları taşınırken, “Karanlığa teslim olmayacağız”, “KHK’nız batsın, öğretmenler yaşasın”, “Dünyayı yerinden oynatacağız” dövizleri taşındı. Açıklamada sık sık “Direne direne kazanacağız”, “Zam, zulüm işkence işte AKP”, “KHK’lar gidecek, biz kalacağız” sloganları atıldı.

İlk olarak oturma eylemine geçen kitle, sendikanın müzik grubunun söylediği ezgilerle halaya durdu.

‘KRİZİN TEMELİ SAVAŞ POLİTİKASI’

Ülkenin bir kaostan geçtiğini söyleyen Bozgeyik, halkları birbirine kışkırtan savaş politikalarının artarak devam ettiğini ifade etti. Halkların ve emekçilerin savaştan hiçbir kazanımının olmadığını belirten Bozgeyik, Türkiye’de ve dünyada kapitalist sistemin neoliberal politikalarının tıkanmasının tek nedeninin savaş, baskı ve işgal politikalarından kaynaklandığını söyledi. Bozgeyik, “İşte tam da Türkiye’deki bu darbe sürecinde AKP-MHP iktidar bloğunun bu yönetememe krizinin temel nedeni de bu güvenlikçi politikalardır. Bizlerin maruz kaldığı işimizden, aşımızdan hukuksuz bir şekilde atılmamızın, bu süreci yaşamamızın tek nedeni de bu baskı politikalardır. Biz bunlara karşı başından beri direndik. Direnmeye devam edeceğiz” dedi.

BASKI POLİTİKASINA KARŞI DİRENİŞ

Giderek artan yoksullaşma, işsizlik ve hayat pahalılığına dikkat çeken Bozgeyik, Türkiye’de 70 noktada işçilerin baskı politikalarına karşı direndiğini kaydetti. Türkiye’de bir an önce emekçilerin de demokrasi güçlerinin de birlikte ortak bir mücadeleyi yürütmelerinin zamanı olduğunu dile getiren Bozgeyik, iktidarın çöküşe geçtiğini belirterek, bu çöküşü hızlandırmanın ve barışı tesis etmenin kendilerinin elinde olduğuna işaret etti. Bozgeyik, “Biz birleşip, bir arada mücadelemizi yükseltirsek, yüzlerce KHK’li arkadaşımız ve diğer işçiler de işine dönecek. Bizler artık OHAL Komisyonu ‘kaldırılsın’ demiyoruz. Bugün Türkiye’de mahkemeler OHAL Komisyonu’ndan daha kötü kararlar vermektedirler. Adeta kıskaç altına alınmışlar. Mahkemeler, talimatla karar veriyorlar. Yargı bağımsızlığı tamamen ortadan kaldırılmıştır. Temel şiarımız; yargının demokratikleşmesi ve idari mahkemeler üzerindeki tek adam rejimi baskılarının ortadan kaldırılması için mücadele edeceğiz” diye konuştu.

‘BİZ KAZANACAĞIZ’

Kamuyu yönetenlerin özellikle toplumun refahını sağlamakla yükümlü olduğunu ifade eden Eğitim-Sen İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Veysel Beyazadam, mücadelelerinin devam edeceğini vurgulayarak, “Bu kararı alanlar tarih ve hukuk önünde hesap vereceklerdir. 200 haftadır dile getirdiğimiz gibi; KHK’liler bir an önce iptal edilsin. Bunların iptal edilmesi bu hukuksuzluğun bir nebze olsun bu topraklardan eksilmesi anlamına gelmektedir. Eğer bu toplumda uzlaşı ve birlik isteniyorsa yapılması gereken ilk iş ihraç edilen arkadaşlarımızın işlerine bir an önce geri dönmesidir. İşimize geri döneceğiz, biz kazanacağız” dedi.

Açıklama atılan sloganlarla son buldu.