HABER MERKEZİ - Kadınların ve Kürtlerin sesi olmak için Irak seçimlerinde bağımsız aday olarak yarışan Ronak Mecît, “Bütün dünya devrimlerine kadınlar öncülük ediyor. Artık Irak kadın aklıyla yönetilmelidir. Bölgeyi kadın aklı ve sözüyle değiştirmeye adayız” dedi.
Siyasi ve ekonomik krizle tıkanıklığın yaşandığı Irak, 10 Ekim’de gerçekleştirilecek erken seçime hazırlanıyor. Irak ve Federe Kürdistan Bölgesi’nden Temsilciler Meclisi’nin 329 üyesini belirlemek üzere 24 milyon kişi sandık başına gidecek. Bu yılki seçimlere 21 siyasi partiden adayların yanı sıra çok sayıda bağımsız aday da katılacak. 82 seçim bölgesinde, 3 bin 249 aday milletvekilliği için yarışacak. 951 kadın da aday olarak seçimlere katılıyor.
Kadın adaylardan biri de Federe Kürdistan Bölgesi’nin Süleymaniye kentinden aday olan Tevgera Azadi (Özgürlük Hareketi) üyesi olan Mecît, ülkede yaşananları ve seçim çalışmalarına ilişkin Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirmelerde bulundu.
KADININ RENGİ YANSIYACAK
Bağımsız adaylardan biri olan Mecît, seçim bölgesinde 8 kadın adayın olduğunu belirtti. Yeni düzenlenen 2021 seçim yasasına göre, adayların kendi seçim bölgelerinde oy kullanacağını ifade eden Mecît, “Süleymaniye'de şu an oy kullanılacak 5 yer bulunuyor ve her yerde kadın kotası var” dedi. Bölgede yaşanan sorunların yeteri kadar parlamentonun gündemine taşınmadığını ve bunu kırmak için aday olduğunu söyleyen Mecît, aday olma nedenini şöyle açıkladı: “Parlamentoda yer alan vekillerin, Kürt ve Kürdistan’ın sesini yeteri kadar duyurduklarını düşünmüyorum. Özelde de Süleymaniye’de yaşanan olayların objektif olarak kamuoyuyla paylaşıldığını düşünmüyorum. Bir kadın olarak artık bunların duyulmasını gerektiğini düşündüğüm için aday oldum. Çünkü yapılan her seçimde kadın adayların katılım oranı çok az. Parlamentoda halkımın sesini ve yaşadıklarını dile getirmek için aday oldum. Artık kişisel menfaatlerin dışına çıkıp toplumsal yasalar neyi gerektiriyorsa o şekilde hareket etmenin gerekli olduğunu düşündüğüm için buradayım. Halkın sarsılan güvenini yeniden kazanmak için kadının aklı ve rengiyle parlamentoya adayım.”
IRAK MODEL OLABİLİR
Artık yaşamın her alanında emek ve mücadele veren kadınların parlamentoda da yer alması gerektiğine dikkat çeken Mecît, "Evde ve dışarıda en fazla emek veren ve mücadele eden kadınlardır. Bundan kaynaklı verdiğimiz emeğe sahip çıkarak parlamentoda yer almamız gerekir. Çünkü şuna inanıyoruz; kadının olmadığı yerde kriz vardır. Bu krizleri çözecek yegane güç kadındır. Bölgede yaşanan gelişmeleri kadından bağımsız ele alınamaz. Bundan dolayı kadınların çalışmalara katılmalarını ve yapacağımız her eğitime katılarak mücadeleyi büyütmeleri gerekir. Kadınlar çok güçlü bir şekilde seçime katılmalıdır. Artık Irak, kadın aklıyla yönetilmelidir. Biz bunu başardığımızda dünyaya örnek olabilecek bir kadın modelini yaratmış oluruz” diye belirtti.
Kadınlar örgütlendiği durumda büyük değişimlerin olacağına inandığını belirten Mecît, "Kürdistan ve Irak’ta kadınların temel ihtiyacı örgütlülüktür. Eğer buradaki kadın kurumları omuz omuza verip, yan yana gelirlerse çok güçlü bir mücadele seferberliği ortaya çıkar. Bundan dolayı bizler için gerekli olan kişisel bir mücadele değil, toplumsal bir mücadeledir. Kadın eğitimcidir ve birçok alanda kendini eğitebilir. Bir çocuğu nasıl eğitip toplumsallaştırıyorsa bir toplumu da o şekilde değiştirebilir. Mücadelemizi bu yöntemle büyütebiliriz. Kadınların bu gücü var. Bunun için de kadınların ilk olarak kendilerine inanmaları gerekir. Bu anlamda mücadeleye katılmaları bizler için anlamlı ve önemlidir. Bölgede kadın aklının örgütlenmesiyle birlikte çok ciddi değişiklikler olacaktır. Bütün dünya devrimlerine öncülük eden kadınlardır" ifadelerini kullandı.
KADININ SÖZÜ OLMALI
Bugün kadının elinden her şey gibi öncülüğünde alındığını söyleyen Mecît, "Bugün devlet kurumlarında yer alan kadınlarda eril bir akıl hakim. Bu kadınların özlerine dönmeleri gerekir. Çünkü Kürt toplumu kadın aklıyla oluşan bir toplumdur. Artık kadınların yönetimlerde yer alması gerekir. Kadın ölümleri ve intiharları bölgede artmış bir durumda. Ortadoğu özelde de Irak’ta eril zihniyet çok yayılmış durumdadır. Erkek aklı, kadın şiddetine ve ölümlerine yol açıyor. Bugün bu bölgeyi yönetenler de bu akılla hareket ettikleri için kadın katliamları oluyor” dedi.
ŞENGAL’DE ÖRGÜTLÜLÜĞÜN GÜCÜ
Bölgede yaşayan Êzidî kadınların durumuna da değinen Mecît, "2014 yılından önce Sayın Abdullah Öcalan Şengal için uyarı yapmıştı. Êzidî toplumunun çok ciddi bir saldırıyla karşı karşıya kalacağı tespitini yapmıştı. Bu tespit de doğru çıktı. Bu saldırı olurken de en fazla kadınlar katledildi. Niye kadınlar hedef alındı? Çünkü onlar kadını güçsüz buldular. Ama bu katliam olmadan önce kadınlar yan yana gelip örgütlenseydi belki DAİŞ çetelerine karşı çok büyük direnebilirlerdi. Yine de örgütlülükleriyle yaşananları özgürlük arayışına dönüştürdüler. Bugün o Êzidî kadınlar örgütlendi ve amaçlarına ulaşmak için direniyorlar. Şimdi Şengal'de devrimin öncülüğünü kadınlar yapıyor. Bu çok önemli ve anlamlı bir kazanımdır. Bugün Şengal’in koruyucu gücü Êzidî kadınlardır” diye belirtti.
GELECEĞİ DEĞİŞTİRMEYE ADAY
Türkiye’nin bölgede devam eden askeri operasyon ve saldırılarının KDP ortaklığıyla yapıldığını belirten Mecît, şöyle devam etti: "Türkiye, Kürt halkını kırımdan geçirmek için savaşın her türlüsüne başvuruyor ve bütün savaş argümanlarını kullanıyor. Bu topraklarda tek bir Kürt bırakmamak için her yol ve yöntemi deniyor. KDP de Türkiye’nin bu tasfiye konseptine destek veriyor. Gözlemlediğimiz kadarıyla halk KDP’nin bu tutumundan rahatsız. Ama tabi ki sadece KDP değil, kurumlar içinde de bu işgal planına destek veren kişiler var. Mevcut hükümetin herkes üzerinde bir etkisi var. Artık toplum bile hükümetin aklıyla hareket ediyor. Hükümetin aklı da erkek aklı olduğu için toplumsal sorunlar çığ gibi büyüyor. Bölgede kadın aklıyla ülkeyi yönetmek isteyenler de bir şekilde engellenerek, işlevsizleştiriliyor. Bu yüzden bizler aday olduk ve bölgeyi kadın aklıyla, sözüyle değiştirmeye adayız.”
MA / Zeynep Durgut