DİYARBAKIR - Kürtçe'de çocuk edebiyatının önemine işaret eden yazar Ülkü Bingöl, “Amacımız dil ve edebiyatsa çocuklarla başlanmalıyız” derken, yazar Feridun Birgül ise, Kürt kültürünün derinliğine daldıkça doğrularla karşılaştıklarını tek eksiğinin de yazıya dökülmemesi olduğunu söyledi.
Diyarbakır Sanat Merkezi ve Lîs Yayınları’nın düzenlediği Diyarbakır Karşılaştırmalı Edebiyat Günleri beşinci gününde devam etti. Etkinlikler kapsamında Eğitim Sen Diyarbakır 1’nolu Şube’de "Kürtçe Çocuk Edebiyatı: Deneyimler ve İmkânlar" konulu panel düzenlendi. Panele yazarlar ve yayıncılar Feridun Birgül, Ülkü Bingöl ve Mem Bawer ile ço sayıda izleyici katıldı.
‘ÇALINAN BİRÇOK TÜRKÜMÜZ VAR’
Kürtçe çocuk edebiyatı üzerinde çalışmalar yürüten yazar Feridun Birgül, 76 gün çalıştıklarını, 14 şehir, 32 ilçe ve 74 köy gezdiklerini belirterek, “Daha önce tespit ettiğimiz yerlere gidip var olan sözlü hikayeleri kaydedip topluyorduk. Bu hikayeler yavaş yavaş kaybolmaya, unutulmaya yüz tutsa da hala canlılığını koruyor. Amacımız fabl tarzı hikayeleri toparlayıp, düzeltip, eğitime göre basmaktı. Yaklaşık 200 hikaye topladık. Çocuklar için hem okulda hem de evde okuması için 24 çocuk hikayesi bastık. Bunun yanında çocuk oyunları bastık. Bu çalışmamızı raporlaştırırken çocuk edebiyatı ve kadın edebiyatı üzerine tartıştık ve bu şekilde attığımız küçük adımın sonucunu değerlendirdik. ‘Keçelok’ yani Keloğlan’ı herkes bilir ama biz Serhat ve Behdinan bölgesinde ayrı ayrı olarak orijinal halini kaydettik. Onun dışında dilleri çevirilip bizden çalınan birçok türkü de kaydettik. Kürt kültürünün derinliğine daldıkça doğruyla karşılaşıyoruz. Kürt kültürünün tek bir eksiği yazılmamış olmasıdır” dedi.
XANÎ İLK CÜMLEYİ ÇOCUKLAR İÇİN YAZDI
Hiva Yayınevi Sahibi ve Editörü Ülkü Bingöl ise, son dönemde özellikle Kürtçe eğitim veren Zarokistan’ın da kapatılmasıyla çocuk edebiyatında kitap alımlarının azaldığını belirterek, Kürtçe çocuk edebiyatında karşılaşılan zorluklara işaret etti. Bingöl, “Ehmedê Xanî, 11 Mart 1683’te, 385 yıl önce çocuklar için ilk cümleyi yazdı. Bunu Kürt çocukları için yazdı. Bizim Hiva olarak amacımız çocuk edebiyatını eğitim haline getirmek. Tabi bu anlamda yazılan her kitap çocuk edebiyatı kategorisine girmiyor, bu kategoriyi yaratmak da başlı başına bir zorluk taşıyor. Çünkü edebiyatın bir sınırı yok” dedi.
Ehmedê Xanî’nin burjuva çocukları için değil Kürt çocukları için yazdığını anımsatan Bingöl, “Çünkü amaç dil ve edebiyatsa çocuklarla başlanmalı. Ehmedê Xanî bu bilgiyle önce çocuklar için yazdı, sonra büyük eseri olan Mem û Zîn’i yazdı. Bizim amacımızda çocuklarımıza Kürtçe dilini öğretmek, bunun yanında da çocuk edebiyatını geliştirmek. Çünkü bir çocuğu kendi anadiliyle, kültürüyle ve tarihiyle yetiştirmek, bir ulus devlet kurmak kadar önemlidir” diye belirtti.
‘ÇOCUK EDEBİYATI ŞARKIYLA BAŞLADI’
Yazar Mem Bawer de, yapılan çalışmalardan bahsederek, “Biz 3 yerden çalışmalarımızı yürütüyoruz. Yaşı küçük çocuklar, 5-6 yaş arası çocuklar ve fantastik tarzda çalışmalarımız var. Çocuk edebiyatı dünyada bence şarkıyla başladı. Çünkü şarkı ritmiyle, armonisiyle insanın aklında kalıyor. Bilmeceler çok önemli, bu anlamda yani çocuğu sorgulamaya götürüyor. 15'inci yüzyıla kadar dünyada çocuk edebiyatı gözükmüyor. Ancak 19'uncu yüzyılda Avrupa ülkelerinde çocuk edebiyatıyla ilgili resimli baskılar başlıyor. Türk edebiyatında ise çevirilerle başlıyor. Tabi çevirilerle ya da sözlü edebiyatın kaydıyla çocuk edebiyatının gelişemeyeceğini görmüşlerdir. Kürtçe çocuk edebiyatının gelişmesi için daha çok yeni yaratımların ortaya çıkması gerektiğinin farkındayız” diye konuştu.
Karşılaştırmalı Edebiyat Günleri, çeşitli etkinliklerle 21 Ekim’e kadar devam edecek.