Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın “kadına şiddet tolere edilebilir” açıklamasına tepki gösteren TKDF Başkanı Canan Güllü, “Biz istismar edenlerin tutuksuz yargılanmasını, kadın cinayetlerinin göz göre göre gelmesini ve şiddet mağdurlarının kolluktan geri dönmesini tolere edemeyiz” dedi.
Kadın Savunma Ağı, “hayat bizim, karar bizim” diyerek, 1 Temmuz’da kadınları sokaklarda, evlerde, işyerlerinde hayatı durdurmaya çağırdı.
TİHV’in İstanbul Sözleşmesi'nin önemine dikkat çeken çalışmasına göre, Türkiye'de son 10 yılda en az 2 bin 727 kadın, cinsiyet ayrımcılığına dayalı şiddet nedeniyle yaşamını yitirdi. 2020 yılında her 5 kadından biri ayrılmak istediği için katledildi.
DAD Kadın Meclisi, Dersim’de V.Y. adlı kadının askerler tarafından yere yatırılması ve başına silah dayandırılmasını kınayarak, "Kadına şiddet demokratik değerlere tahammülsüzlüktür” dedi.
Muratpaşa ilçesinde, denizde Necla Özkan adlı kadının cenazesi bulundu.
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, yoksulluğun en ağır halini kadınların yaşadığını belirterek, "Kadınlar yoksul ama bu ülkenin tüm kaynağı savaşa harcanıyor, beşli çeteye feda ediliyor" dedi.
Tedbir kararı aldırdıktan sonra boşandığı erkek tarafından katledilen Sibel Kaman’ın yaşadığı şiddeti aktaran Sosyolog Birgül Avdan, "Artık devlete seslenmiyorum, çünkü korumuyor. Kadın örgütlerine seslenmek istiyorum; Ya mücadele ederek hesap soracağız ya da her gün katledileceğiz” dedi.
Saldırılara karşı örgütlü mücadeleyi ören kadınların gündeminde, İstanbul’da büyük bir miting, Ankara’da ise yürüyüş var.
Avukat İlyas Doğan, Yeldana Kaharman’ın ölümüyle benzer süreçlerin Nadira Kadirova dosyasında yaşandığına dikkati çekti. Ağabey Muhammed Ali Kadirova ise AKP’li Şirin Ünal'ın açılan dosyaları kapatmaya çalıştığını söyledi.
Şişli'de Samet M. adlı erkek, boşanma aşamasındaki eşi Semiha M.’yi katletme girişiminde bulundu.
Verdiği sokak röportajının hemen akabinde gözaltına alınan ve sanal medyada paylaşımları “örgüt propagandası” suçlamasına gerekçe gösterilen KHK’li Sümeyye Avcı, “Ne zaman ki muhalif oldum, farklı düşünmeye ve sorgulamaya başladım işte o zaman ‘terörist’ ilan edildim” dedi.
Annesinin, ağabeyinin şiddet görmesinden “Kürtçe konuştuğum için oldu” diyerek, kendisini sorumlu tutarak ölmesinin ardından mücadelesi başlayan Barış Annesi Münibe Koç, 25 yıldır barış için yapılan her eylemde yer alıyor.
Muratpaşa ilçesinde, S.N.G. adlı kadını öldürmek isteyerek yaralayan A.S.D. gözaltına alındı.
Kayıp yakınlarının, faillerin bulunup yargılanması talebiyle 26 yıl önce eylem başlatıkları Galatasaray Meydanı 3 yıldır polis ablukasında. Meydandan asla vazgeçmeyeceklerini belirten Hanım Tosun, “Tükenmeyen umut ve inadımız var” dedi.
Van’da 65 yaşındaki Xeme Şahin, 15 yaşında annesinden öğrendiği heybe, kanaviçe, duvar ve beşik süsü gibi birçok el sanatını bir gelenek haline getirerek, yeni nesillere aktarıyor.