AMED - Marksizm Okulu'nun düzenlediği “Marksizm Günleri” etkinliğinde, Kürtler ve sosyalizm başlıkları tartışıldı.
Amed Marksizm Okulu, Diclekent'te bulunan Mordem Sanat'ta “Marksizm Günleri” etkinliğinin 2’ncisini düzenledi. “Enine boyuna sosyalizm, sosyalizmin dünü, bugünü, geleceği” temalı etkinliğe çok sayıda kişi katıldı. “Genelde ve Kürdistan özelinde ulusal-toplumsal kurtuluş mücadelesi ve sosyalizm” başlıklı panelin moderatörlüğünü Fidel Ferit yaptı. Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK) Genel Başkanı Bayram Bozyel, yazar Şerefxan Cizirî, akademisyen İsmet Konak, Partiya Kominîst a Kurdistan-Başûr temsilcisi Rêber Amedî de panelde birer konuşma yaptı.
Ferit, 2’nci Dünya Savaşı'ndan sonra dünya halklarının kurtuluşunun sosyalizmle olabileceğinin anlaşıldığını vurguladı.
‘BİR OLMALIYIZ'
PSK Genel Başkanı Bayram Bozyel, Kürt hareketine 20’inci yüzyılda sosyalizm damgasını vurduğunu belirtti. Bozyel, 2 kutuplu dünya düzeninde Kürtlerin yönlerini sosyalizme döndüğünü ifade etti. Bozyel, "Sosyalizmin prestijinin dorukta olduğu 1970’li yıllar aynı zamana Kürt hareketi için de altın zamanlardır. 70’li yıllar Kürt hareketi için bir uyanış, aydınlanma çağıdır. Buna damgasını vuran da sosyalist orjinli Kürdistan partileridir” dedi.
Kürtlerin kendi dilleriyle siyaset yapması gerektiğini ve dillerini yaşamın her alanında kullanması gerektiğini vurgulayan yazar Cizirî, Kürtlere dönük sömürgeci politikalara dikkat çekti. Cizirî, komşu ülkelerin Kürtleri sömürdüğüne işaret ederek, halkların kurtuluş ve özgürlük için net bir tutuma sahip olması gerektiğini vurguladı. Cizirî, "Ülkemiz parçalanmış durumda, bunun için bir olmamız gerekir. Dilimiz, kültürümüz, varlığımız bağımsız olmalı” diye belirtti.
KIZIL KÜRDİSTAN VE KÜRTLER
Akademisyen Konak, Kürtler ve Ekim Devrimi üzerine konuştu. Konak, "Kızıl Kürdistan’da uygulanan o sosyalist politikanın, aslında sosyalist olduğunu söyleyemeyiz. Uygulanan politika Kürtleri eritme politikasıydı. Mesela 1929’yılında oraya giden bir profesör, ‘Burada Türk nüfusu artmış. Fakat buradaki artış mekanik bir artış değil, kasıtlı bir artış’ diyor. Bu da Azerbaycan yönetiminin kasıtlı olarak bunu görmezden geldiğini vurguluyor. Zaten sonraki yıllarda Kızıl Kürdistan nüfusuna baktığımızda; 1926 yılındaki nüfus sayımına göre 37 bin Kürt var. 1939 yılındaki nüfus sayımında tüm Azerbaycan’da 6 bin Kürt var. Bu rakam ürpertici, nasıl bu duruma geldi? Ne oldu? Bunları iyi görmek lazım” ifadelerini kullandı.
Partiya Kominîst a Kurdistan-Başûr temsilcisi Rêber Amedî, Kürtlerin birlikletiği noktasında bir programa sahip olduklarını vurguladı. Federe Kürdistan Bölgesi'ndeki siyasete "popülizm" eleştirisi yapan Amedî, söz konusu yaklaşım nedeniyle birlik ve özgürlük noktasında iyi neticelerin alınmadığını belirtti. Amedî, Kürtlerin kendi birliğini sağlaması gerektiğinin altını çizdi.
Etkinlik, “Üretim, teknoloji ve otomasyon, işçi sınıfındaki dönüşümler, sınıf mücadelesi üzerindeki etkileri” paneli ve "Tarihte sosyalizm, 19’uncu ve 20’inci yüzyıl sosyalizmi yıkılış nedenleri, 21’inci yüzyıl sosyalizminin ana çizgileri” başlıklı yuvarlak masa toplantısıyla devam edecek.