'Turizm gelişim merkezi' ilan edilen kilise yıkımla yüz yüze

img
URFA – Ermenilere ait Germuş Kilisesi, Bakanlar Kurulu tarafından “Turizm gelişim merkezi” olarak ilan edilmesine rağmen yapının korunmasına ilişkin tek adım atılmadı. Definecilerin hedefinde olan kilise yıkımla yüz yüze. 
 
Urfa kent merkezinin 10 kilometre kuzeydoğusunda bulunan ve 19’uncu yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Germuş Kilisesi, kaderine terk edildi. Merkez Haliliye ilçesine bağlı şimdiki adı ile Dağeteği mahallesi olan Germuş köyünde bulunan Ermeni kilisesi Haliliye Kaymakamlığı'nın girişimleriyle Karacadağ Kalkınma Ajansı’nın 2018 yılı Mali Destek Programı’na alınmasına rağmen bu zamana kadar herhangi bir çalışma başlatılmış değil. 
 
KİLİSEYE DEFİNECİLER DADANDI
 
En son 2013’te ahır olarak kullanıldığı basına yansıyan Germuş Kilisesi'nin yapısal durumu her geçen gün biraz daha kötüleşiyor. Yapıya musallat olan defineciler, kilisenin içini ve duvar diplerini define için kazarak delik deşik etti. Yetkililer ise, ancak basına yansıyan haberler ardından kilise için bekçi görevlendirip kapısında da tarihinin yer aldığı tanıtım tabelası koysa da geçen zaman zarfında her ikisinden de eser yok.  
 
KAZILAN ÇUKURLAR YAPI İÇİN TEHLİKE ARZ EDİYOR
 
Kilisenin etrafında açılan sayısız çukur, tarihi yapıya yeterince zarar verirken, son bir ay içinde iç kolonların dibinde kazılan 2 metre derinliğindeki çukurlar ise kiliseyi yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya bırakıyor. 23 Ekim 2011 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın teklifi, Bakanlar Kurulu kararı ile Germuş Kilisesi ve çevresi “Turizm gelişim merkezi” olarak ilan edilse de, aradan 6 yıl geçmesine rağmen kilise ve çevresinde bir çalışmanın yapılmadı.
 
ERMENİLER TEHCİR EDİLİNCE...
 
1915 öncesi Urfa yöresinin en büyük köyü olan Germuş’te, Germuş Kilisesi'nin yanı sıra 100’den fazla öğrencisi olan bir de okulun yer aldığı, köyün etrafında eski manastır kalıntılarının bulunduğu belirtiliyor. Köyün 800 haneli olduğu, kilisenin 1881’de Hagop Ardvisyan tarafından restore edildiği, köy çevresinde yer alan eski manastırların adlarının, Surp Hovhannes, Surp Tadeos, Surp Hagop ve Surp Minas olduğu, Germuş Kilisesi'nin dışında köyde iki kilisenin daha bulunduğu kayıt altına alınmış. Kilise, 1915 yılına kadar Ortodoks Ermenilerinin ibadethane olarak kullanılırken tehcir ile birlikte yıkım süreci de başlıyor.  
 
Mustafa Kemal Atatürk'ün köyü Hamidiye alayı komutanlarından Sümer paşaya tahsis ettiği, şu anda da köyün Sümer paşanın mirasçılarının elinde olduğu da ifade edilen bilgiler arasında.