DİYARBAKIR – Amed Tiyatro Festivali, OHAL ve kayyum politikaları ile son 3 yıldır kültür ve sanatın hedef alındığı kente yeniden soluk aldırdı. Festival Komitesi’nde yer alan tiyatro oyuncusu Berfin Emektar, festivalin yarattığı hava için “Diyarbakır’ın özlediği bir tablo” dedi.
Bu yıl 7'ncisi organize edilen Amed Tiyatro Festivali'nin tüm coşku ve heyacanı ile devam ediyor. “Hakikat özgür kılar” sloganıyla 26 Nisan'da başlayıp, 5 Mayıs'a kadar devam edecek Festival, daha şimdiden kentin havasını değiştirdi. OHAL döneminde yapılmak istenen pekçok kültür-sanat etkinliğinin yasaklanmasının devamında Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerine Kasım 2016’dan itibaren atanan kayyumlar eliyle birçok kurumun kapatılması kenti kültür ve sanatı noktasında kısır bir ortama soktu.
Böylesi bir ortamda soluk aldıran en önemli örnek ise Büyükşehir Belediyesi bünyesinde çalışmalarına son verilen tiyatro oyuncularının tüm zorluklar ve kısıtlı imkanlarla kurdukları Amed Şehir Tiyatrosu oldu. Oyuncular, bir alışveriş merkezinde oluşturdukları küçük sahnelerinde oyunlarını sergilemeye devam etti.
Geçtiğimiz yıl yaşamını yitiren yönetmen Mehmet Emin Yalçınkaya’ya adanan bu yıl ki festival programındaki oyunlar ise, yapılan yerel seçimler sonucunda kayyum yönetimi son verilmesiyle bin 700 kişilik Çand Amed Tiyatro Salonu’nda sahnelenmeye başlandı.
Festival Komisyonu’nda yer alan Amed Şehir Tiyatrosu oyuncusu Berfin Emektar, kentte son üç yıldır hakim olan kültür sanat havasını ve yaşladıkları zorlukları dile getirdi.
‘KÜLTÜR SANAT ÇALIŞMALARI HEDEF ALINDI’
İktidarın Kürtlere dönük uyguladığı siyasetin bir sonucu olarak son üç yılda yapılanların sanatsal üretimi direkt ve çok çarpıcı bir şekilde etkilediğini söyleyen Emektar, “Asimilasyon politikası kapsamında ilk hedef alanında mecranın başında kültür sanat çalışmaları geldi. Bu durum kentte kültür sanat çalışmalarının durma noktasına getirdi. Kentte neredeyse kültür sanat ruhu yitirilmişti” dedi.
Bu durağanlığı bozmak adına harekete geçmelerindeki motivastonu “Sanatçı aslında yokluktan var edendir” diyerek açıklayan Emektar, düzenledikleri festivalin kültür sanat alanında oluşan bu boşluğu doldurduğunu ifade etti.
‘BU SAHİPLENME ÇOK KIYNETLİ’
Emektar, “Diyarbakır’ın özlediği bir tablodur” dediği festivale dair kent halkının gösterdiği ilgi için ise şunları söyledi: “Amed Tiyatro Festivali’nin böyle sahiplenmesinden dolayı onur duyuyoruz. Kürt tiyatrosuna, Kürt sanatına ve Kürt diline böyle bir sahiplenme çok kıymetlidir. Motivasyonumuzu bu halkın direnme geleneğinden alıyoruz. Bu halkın çocukları, sanatçıları olarak çalışmalarımız, halkımızın mücadele sürecine paralel bir şekilde olur. Üzerimize düşen görevi yapmaya çalıştık. Bu kentte bir sözümüz vardı. Asla tiyatrosuz bırakmayacağız. Asla Kürtçe tiyatrosuz, alternatif sanatsız bırakmayacağız dedik ve bunu yaptık. Bu süreçte halkın yanında yer almaya karar verdik ve bu yolda yürümeye devam edeceğiz.”
‘SEÇİCİ BİR TİYATRO İZLEYİCİSİ VAR’
Emektar, kentte oldukça seçici bir tiyatro izleyicisi oduğunu da ifade etti. Bu izleyicilerin kötü oyun olduğunda gelmeyip, iyi oyunu tercih ettiğini söyleyen Emektar, “Bu da tiyatronun gelişmesi için çok önemli bir şey. Amed Tiyatro Festivali’ne 25 oyun başvurdu. Bizler 11 oyun alabildik. Maalesef eleme yapmak zorunda kaldık. Çünkü ciddi bir seyirci eleştirisi var. Diyarbakır izleyicisi sadece duygusal bir ilişki ile gelmiyor. Gözlemlediğimiz kadarıyla tercih yaparak geliyor” diye belirtti.
Emektar, kentteki tüm tiyatro severleri dört kadın oyunun da yer aldığı festivale davet etti.
MA / Lezgin Akdeniz - Mehmet Şah Oruç