HABER MERKEZİ - İzmir, İstanbul ve Ankara’da düzenlenen eylemlerde hasta tutsaklar, Abdullah Yıldız, Sıddık Güler ve İsa Özğan’ın durumuna dikkat çekilerek tahliye edilmesi talep edildi.
Hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla İzmir, İstanbul ve Ankara’da düzenlenen eylemlere devam edildi.
İZMİR
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla iki haftada bir yaptığı oturma eylemi 306’ncı haftasında da devam etti. Konak Eski Sümerbank önünde düzenlenen eylemde “Hasta mahpuslara Özgürlük” pankartı taşındı. Çok sayıda yurttaşın katıldığı eylemde düzenlenen basın açıklamasının Kürtçesini İHD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Zilan Gümüş okurken Türkçesini ise İHD İzmir Şubesi Yöneticisi Ahmet Çiçek okudu.
Bu hafta yapılan eylemde, Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishanesinde tutulan ağır hasta tutsak Abdullah Yılmaz’ın (62) durumuna dikkat çekildi. 13 Ocak 2017’de tutuklanan Yılmaz’ın birçok kronik hastalığının olduğu belirtilen açıklamada, söz konusu hastalıkların Yılmaz’ın hayatını sürdürmesini zorlaştırmasına neden olduğu ifade edildi. Yılmaz’ın hastalıklarından dolayı çoğu kez arkadaşlarının desteği ile ihtiyaçlarını karşılayabildiği bilgisi verilen açıklamada “Abdullah Yılmaz’ın tüm tetkik ve tedavilerinin eksiksiz yapılmasını, cezaevinde yaşama koşullarından kaynaklı olarak hastalıklarının tedavi olamayacağı göz önüne alınarak infazının ertelenmesini ve bu süreç zarfında da ailesinin ziyaret edebilmesi için ailesine yakın olan bir cezaevine sevk isteminin kabul edilmesi talep ediyoruz” denildi.
İSTANBUL
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, her hafta düzenledikleri “F Oturması” eyleminin 672’ncisini Beyoğlu ilçesinde bulunan dernek binası önünde gerçekleştirdi. Bu haftaki eylemde, İskenderun T Tipi Cezaevi’nde tutsak olan 85 yaşındaki ağır hasta tutsak Sıddık Güler’in sağlık durumuna dikkat çekildi. “Sıddık Güler serbest bırakılsın”, “Tecrit insanlık suçudur” pankartının taşındığı eylemde, sık sık “ Hasta mahpuslar serbest bırakılsın”, “Sıddık Güler serbest bırakılsın”, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” ve “İnsan haklarıyla insandır” sloganları atıldı.
İHD İstanbul Şubesi üyesi Taylan Bekin, Sıddık Güler’in ciddi sağlık sorunları yaşadığını belirterek, tek başına ihtiyaçlarını karşılayamadığını kaydetti. Bekin, “Sıddık Güler, hipertansiyon, kemik, kalp hastalığı, venöz yetmezlik, iltihaplı eklem romatizması ve Alzheimer gibi hastalıkları var. Ayrıca yaşlılığa bağlı sorunlar, ileri derecede unutkanlık, işitme kaybı ve konuşma güçlüğü yaşamakta, diş kaybı nedeniyle beslenememekte, özellikle soğuk ve rutubetli ortamlarda artan şikayetleri nedeniyle yürüyememekte ve tekerlekli sandalyeye bağlı kalmakta, arkadaşlarının yardımı ile yaşamını sürdürmektedir” dedi.
AKÜLÜ SANDALYESİ VERİLMEDİ
Bekin, hasta tutsak Sıddık Güler’in avukatı Mehtap Sert’in aktarımlarına şöyle yer verdi: “Sıddık Güler, kronik hastalıklarından dolayı Menemen R Tipi Hapishanesine gönderildi. Oradayken, İzmir Atatürk Araştırma Hastanesi, işitme kaybı yaşadığına dair rapor verdi. Buna rağmen tahliye edilmedi ve İskenderun’a gönderildi. Görüşmeye gelirken yürümekte zorlanıyor. Aile akülü sandalye için başvuru yaptı. Ancak talep 29 Ocak’ta ‘Anayasal düzene karşı işlenen suçlardan yattığı tespit edildiğinden’ denilerek reddedildi. İşkence ve kötü muamele yasağının ihlaline yol açtığı için bu karara itiraz ettik. 85 yaşındaki bir mahpusun akülü sandalye ile anayasal düzene karşı suç işleyebileceğine inanan bir zihniyeti mahkum etmeye çalışıyoruz. Güler’in serbest bırakılması hayati bir sorun. Ancak cezaevleri, kanundaki kuruluş amacını tamamen yitirmiş durumda. Hasta ve yaşlı mahpuslar için insani uygulamalar talep ediyoruz.”
KİLO KAYBI, UNUTKANLIK, YÜRÜYEMEME
Sıddık Gülerin oğlunun açıklamalarına yer veren Bekin, “Oğlu babasının ağır hastalıları olduğunu ve yapılan tedavi hakkında kendilerine bilgi verilmediğini söylüyor. Alzheimer hastalığı nedeniyle ilaç takibini yapacak durumda olmadığını ve dişlerinin olmadığını ve ücretini karşılayıp dişilerini yaptırmak istediklerini ancak izin verilmediğini belirtti. Babasının bu nedenle beslenemediğini ve bunun da hastalıklarının ilerlemesine neden olduğunu aktardı. Babasının kilo kaybı yaşadığını belirten oğlu, 4 Şubat’a görüşe gittiğini ve babasının tek başına yürüyemediğini söyledi. Babasının oturmakta bile güçlük çektiğini söyleyen oğlu, babasının aileden kimseyi tanımadığını ifade etti. Oğlu, ‘Yemek yemeyi şu içmeyi unutuyor. Gün içerisinde abdestli olduğunu unutup defalarca abdest alıyor ve su soğuk olduğu için vücudunda çok ciddi yaralar açılmış. Bize telefon açacağı sırada unutuyor ve bazen saatler sonra arıyor. 3 Şubat telefon günüydü aramadı. Ona telefonun bozuk olduğunu söylemişler. Görüşe gittiğimizde bize de hesabında para yok dediler ama hesabında para vardı ve telefon hakkının neden verilmedi bilmiyoruz. Tahliye edilmesini istiyoruz beyanlarında bulundu” diye belirtti.
‘YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ’
Bekin, “Sıddık Güler’in çoklu hastalıkları ve yaşı nedeni ile yaşamını tek başına sürdürmesinin mümkün olmamasına rağmen, halen hapishanede tutulması sağlık ve yaşamına ağır tehdit oluşturmaktadır. 85 yaşındaki ağır hasta mahpus Sıddık Güler ve tüm hasta mahpusların serbest bırakılarak sağlık ve yaşam haklarının korunması için yetkilileri göreve, kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz” diye belirtti.
Eylem, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın” ve “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” sloganlarıyla son buldu.
ANKARA
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutsaklara dikkat çekmek için eylemlerinin 544'üncü haftasında Çankaya ilçesinde bulunan Sakarya Caddesi'nde bir araya geldi. İnisiyatif üyeleri, bu hafta Marmara 5 Nolu L Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan ağır hasta tutsak İsa Özğan’ın durumuna dikkat çekti.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkez Yürtme Kurulu (MYK) üyesi Nuray Çevirmen, 78 yaşındaki hasta tutsak İsa Özğan’ın yaşa bağlı olarak birçok kronik hastalığının bulunduğunu söyledi.
İSA OZĞAN'IN HASTALIKLARI
Nuray Çevirmen, İsa Özğan'ın kalp, hiper tansiyon, diyabet, mide rahatsızlığı, prostat ve romatizma gibi sağlık sorunlarını yaşadığını, bulunduğu cezaevinde iki ayda altı kilo kaybettiğini söyledi.
İLAÇLARI KARŞILANMIYOR
Özğan'ın kronik hastalıklarından dolayı her gün ilaç alması gerektiğini fakat devletin ilaçları karşılamadığını da aktaran Nuray Çevirmen, “Kronik tansiyon hastalığından dolayı her gün ilaç kullanması gerekiyor ancak tansiyon ilacı verilmemiştir. Ayrıca diğer hastalıklarına dair de kendisine hiçbir ilacı verilmemiştir. Her gün revire çıkmak için dilekçe veriyor, revire çıkarılıyor, tansiyonu 20 olarak ölçülüyor, ancak tekrar koğuşa gönderiliyor ve yine de ilacı verilmiyor” dedi.
Nuray Çevirmen, İsa Özğan’ın tetkik ve tedavilerinin eksiksiz yapılmasını ve ilaçlarının temin edilmesini talep etti.