İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını “itaat fermanı” olarak yorumlayan kadınlar, mücadele kararlılığını bir kez daha vurguladı: “Amaç erkek tahakkümüne hapsetmek. Sessizce öldürülmeyi kabul etmeyeceğiz."
Diyarbakır’da İstanbul Sözleşmesi’ne “geri dön” çağrısında bulunan kadınlardan Ayşe Baran, 12 yaşında zorla evlendirilen annesinin de erkek şiddeti sonucu yaşamını yitirdiğini belirterek, fesih kararının geri çekilmesini istedi.
Çözüm sürecinin sonlandırılmasının ardından artan şiddet, nefret ve ötekileştirme politikaları en az 2 bin 289 kadının yaşamına kastetti. PKK Lideri Abdullah Öcalan, o dönem kadın kırımına ilişkin “ben bu devlete üye olmam” sözleriyle tepki göstermişti.
Kayıtlara şüpheli olarak geçen Bahriye Buket İlhan’ın ölümüyle ilgili 3 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Sözleşmesi’nin ardından 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun hedefe alındı.
Plaza de Mayo Anneleri'nin kurucularından olan Carmen Cobo yaşamını yitirdi.
PSAKD Diyarbakır Şubesi Kadın Komisyonu, tam anlamıyla uygulanması halinde birçok kadının bugün hala yaşıyor olacağını vurguladığı İstanbul Sözleşmesi'nden çıkma kararından dönülmesini istedi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın doğum gününü kutlayan TJA, “Kadınlar, Bilge’nin varlığını kendi varlığı, onun esaretini kendi esareti, onun özgürlüğünü kendi özgürlüğü olarak görmektedir” dedi.
Muratpaşa Belediyesi, İstanbul'da kaldırılan "Ölmek istemiyoruz" başlıklı dilekçeyi Alyazma Anıtı'na astı.
İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesine tepki gösteren kadınlar, “Faşizmin kurumsallaşmasını engelleyen tek güç olan kadınlardan korkuyorlar” diyerek, haklarını almak için sokaklarda olmaya devam edeceklerini söyledi.
HDP Kadın Meclisi, Nisan ayı içerisinde Van ve Diyarbakır’da İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına karşı TJA ile ortak yürüyüş düzenleme kararı aldı.
Kocasinan ilçesinde yol kenarında kimliği öğrenilemeyen kadın cenazesi bulundu.
Göçmen ve mülteci kadınları için de koruma sağlayan İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinin “üzücü bir gerileme” olduğunu ifade eden Fransa CADA Sosyal Hizmet Görevlisi Emine Kılıç, göçmen derneklerinin bir araya gelerek sözleşmeyi savunmaları gerektiğini söyledi.
Tire ilçesinde kurulmak istenen mermer ocağına karşı çıkan Küçükkale köyündeki kadınlar, çocuk yetiştirir gibi özenle yetiştirdikleri zeytin ağaçlarını kurban etmeyeceklerini söyleyerek, “Mermer solumak istemiyoruz” dedi.
İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesi üzerine bir müvekkilinin kendisini arayarak çocuğunun velayetini alıp alamayacağını sorduğunu belirten avukat Ali Aydın, "Bu da erkeklerin her türlü hakka sahip olduklarını, olabileceklerini düşündüklerini gösteriyor" dedi.