Çocukluğundan beri resim aşkı nedeniyle kurs kurs gezen Ahmet Gül, sürekli sınav sisteminin değişmesinden ötürü Güzel Sanatlar Fakültesi'ni kazanamadı. Resme olan ilgisini yitirmeyen Gül, bir arkadaşıyla birlikte daha önce denenmeyen tarzda kuru boya ile kütük üzerine resimler yapıyor.
Hrant Dink Vakfı'nın sözlü tarih projesi olan Sessizliğin Sesi'nin 5'inci serisi olan "Kayserili Ermeniler Konuşuyor" kitabı çıktı. Kitapta mülakat yapılan kişilerin kendi bireysel tarih anlatımının yanı sıra Ermenilere ilişkin kayıtlardaki rakamlara ulaşmak mümkün.
Kürtçe ve Kürtçe yayıncılık üzerinde devletin ince bir baskı politikası uyguladığını dile getiren Sîtav Yayınevi sahibi yazar Qahir Bateyî, buna karşı her Kürdün kafasını yastığa koyduğunda “Ben bugün dilim için ne yaptım” diye kendisine sorması gerektiğini kaydetti.
"Kedi Uykusu” şiir kitabıyla okuyucuya merhaba diyen şair Funda Kara, şiirlerini kendisine verdiği umut olarak tanımlıyor.
Kuzey Suriyeli kadın savaşçıların DAİŞ’e karşı verdikleri mücadeleyi “Jiyan’ın Hikayesi” filmi ile beyaz perdeye taşıyan yönetmen Ahmet Haluk Ünal, çekimler esnasında önce kendi ön yargılarının altüst olduğunu ifade etti. Ünal, tanık olduğu kadın devrimini “Erkekler tek cephede savaşıyor. Kadınlar iki cephede” sözleriyle anlattı.
Sîtav Yayınevi, 6'sı Kürtçe olmak 8 yeni kitapla okuyucusunun karşısına çıktı.
Dört sanatçının zorunlu göçü ele alan "Göç ya da Araf" adlı sergisi yoğun ilgi ile karşılandı.
Sinemalarda 5 yeni film vizyona girdi. Haftanın dikkat çeken filmi ise, İngiliz boksör Billy Moore'un hayatından esinlenilerek çekilen "Şafaktan Önce".
Uluslararası Antalya Film Festivali'nin ulusal yarışma kategorisinin iptal edilmesinin ardından bir grup sinemacının düzenlediği Ulusal Yarışma, bu yıl "Neyiniz var kaybedecek?" sloganıyla düzenlenecek.
Mersin’de yaşayan 4 sanatçı, göçmen ve mültecilerin yaşadıkları zorlukları anlatan “Göç ya da Araf” adlı sergi açacak. Sanatçılar, göç olgusunun neden-sonuç ilişkisi sorgulanmadığı takdirde halklar arasında düşmanlık tohumlarının yeşereceğini belirtti.
Mezopotamya’nın önemli yerleşim yerlerinden Dara Antik Kenti, tarihe yolculuk yapmak isteyen herkesin uğraması gereken yerlerden biri.
KHK’lerle Kürtçe tiyatro çalışmaları yürüten kurumlar ve belediyelerin tiyatro birimleri, atanan kayyumlar tarafından kapatıldı. Amed Şehir Tiyatrosu oyuncuları, “başkaldırı alanı” tanımladıkları tiyatronun tüm baskılara rağmen asla kapatılamayacağını söyledi.
Sinemalarda bu hafta 8 yeni film vizyona girdi. Yapımlar arasında "Yüz" filmi dikkat çekiyor.
Yüreğinde kalan kilamları seslendiremeden yaşama gözlerini yuman Dengbêj Gazin yaşamı boyunca dengbêjlik kültürünü yaşatmak için büyük bir mücadele verdi. Son röportajında, "yaylalarda dağın verdiği özgürlük ruhuyla söylediği kilamlara" olan özlemini anlatmıştı.
Diyarbakır’da yerel kültürü yansıtan filmlerin gösterime girdiği Şehir Sineması sahibi Abdülkadir Aydın, Kürt halkının destan ve hikayelerini konu alan filmlerin daha fazla ilgi gördüğünü belirterek, her koşulda yerel sinema kültürünü devam ettireceğini söyledi.